İrfan Aktan, Halepçe katliamını anımsatıyor ve soruyor; "Kürtlerin Elma kokusu korkusu nerden kaynaklanır?". Shirvan Nuray, Stockholm'den, Emel Göçen Londra'dan insan hallerini yansıtıyor, mesafe olarak "uzak", hikaye olarak "yakın" meseleler.
Kuşadası Radyo Net'in sahibi Latif Sansür, yayıncılık macerasını paylaşıyor Biamag okurlarıyla. Florian Rötzer, internetin eskisinden daha hızlı olduğunu söylüyor, meselenin toplumsal muhteviyatını düşünmek isteyenlere. Markar Esenyan, 8 Mart'ın kabotaj bayramı gibi tadı kaçmış bir gün haline geleceğine dikkat çekiyor.
Merdan Yanardağ, "bir savaş tellalı olarak Ertuğrul Özkök'ün portresi"nde gazetecinin "icraatlerini" tartışıyor. Sevgül Uludağ "imkansızı istemek" kavramından yola çıkarak coğrafyaların birbirini ayıramadığı insanların hikayelerini aktarıyor.
Nazmiye Güçlü, "sakat arkadaşlarınızı aradığında telefonu iki kere çaldırın" diyerek yetişemediği telefonların ardından neler yaşadığını paylaşıyor. Çiğdem Öztürk İnsan Hakları İçin Taktiklere Washington'dan bakıp üniversitelere gelir elde etmek için çocuk işçi çalıştırılmasına dikkat çekiyor.
Mustafa Sütlaş Ankara Kalesi'ne çıkan bir insanın alacağı tarihi dersler üzerinden konuşuyor. Erdoğan Aydın, Diyanet kurumunu ne yapmamız gerektiğini tartışıyor.Şeyhmus Güzel, Cahit Sıtkı'nın şiirleri, şiirleri kulağındran eksik etmeyenlerden söz açıyor. (NK/BB)