Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, partisinin haftalık grup toplantısında konuştu.
Demirtaş konuşmasında basın özgürlüğünden, dokunulmazlıklardan, Kilis’e atılan roketlerden, laiklik tartışmalarından, toplantı ve gösteri yürüyüşü özgürlüğünden bahsetti.
imc tv’de yer alan habere göre, Demirtaş’ın konuşmasından satırbaşları şöyle:
“Havuzdakiler de baskı altında”
“3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü kutlanıyor. Ülkemize çok yabancı bir kavram. Basın mensupları patron baskısı, yargı baskısı, hükümet baskısı altında.
“Havuzdakiler de baskı altındalar… Havuzda ters yüzen, binlerce dolar maaş alıp tetikçilik yapanlar hariç… Umuyorum, en kısa zamanda Türkiye’de tutuklu gazeteci kalmaz.
“Cunta anayasasında bile sokak legal”
“Halk kadar hiç kimseden korkmuyorlar. Kendi aralarında büyük bir panikle konuşuyorlar. Güvenlik güçleri halkın gücünü bastırmaya yetmediği için 15 bin polis alımı yeni yasalaştırıldı.
“Cunta anayasasında bile şu yazar: Yurttaş izin almaksızın gösteri yapar.
“Sokak haktır”
“Sokak meşrudur, yasaldır, legaldir, haktır, demokrasi sokakta kazanılmıştır. Faşizmden kurtulma yolunun sadece parlamento olduğu tek bir istisna dahi yoktur.
“Bu hakkı elimizden almaya çalışan herkese direnmek de meşru bir haktır. Bunu bastırdıkları anda faşizmi kurumsallaştırmak son derece mümkün olacak.
“Kilis’e düşen roket icat etmişler”
“Bir başka önemli mevzu, her nedense durup dururken Kilis’e düşen roket meselesi.
“Arkadaş öyle bir roket yapmışlar ki Kilis’e yanlışlıkla düşüyor. Böyle bir roket icat etmişler. Bunu göstere göstere, barbar tecavüz ordusu yapıyor.
“IŞİD’le mücadele edilmiyor”
“Her seferinde Genelkurmay’dan açıklama yapılıyor. Yarım saat, bir saat sonra. 300 IŞİD üyesi öldürüldü, 250 IŞİD üyesi öldürüldü.
“Bari birkaç gün sonra yapın açıklamayı. Ne zaman öldürdünüz, ne zaman saydınız. Bütün ülke büyük bir aldatmacayla karşı karşıya.
“Ne IŞİD’e karşı mücadele vardır, ne top atışı vardır, ne havadan atış vardır.
“Saray’ın ve Davutoğlu’nun öfkeli çocukları”
“PYD bizim hükümetimize göre azılı bir terör örgütü. Kilis’e 60 roket atıp 20 yurttaşı sınır ötesinden katleden, Ankara Garı’nda, Suruç’ta yüzlerce insanımızı katleden tecavüzcü ordusu öfkeli çocuklar. Onlar Saray’ın ve Davutoğlu’nun öfkeli çocukları. Tetikçi orduları.
“O yüzden kızamıyorlar. Bir türlü IŞİD Kilis’i vurdu diyemiyorlar. Roket düştü diyorlar. Başbakan Yardımcısı, 100 metre yanına roket düşüyor, paniğe gerek yok, sokağa çıkmayın diyor. Vali zaten komedyen midir, şaka mıdır nedir. Nasıl düşmesin, yer çekimi var diyor.
“Laiklik açıklaması saraydan habersiz değil”
TIKLAYIN - MECLİS BAŞKANI: ANAYASADA LAİKLİK OLMAMALI
“Parlamento başkanı öyle yanlışlıkla değil, Saray’dan habersiz de değil, laiklikle ilgili yaptığı açıklamalar bütün bu süreçle alakalıdır.
“Laikliğin olmadığı, bütün yetkilerin sözde halifede olduğu bir anayasa, bunu kabul etmeyenlerin de sopayla yola getirildiği bir süreç. İnsanlarımız korksun istiyorlar.
“Amaç, korkuyla şoka uğratmak”
“Toplumu bir anda korkuyla şoka uğratarak, reflekslerini çalışamaz hale getirerek referandumla mümkünse kendi yeni sistemlerini getirme çabalarıdır.
“Bu zorbalık, bu tehditler karşısında geri adım atarsak, irademizi bunlara teslim edersek, bizim çocuklarımız ve torunlarımız kapkaranlık bir ülkede, ortamda büyümeye mahkûm olacak.
“7 Haziran darbesi”
“Dokunulmazlık mevzusu bu darbe sürecinden asla bağımsız ele alınmayacak bir girişimdir. 7 Haziran akşamı Türkiye’de bir saray darbesi gerçekleşti.
“7 Haziran’dan bir hafta önce planlandı, anketler netleşince, tek başına iktidar olamayacakları ortaya çıkınca, HDP’nin barajı aştığı ortaya çıkınca sarayda darbe planı yapıldı ve MHP Genel Başkanı’yla 7 Haziran öncesi anlaşma sağlandı. Senin de gidişatın iyi değil, bizim de değil diye anlaştılar.
