Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ/WHO), son haftalarda Avrupa başta olmak üzere birçok ülkede yayılma gösteren maymun çiçeği virüsünün şimdiye kadar 30 ülkede 550’den fazla kişiye bulaştığını bildirdi.
İstanbul Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Serap Şimşek Yavuz da “Dünyada şu ana kadar yaklaşık 30 ülkeden (İran, İsrail dahil) 696 maymun çiçeği, 33 ülkeden (Bulgaristan, Yunanistan, G. Kıbrıs dahil) 706 etkeni bilinmeyen ağır çocuk hepatiti olgusu bildirildi. Merkezi konumdaki ülkemizden bildirim olmaması tuhaf” açıklamasını yaptı.
"Tespit edilememiş bir yayılma"
Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus, örgütün Cenevre'deki merkezinde basın toplantısı düzenledi.
Ghebreyesus, maymun çiçeğinin endemik olmadığı 30 ülkeden DSÖ'ye gönderilen 550’den fazla vakayı doğruladıklarını belirterek “İncelemeler sürüyor fakat virüsün kısa zamanda birçok ülkede aynı anda ve ani şekilde görülmesi, tespit edilememiş bir yayılmaya işaret ediyor” dedi.
Ayrıca, maymun virüsü taşıyan kişiyle herhangi bir fiziksel temasın, virüsün bulaşması için yeterli olduğunu ekledi.
Daha fazla maymun çiçeği vakasının beklendiğini söyleyen Ghebreyesus, DSÖ üyesi ülkelere, şu adımları atma çağrısında bulundu:
- Virüse dair incelemeleri ilerletme ve daha geniş gruplardaki vakaları araştırma
- Maymun çiçeği bulaşma riski yüksek gruplara doğru bilgi sağlama
- Risk grupları arasında virüsün yayılımını önleme
- Virüse karşı sahada görev yapan sağlık çalışanlarını koruma
Vaka sayısının artacağı tahmin ediliyor
Ghebreyesus, “Durum gelişiyor ve ileride daha fazla vaka tespit edilmesini bekliyoruz. Genel olarak semptomlar kendi kendine iyileşse de bazı durumlarda ölümcül olabiliyor” dedi.
Önceliklerinin, yüksek riskli gruplara bilgi sağlamak ve yayılımını engellemek olduğunu belirtti.
Ayrıca, sağlık çalışanlarını korumanın önemine dikkat çekti.
Ghebreyesus, “Son olarak bu hastalıkla ilgili bilgilerimizi geliştirmeliyiz” diye konuştu.
COVID-19 salgınının bitmediğini de söyleyen Ghebreyesus, virüsün nerede yayıldığına dair DSÖ'ye net bilgi verme ve sağlık çalışanları başta olmak üzere risk grubundaki kişileri aşılama tavsiyesinde bulundu.
Maymun çiçeği hastalığı nedir? |
Maymun çiçeği, 1980’li yıllarda tamamen ortadan kalkan çiçek hastalığının bir çeşit akraba virüsü. ABD Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezi’ne (CDC) göre, hastalık 1958’de maymun kolonilerinde keşfedildi. İnsana bulaşan ilk vaka 1970 yılında Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde (DRC) rapor edildi. O tarihten bu yana Benin, Kamerun, Orta Afrika Cumhuriyeti, Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Gabon, Fildişi Sahili, Liberya, Nijerya, Kongo Cumhuriyeti, Sierra Leone ve Güney Sudan’ın da içinde bulunduğu 11 Afrika ülkesinde bu virüs görüldü. Belirtileri ne? Ateş, döküntü, şiddetli baş ağrısı, sırt ağrısı, kas ağrıları, halsizlik ve şişmiş lenf düğümleri, maymun çiçeği ile ilişkili en yaygın belirtiler. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, maymun çiçeği olan hastalarda ateşin başlamasından sonraki 1 ila 3 gün içinde deri döküntüleri görülüyor. Döküntüler daha çok yüzde yoğunlaşırken, yüze ilave olarak, avuç içi ve ayak tabanları, ağız mukozasını, cinsel organları da etkiliyor. Maymun çiçeğinin kuluçka süresi genellikle 6 ila 13 gün olarak bilinse de DSÖ’ye göre bu süre 5 ila 21 gün arasında değişebiliyor. Tedavisi var mı? DSÖ’ye göre, şu anda maymun çiçeği için önerilen özel bir tedavi yok. Çiçek hastalığına karşı aşılamanın hastalığı önlemede yaklaşık yüzde 85 oranında etkili olduğu ileri sürüldü. 2003 yılında ABD'de yaşanan yayılmada, 47 kişi hayatını kaybetmişti. Maymun çiçeği virüsü taşıyan kişilerin çoğu hastalığı hafif atlatsa bile DSÖ'ye göre, bu virüsten ölüm oranı yüzde 11 civarında. Çocuklar ve gençlerde ölüm oranı daha fazla olabiliyor. Nasıl bulaşıyor? Dünya Sağlık Örgütü yetkilisi Dr. İbrahim Soce Fall, virüsün endemik olduğu ülkelerde dahi henüz nasıl bulaştığının tam olarak anlaşılamadığını, bulaşma dinamikleri açısından hâlen birçok bilinmez olduğunu açıkladı. DSÖ bulaşma şekilleri olarak şunları saydı: “Maymun çiçeği döküntüsü olan biri tarafından kullanılan giysilere, çarşaflara veya havlulara dokunmak. Döküntülere ya da kabuklarına dokunmak. Enfekte bir kişinin öksürmesine veya hapşırmasına maruz kalmak.” |
(AS)