2 bin 455 sayfalık Ergenekon iddianamesinde Danıştay saldırısı, Cumhuriyet Gazetesine yapılan bombalı saldırılar, Hrant Dink ve Necip Hablemitoğlu cinayeti büyük yer kaplıyor.
Ayrıca örgütün son eylemleri arasında Malatya’daki Zirve Yayınevi saldırısıyla Trabzon’da Rahip Santoro’nun öldürülmesi de var.
İddianamede 12 Haziran 2007'de alınan ihbarla Ümraniye'de bir evde 27 adet el bombasının ele geçirilmesi, tespit edilen kişilerin yakalanması, yakalananlardan bazılarının Cumhuriyet Gazetesine atılan el bombaları ve Danıştay saldırısı başta olmak üzere daha önce meydana gelen bazı adli olay ve olay failleri ile de bağlantılarının kurulduğunu ve soruşturmanın genişletildiğini belirtiliyor.
Kendilerini "Ergenekon" diye niteleyen örgütün –ele geçirilen belgelerle- 1999'dan daha da öncesinde yapılanmaya başladığı söyleniyor.
Danıştay, Cumhuriyet saldırıları
İddianamede Veli Küçük ve "Zafer" kod adlı Muzaffer Tekin'in Cumhuriyet Gazetesine atılan bombalar ve Danıştay saldırısıyla ilgili doğrudan doğruya planlayıcı ve azmettirici oldukları yönünde sanıklarının beyanı ve son olarak Osman Yıldırım'ın da ifadesinin dosyaya konduğu aktarılıyor.
Hablemitoğlu cinayeti:
Bir gizli tanık ifadesinden yola çıkılarak iddianamede şöyle deniyor:
"Şüpheli Hüseyin Görüm'ün ajandasında, Danıştay saldırısında hüküm giyen Osman Yıldırım'ın tanık olarak alınan ifadesinin konu ile ilgili bölümünde Veli Küçük ile örgütsel bağlantı içerisinde bulunduğunu, Veli Küçük'ün azmettirmesi ile Necip Hablemitoğlu'nu öldürdüğünü beyan ettiği Osman Gürbüz'ün telefonunun kayıtlı bulunması aralarında örgütsel bir bağlantı bulunduğu yönünde şüphe oluşturan bir delil olarak Mahkemenin dikkatine sunulmuştur."
Yıldırım'ın ifadesiyse şöyle:2002 yılında Veli Küçük, Muzaffer Tekin ve Osman Gürbüz ile toplantı yaptık. Osman Gürbüz bana 1 milyon dolar karşılığı Necip Hablemitoğlu’nu öldürmeyi teklif etti. Ben kabul etmeyince Veli Küçük, ‘Osman bu iş yine sana kaldı’ dedi. Hablemitoğlu'nun öldürüldüğünü basından gördüm. 6-7 ay sonra Osman Gürbüz’ü gördüğümde ‘Hablemitoğlu’nun parasını masalarda bitirdik’ dedi."
Hrant Dink Cinayeti
Ogün Samast'ın tutuklu bulunduğu cezaevinde geceleri, kullanıldığını söyleyerek bağırıp çağırdığının, Hrant Dink ve avukatının ölmeden önce Veli Küçük tarafından tehdit edildiklerinin yer aldığı iddianamede Samast ve Küçük'ün görüştükleri de belirtiliyor.
İddianamede örgütün eylemleri olarak olarak Gazi Olayları, Zirve yayınevi katliamı ve Trabzon'daki Rahip Santora gösteriliyor.(EZÖ)