Türkiye Çocuklara Yeniden Özgürlük Vakfı araştırmalara göre, 20 bine yakın çocuğun sokakta yaşadığını vurgulayarak çocukların çeşitli riskler altında olduğunu dile getirdi.
En büyük riskin “riskleri önceden gören ve önlemeye yönelik çalışan bir sistemin olmaması” olduğunun altının çizildiği açıklamada çeşitli veriler de verildi.
* 2002-2009 yılları arasında yaklaşık 400 bin çocuk hırsızlık, 9500 çocuk adam öldürme suçlarından mahkemelere çıkarıldı. Diğer suçlardan yargılanan çocuklar bu sayıların dışında ve halen 2200 civarı çocuk kapalı kurumlarda tutuklu/hükümlü durumda.
* Türkiye’de 35 bine yakın çocuğun madde bağımlısı olduğuna dikkat çekiliyor. Bu rakamla Türkiye “madde bağımlısı çocuk sayısı” açısından dünya dördüncüsü konumunda.
* Çocuğa yönelik cinsel istismar olaylarının artış gösterdiği, olayların yüzde 90’ının adli makamlara yansımadığı belirtiliyor.
* Çocuklar İçin Adalet Çağrıcıları Grubu’nun raporuna göre, 1989-2009 yılları arasında 415 çocuk güvenlik güçleri müdahalesi ile yaşamlarını yitirdi.
* Türkiye’de beş kadın cezaevi bulunuyor. Tutuklu/hükümlü kadınlardan bir kısmı 0-6 yaş arası çocuklarıyla, “masum mahkumlarla” cezaevi ortamında birlikte kalıyor.
Acil önlemler
Türkiye Çocuklara Yeniden Özgürlük Vakfı çocuğa yönelik şiddet, istismar ve suça itilmeyi önleme mekanizmalarının işlemediğini hatırlatarak acil olarak yapılması gerekenleri de dile getirdi.
* Sosyal - ekonomik koşulların iyileştirilmesi (sosyal güvenlik, istihdam, sosyal yardım politikaları, sağlıklı konut olanakları dahil asgari yaşam standardının sağlanması, sosyal koruma ağının oluşturulması) gerekli.
* Sorun ortaya çıkmadan önce müdahale eden ve nüfus dengesini dikkate alan ve bütün nüfusa ulaşacak biçimde yapılandırılmış sosyal hizmetler yeniden yapılandırılmalı.
* Yerleşik toplumsal alışkanlıkları değiştirmeyi içerecek biçimde ve eğitim sistemi ile medyayı kapsayıcı nitelikte şiddet kültürü ile mücadele için belirlenmiş stratejilerin oluşturulması gerekli.
Çocuk koruma merkezleri
Vakıf aynı zamanda çocuk adalet sisteminin çocukların ihmal ve istismardan korunmasında etkili bir rol oynayacak biçimde çalışır hale getirilmesi için birçok adım atılması gerektiğini belirtti.
Mağdur bir çocuğun başvurabileceği ve adalet mekanizmasını harekete geçirme öncesinde yardım alabileceği çocuk koruma merkezleri oluşturulmasının önemini dile getirdi. (YY)