Kitaba açılan dördüncü dava
2000 yılı Nisan ayında yayınlanan "Düşünceye Özgürlük-2000" adlı kitaba Devlet Güvenlik Mahkemesi(DGM), Asliye Ceza ve Ağır Ceza Mahkemesinden sonra Genelkurmay Askeri Mahkemesi'nde dördüncü dava açıldı.
Düşünceye Özgürlük-2000 adlı kitabın yayıncıları, biri Özgürlük ve Dayanışma Partisi(ÖDP) İkinci Başkanı Saruhan Oluç 'un ve "Vicani Red"ci Osman Murat Ülke 'nin yazıları nedeniyle, Tük Ceza Yasası'nın 155. maddesinden: "halkı askerlikten soğutmaya teşebbüs suçundan" yargılanacak.
Söz konusu kitabın yayıncıları, bu akşam(22 Mayıs) saat 22:30'da Haydarpaşa'dan kalkan "Fatih Ekspresi" ile Ankara'ya topluca gidecek. Ertesi sabah(23 Mayıs) 07:20'de Ankara'ya varacak. Kitabın yayıncıları, Haydarpaşa'da ve Ankara Garında sivil toplum kuruluşları temsilcileri ve meslektaşları, yazarlar, sanatçılar, sendikacılar tarafından karşılanacak.
Kitabın yayıncıları; Cengiz Bektaş, Yılmaz Ensaroğlu , Siyami Erdem, Vahdettin Karabay, Ömer Madra, Etyen Mahcupyan, Lale Mansur, Atilla Maraş, Prof. Ali Nesin, Zuhal Olcay, Hüsnü Öndül, Yavuz Önen, Erdal Öz, Salim Uslu ve Şanar Yurdatapan tarafından yapılan açıklamada, bu davanın kapalı kapılar ardında değil kamuoyunun gözleri önünde görülmesi ve bazı "tabu"ların tartışmaya açılması gerektiğini belirttiler.
Yurdatapan ve Onaran ceza almıştı
Yayıncılar, açıklamalarında "Yargılanmaya değil, yargılamaya gidiyoruz. Bu dava, diğerlerinden hayli farklı. Üstelik sonucu da önceden belli. Çünkü Şanar Yurdatapan ve gazeteci Nevzat Onaran, aynı yazılar nedeniyle ve aynı mahkeme tarafından hapis cezasına çarptırıldılar, hapse girip yattılar" dediler. Davanın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine yollandığını belirten yayıncılar, şu vurguları yaptılar:
*" Düşüncenin ve ifadenin suç olabileceğini hiçbir şekilde kabul etmiyoruz.
*Askeri bir kurulun, olsa olsa askerlik hizmeti sırasında işlenecek kusurları cezalandırabileceğini, yani bir "Disiplin Kurulu" olabileceğini düşünüyoruz. Sivilleri yargılamasını, kabul etmiyoruz .
* DGM'lerdeki bir tek askeri yargıçtan ötürü Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından "Adil Yargı" mercii olamayacaklarının karar bağlandığını ve bu yüzden Öcalan davası sırasında apar topar Anayasa değişikliği yapılarak askeri yargıcın sivil yargıçla değiştirildiğini hatırlatıyoruz. Yargıçların ve savcının hepsinin asker olduğu, 3 yargıçtan birinin hukukçu bile olmadığı Askeri Mahkemenin aynı akıbete uğrayacağını biliyor, işin bu noktaya varmadan, yurdumuzda düzeltilmesini istiyoruz.
"Reddediyoruz"
*"Halkı Askerlikten Soğutmak" denilen suçu da reddediyoruz . Militarizme yönelik en masum eleştiriyi bile olanaksız hale getirmeye çalışan bu ve bu gibi maddeler derhal iptal edilmelidir. Demokratik bir ülkede hiçbir kurum kendini "Eleştiri" dışı, "Toplum denetimi dışı" ilan edemez. Bu yasa maddesinin bir adım ötesi "Askerliği övme zorunluğu"dur ki, ilk maddenin varolduğu yerde bu ikinci de kendiliğinden oluşur, yasa koymaya gerek kalmaz.
* Askeri Mahkemede yargılanmayı reddediyoruz . Kimlik soruları dışında hiçbir soruya yanıt vermeyeceğiz, ifade vermeyi ve savunma yapmayı reddedeceğiz .
*Yalnızca "Usul Hakkında" itirazlarımızı yapacağız. Yani bu görüşlerimizi kayda geçireceğiz.
* Ve mahkemeye gelişimize neden olan yasa maddelerinin Anayasaya aykırılığını ileri sürerek, düzeltilmeleri talebiyle Anayasa Mahkemesine gönderilmelerini isteyeceğiz."(YV)