Başbakan Ahmet Davutoğlu, NTV Gazeteci Fikret Bila'nın programında gündemle ilgili gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Hürriyet gazetesine saldırının çağrıcılığını yapan ve dün Sedat Ergin ve Ahmet Hakan hakkında tehdit dolu sözler sarf ettiği ortaya çıkan AKP Gençlik Kolları Başkanı ve milletvekili Abdurrahim Boynukalın'ı savundu. Hakkari'de PKK'nin bombalı saldırısıyla öldürdüğü polis memurunun ailesine haberi kameralar önünde veren kamu görevlileri hakkında ise soruşturma talimatı verdiğini söyledi.
Davutoğluna partisinin kurucularından Bülent Arınç ve Abdullah Gül hakkında da sorular soruldu. Davutoğlu çözüm sürecinin sonlandırılması konusunda HDP'li Eş Başkanları'nı suçladı.
Bülent Arınç
AKP 5. Olağan Büyük Kongresi'nden kısa bir süre önce HaberTürk televizyonuna çıkan Bülent Arınç'ın, "Eski'den bizdik, şimdi ben olduk" sözlerine ilişkin sorulan soruya Davutoğlu "Bunlar iç muhasebe vurgusu taşıyan açıklamalar. Hayat akarken ortaya çıkabilecek yanlış algıyı ortadan kaldırmak görevimiz. Kimse zihnine sansür koymasın" yanıtını verdi.
Abdullah Gül
11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül için ise "AKP kadrolarının içinden çıkan ilk cumhurbaşkanıdır. 16 şehidimiz olduğu için Van'a gitmek durumunda kaldım kendisine gidemedim. Şu isimler Gül'e yakın, şu isimler Davutoğlu'na, şu isimler sayın Cumhurbaşkanı'na. Bunlar doğru tasnifler değil. Gül ile her düzeyde ilişkim olmuştur. Başbakan iken, Dışişleri Başkanı iken, Cumhurbaşkanı iken... İnsan olduğu yerde sorun, hırs olmaz mı olur" dedi.
Ölüm haberinin kamera önünde verilmesi
Başbakan Davutoğlu, Hakkari'de öldürülen polis memuru Mehmet Tuhal’ın Hatay’daki evinde ölüm haberini kameralar eşliğinde veren görevliler hakkında “Gerekli soruşturmanın açılması talimatı verdim. Bu bakımdan gerekli her türlü soruşturma yapılacak. Kaymakam ya da vali acıları dindirmek için oradadır, canlı yayın kaydı almak için değil. Gerekli hukuki ve idari soruşturma yapılacak” dedi.
HDP EŞ başkanlarını suçladı
Davutoğlu çözüm süreciyle ilgili sorulan sorulara yanıt verirken HDP Eş Başkanlarını suçları: “Bir taraftan bizi oyalayarak bir süreç işletmek sonra da ayaklanma çağrıları yapmak bir değil, iki değil. Kobani'de ayaklanma çağrısı yapan Demirtaş'tı. 7 Haziran'dan sonra da yapan Figen Yüksekdağ'dır. Şimdi nasıl bir iyi niyetten bahsedebiliriz? Neyi yapacaklar, neyi görüşecekler? Çok açık ve net söylüyorum, Türkiye'de meşru silahlı güçler dışında ki var olan bütün silahlı gruplar tasfiye edilene kadar bu operasyonlar kararlılıkla sürecek, Çözüm Süreci de halkımızla yürüttüğümüz bir süreçtir, o da yürür.”
Boynukalın’ı savundu
Gazeteci Fikret Bila Başbakan Davutoğlu'na 6 Eylül günü Hürriyet gazetesine saldırı yapan grubun başında olan ve dün “bunları dövmek lazım, zamanında dayak yememişler” diyerek gazetenin yayın yönetmeni Sedat Ergin ve yazarı Ahmet Hakan’ı hedef alan tehdit içerikli konuşmaları ortaya çıkan Abrürrahim Boynukalın’ı sordu.
Davutoğlu, AKP MYK’sına giren Boynukalın’ı savundu: “Bu tür ifadeleri doğru görmem, kim söylerse söylesin. Ama bu da böyle bir kasıtla söylenmiş ifadeler değil. Biraz daha gençler arasındaki bir dost ortamında ifade edilmiş hususlar. Kendisiyle de konuştum. Bu veya bunun gibi ifadeler için hepimizin önem göstermesi gereken hususlar var. Bunu genelleştirmek doğru değil. Ayaküstü söylenen ifadelerden genel bir zihniyet çıkarmak doğru değil. Bizi en çok eleştiren medya organları da olsa destekleyenler de olsa onların güvenliğini sağlamak hükümetin görevi. Tahrik unsuru oluşturmamak kaydıyla her görüş beyan edilebilir”.
Davutoğlu, 1 Kasım seçimleri için aday olmayan Ali Babacan için “Vekil adayı olmasını isterdim” dedi. Eski Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ın genel başkan olması için 900 imza toplandığı iddialarına ise “Dedikodu” dedi. (HK)