İstanbul'da 2 Haziran 1994'te kaçırılıp işkenceyle katledilen iş insanları Savaş Buldan, Adnan Yıldırım ve Hacı Karay ölüm yıldönümlerinde anıldı.
İstanbul Avcılar Mezarlığı'nda yapılan anmaya Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Savaş Buldan'ın eşi DEM Parti Van Milletvekili Pervin Buldan, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eşsözcüsü Cengiz Çiçek, DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları ile DEM Partili milletvekilleri, Cumartesi Annesi Hanım Tosun, Sebahat Tuncel ile çok sayıda kişi katıldı.
Buldan, Karay ve Yıldırım'ın fotoğrafların taşındığı anmada, mezarlara karanfiller bırakıldı.
MA’nın haberine göre; anmada ilk olarak Adnan Yıldırım’ın kızı Özlem Yıldırım, Ermeni olan babaannesinin, “Dilerim bizim çektiklerimizi çocuklarımız ve torunlarımız çekmez” sözlerini anımsattı.
Türkiye’de ortada siyasi bir irade olmadığı için faili belli cinayetleri cezasızlıkla sonuçlandığını belirten Yıldırım, cezasızlıkla ödüllendirme politikası 90’lı yıllarda işlenen insanlık dışı cinayetlerin günümüzde de yaşanmamasının sebebi olduğunu söyledi.
Yıldırım, "Tarih yaşananları unutmayacak biz de yaşananları asla affetmedi, affetmeyecektir" dedi.
"Bu coğrafyada hep acılar yaşandı"
Pervin Buldan ise 3 Haziran’ın kendilerini için kara bir gün olduğunu ifade etti.
Buldan, şöyle devam etti:
"Savaş ve arkadaşlarını fiziki olarak aramızdan almış olabilirler, fikirlerini ve düşüncelerini asla bizden koparamayacaklarını iyi bilmelidirler. Bu insanları katledenler, bu üç insanların ölümüne sebep olan katiller ve tetikçiler bütün olarak Kürt halkına düşmanca yaklaşanlardır ama ne Savaş, Adnan, ne de Hacı’yı bizim yüreğimizden koparamayacaklar.
Çocuklarımızın babasız büyümelerine sebep oldular. Bu bizim coğrafyamızda ilk olmadı, Kürt tarihinde ilk olmadı son da olmayacak. Musa Anterleri, Mehmet Sincarları, bugün ismini sayamadığım yüzlerce arkadaşlarımızı aynı yöntemle aramızdan aldılar. Kimisini kafasına kurşun sıktılar, kimisinin işinin başında katlettiler.
Bu coğrafyada hep acılar yaşandı. Eğer Kürtsen bu coğrafyada ya cezaevine gireceksin ya da sürgüne gideceksin. Kürde yaşam hakkı tanımayan, mücadelesini ve iradesini tanımayan bu zihniyet hüküm sürmeye devam ediyor."
"Bu cinayetleri kimlerin işlediğini biliyoruz"
"Bu cinayetleri kimin işlediklerini biliyoruz” diyen Buldan, “Bu katliam Tansu Çiller, Mehmet Ağar’ın emriyle Kürt halkına karşı yapıldı. Bugüne kadar bu katliamları gerçekleştirenlerin hiçbiri hesabı vermedi. Göstermelik mahkemeler kuruldu, göstermelik ifadeler alında ama hiçbir tutuklama olmadı. Bu ülke Kürt halkına düşmanlık yapan, bu katliamları yaptıklarından dolayı Kürt halkına bir özür borcu var” dedi.
"Ağar, Çiller ölüm listelerinin imzacılarıdır"
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları de konuşmasında şunları söyledi:
“Mehmet Ağar, Tansu Çiller, bu ölüm listelerini imzacılarıdır. Failleri belli buna dair birçok belge mahkemeye sunuldu ama onlara göre Kürt iş insanı da katledilir, aydını ve yazarı da katledilir.
90’lı yıllarda birçok yazar, aydın ve iş insanı katledildi ama hiçbir zaman özgürlük ve demokrasi mücadelesi bitmedi, devam etti büyüdü. Bugün Kürt halkının verdiği mücadele sadece Türkiye'de değil, dört parça Kürdistan’da büyüyerek devam ediyor. O yıllarda kimse Kürt halkını tanımazken şimdi bütün dünya Kürt halkını tanıyor. Demek ki faili belli bu cinayetler sonuç vermiyor. Artık Türkiye'yi yönetenler, bu çökertme planlarından vazgeçmelidir."
(RT)