Başbakan Ahmet Davutoğlu, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) Genelkurmay Başkanlığı’nın, "askeri darbe" iddialarını yalanladığı açıklamasıyla ilgili “Hem benim iznimle yapılmıştır hem de ben bu açıklamanın arkasındayım” dedi.
Başbakan Davutoğlu, konuyla ilgili 31 Mart’ta Diyarbakır’da gazetecilerin sorularını yanıtladı. Habertürk’ten Bülent Aydemir’in haberine göre Davutoğlu, “Hiçbir şekilde, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin demokratik sistemin dışındaymış, başka bir yerindeymiş gibi takdim edilmesini kabul etmem” diye konuştu.
TSK yazılı açıklama yapmıştı
TIKLAYIN: TSK'DAN "DARBE" İDDİALARINA YANIT
TSK, 31 Mart’taki yazılı açıklamasında basında çıkan "askeri darbe" yapılacağı iddialarını yalanladı; bu haber ve yorumları yapanlar hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu bildirdi.
Açıklamada “Türk Silahlı Kuvvetlerinde disiplin, mutlak itaat ve tek emir komuta esastır. Hiçbir yasa dışı, emir-komuta hiyerarşisi dışı oluşum ve/veya harekete taviz verilmesi söz konusu değildir” ifadeleri yer aldı.
Davutoğlu: Benimle istişare edildi
Davutoğlu, “Genelkurmay’ın görüşlerini ifade etmesi, benimle istişare edilmiş bir husustur. Dolayısıyla herhangi bir şekilde demokratik teamüllere aykırı da görmüyorum, aynı görüşleri ben de belirtiyorum. Silahlı Kuvvetler, meşruiyetini halktan alan demokratik hükümetin emrindedir” dedi.
Davutoğlu’nun konuşmasından satır başları şöyle:
“Genelkurmay Başkanı’mızın yaptığı açıklama hem benim iznimle yapılmıştır hem de ben bu açıklamanın arkasındayım. Hiçbir şekilde, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin demokratik sistemin dışındaymış, başka bir yerindeymiş gibi takdim edilmesini kabul etmem.
“Genelkurmay Başkanı’mızın bu konudaki görüşlerini ifade etmesi, benimle istişare edilmiş bir husustur. Dolayısıyla herhangi bir şekilde demokratik teamüllere aykırı da görmüyorum. O bakımdan aynı görüşleri ben de belirtiyorum. Bu tür söylentilerin odağı ya da aracı gibi kullanılmasına izin vermeyiz.
“Silahlı kuvvetler hükümetin emrindedir”
“Genelkurmay Başkanı’mız, daha önce Kara Kuvvetleri Komutanı’ydı, Genelkurmay İkinci Başkanı’ydı. Demokratik değerlere saygı noktasında herhangi bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşından farkı olmadığı gibi, entelektüel birikimi ve profesyonel yaklaşımı, askeri gelenekteki teamüllere uyumu noktasında da örnek bir davranış içerisinde görmüşümdür.
“Eski Türkiye çok gerilerde kaldı. Artık kimse, Türkiye’de meşru demokratik sistem içinde, Silahlı Kuvvetler üzerinden güç sahibi olacağını düşünemez. Silahlı Kuvvetler, halkın oylarıyla iktidara gelmiş ve meşruiyetini halktan alan demokratik hükümetin emrindedir. Bu anlamda, Başbakanlığım döneminde, şu ana kadar buna aykırı hiçbir şey görmedim. Verdiğimiz her talimat harfiyen uygulandı.
“Açıklama yerindedir”
“Bu çerçevede yapılan açıklama doğrudur, yerindedir. Herhangi bir paralel yapılanmanın söz konusu olması halinde, Silahlı Kuvvetler’imizin bunu kendi içinde en iyi şekilde tasfiye edeceğine dair inancım, güvenim tamdır.
“Kimse, kurum üzerinden siyasi iradeyi kuşatacağı vehmine kapılmasın veya kimse bu tür söylentiler üzerinden Silahlı Kuvvetler’in asli fonksiyonu dışında bir değerlendirmeye tabi tutulabileceği kanaatine kapılmasın. Bunlara izin vermeyiz. Silahlı Kuvvetler, özellikle terörle mücadelede büyük fedakarlıklar yaptı. Verilen tüm talimatları yerine getiriyorlar." (BK)
* Fotoğraf: Şükrü Gündüz – Diyarbakır / AA