“Güvenlik kaygısıyla oylar toparlanacak, rejim değiştirilecek. 7 Haziran darbesi Türkiye’de askeri darbelerin dışında gerçekleşmiş başka tür bir darbedir. Darbe şu anda işlemeye devam ediyor. Hala amacına ulaşabilmiş değil.
“İnanç, kimlik, etnisite, mezhep açısından hiçbir farklılık asla kabul edilmeyecek. Darbe amacına ulaşırsa eğer, tek tip bir insan tipi yaratacaklar.
“Saraydaki zatın kafasındaki gençlik tipi…”
“Saray’daki zatın konuşmalarına dikkat edin. Yaratmak istediği gençlik tipini anlata anlata dolaşıyor. Nasıl bir düzen istediğini anlata anlata geziyor.
“Bu zat bir filozof, bir entelektüel değil. Bugüne kadar toplumsal sorunların çözümüyle ilgili tek bir fikri yoktur. Zaten üniversiteyi bitirip bitirmediği muammadır. Kitap okumadığını zaten kendisi söylüyor.
“Ona göre bütün millet cahil”
“Bir insan ilkokulu bile bitirmemiş olabilir, cehalet başka bir şey. Kitap okumam diyor. Danışmanlarım okur, anlatır diyor. Entelektüel birikimi bu. Ve bu adam ülkenin gelecek yüz yılını ben dizayn edeceğim diyor.
“Adaletten, demokrasiden, insan haklarından anlamaz. Tarih bilmez, emperyalizm bilmez, sabah akşam saydırır. Ona sorsanız, bütün millet cahildir, her şeyi kendisi bilir. İşte en tehlikeli insan tipi.
“Yalan üniversitesini bitirmiş”
“Ey halkım, ben darbe yaptım. Önünde de HDP’liler engel, o yüzden dokunulmazlıklarını kaldırıyorum. Çin malı milliyetçi partiyle ortak oldum diyemiyor.
“O yüzden yalan atıyor. 50 üniversiteyi bitirseniz, onun kadar yalancı olamıyorsunuz. Yalan üniversitesini bitirmiş.
“Stajyer başbakan öyle değil, yalan söyleyince belli ediyor. Ustası öyle değil. Maşallahı var.
“Senin tezkereni yazmışlar haberin yok”
“Özellikle kafası basmayan bir grup tetikçiyi, kazma olarak, kalas olarak kullanmak için özellikle seçmişler. Stajyer başbakan bunları kutluyor, ‘Destan yazdılar’ diye. Senin tezkereni yazmışlar haberin yok.
TIKLAYIN - BAŞBAKANDAN AKP’Lİ VEKİLLERE: DESTAN YAZDINIZ
“Aldın tezkereni gidiyorsun işte. 50 defa seni uyarmadım mı? Kazansan da, kaybetsen de gidicisin demedim mi? HDP büyürse sen de kurtulursun demedim mi?
“Amaç HDP’nin tasfiyesi”
TIKLAYIN - DOKUNULMAZLIK KOMİSYONU'NDA HDP SALONU TERKETTİ, TEKLİF KABUL EDİLDİ
“Dün komisyonda büyük iş başarmış gibi birbirlerini kutluyorlar. Komisyon aşaması geçildi, genel kurula getireceksiniz. Parmak sizde, kol sizde, sayı sizde.
“Gücünüz yeterse çıkarır, kaldırırsınız. Bunların adı dokunulmazlığın kaldırılması değil, HDP’nin tasfiye edilmesi yasasıdır.
“Bizim teklifimiz sizinkinden daha radikal. Şu süreye kadar değil, tümden kürsü dokunulmazlığı hariç hepsi kalkıyor. Evet diyorsanız, hemen bunu komisyona alalım, evet oyu vermeye de hazırız.
“Bizi kendi mahkemelerinizde yargılayamayacaksınız”
“Bir grup milletvekilimizi, AKP hukuk komisyonu haline gelmiş mahkemelerin önüne atıp linç ettirmeye çalışacaklar. Biz buna karşı sessiz mi kalacağız?
“Daha önce de ifade ettim. Bizi kendi mahkemelerinizde yargılamanıza izin vermeyeceğiz. Asla böyle bir şey yapamayacaksınız.
“Tek bir arkadaşımız, ifade vermeye çağrıldığında polise, savcıya, mahkemeye gitmeyeceğiz. Tutuklamak mı istiyorsunuz? Biz tıpış tıpış kendi ayağımızla gitmeyeceğiz. Bu parlamento sizin babanızın malı değil, halkın marşıdır.
“Halk isterse birden fazla parlamento da kurar”
“Sende irade kalmamış, saraydaki seni eze eze yerin dibine sokmuş, Meclis’e gelmeye yüzün yok. Bizi Meclis’e sokmamakla tehdit ediyorsun.
“Parlamento halkın iradesidir. Savunacağız. Ama arkadaşlarımız tutuklanır, milletvekilliklerinin düşürülmesine kadar gidilirse, hiçbir seçenek bizim açımızdan tartışılmaz olmayacaktır.
“Parlamentoyu partiler değil, halk kurar. Halk isterse birden fazla parlamento da kurar. Halk böyledir.” (EKN)
* Fotoğraf: Gökhan Balcı / AA