Dünya Sağlık Örgütü (WHO), Uluslararası Hastalık Sınıflaması ICD-11’i (Hastalıkların ve İlgili Sağlık Sorunlarının Uluslararası İstatistiksel Sınıflaması) yeniledi. Yenilenen sınıflamada trans kimlikler “ruhsal bozukluk” kategorisinden çıkartıldı.
Eşcinsellik de 1973’te Amerikan Psikiyatri Birliği (APA) tarafından “ruhsal bozuluk” sınıflandırılmasından, 1990’da ise Dünya Sağlık Örgütü’nce “Uluslararası Hastalıklar Sınıflandırılması”ndan çıkartılmıştı.
Kaos GL’den Yıldız Tar’ın haberine göre, trans kimliklerin “hastalık” ve “ruhsal bozukluk” tanımından çıkarılması gerekliliğini savunan uluslararası kampanya Stop Trans Pathologization (STP), bu gelişmeyi şöyle değerlendirdi:
“Translarla ilgili tüm kategoriler ICD’nin “Ruhsal ve Davranışsal Bozukluklar” bölümünden çıkartıldı. Böylece Dünya Sağlık Örgütü, trans ya da gender diverse (*) kişilerin bir ruhsal bozukluktan mustarip olmadıklarına karar vermiş oldu. Bugün patolojizasyon, ‘onarım’ ve kısırlaştırmanın utanç verici tarihi sonlanıyor.”
ICD’nin yeni versiyonu Mayıs 2019’daki Dünya Sağlık Meclisi’nde sunulacak.
“Mağdurların rehabilitasyon ve zararları tazmin edilmeli”
STP, bu gelişmenin yetersiz olduğunu ve daha yapılması gereken çok şey olduğunu da söylüyor:
“Cinsiyetin yasal olarak tanınması ve geçiş sürecinde sağlık hakkına tam erişim ile ülke düzeyinde trans kimlikleri ‘hastalık’ olarak tanımlayan tüm uygulamaların kaldırılması için adanmış ve organize bir savunuculuğa hiç olmadığı kadar ihtiyacımız var.
“Trans ve gender diverse kimliklerin ICD-11’de hastalık kategorisinden çıkartılmasına nihai hedefimizin güçlü bir vurgusu eşlik etmeli: İnsan hakları ve evrensel olarak sağlık hakkına erişim bağlamında tamamen hastalık kategorisinden çıkartılması.
“Dünya genelinde birçok kişi patolojizasyonun zararlı etkilerine maruz kaldı. Diğer insan hakları ihlallerinde olduğu gibi mağdurların rehabilitasyon ve zararlarının tazmin edilmesi hakkının sağlanması gerekiyor.” (YT/ÇT)
(*) Gender diverse terimini Türkçe’de tam ve eksiksiz olarak karşılayabilecek bir kavram bulamadığımız için metin içerisinde aynen bırakmayı tercih ettik. Bu ifade, doğduklarında atanan cinsiyetle cinsiyet kimlikleri uyuşmayan, yalnızca erkek/ kadın gibi ikili kavramlarla veya maskülen/ feminen gibi sınırlı cinsiyet dışavurumlarıyla uyuşmayan kişileri kapsayıcı bir şekilde trans ve çeşitli cinsiyet kimliklerinden kişileri kast eder. Kendini üçüncü ve alternatif cinsiyetlerde veya farklı cinsiyetlerle tanımlayanları içerir.