İstanbul'da son günlerde suların koktuğuna dair şikayetler üzerine İSKİ'nin yaptığı "kokunun kaynağı yosun, zararlı değil" açıklaması endişeleri gidermedi.
Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, bugün yaptığı basın toplantısında Sakarya'dan getirilen suyun sağlığı tehdit edici nitelikle pis olduğunu ve İstanbul suyundaki kokunun bu nedenle arttığını söyledi.
Oda, kanserojen etkiye sahip THM bileşkelerinin de olmasından şüphelendiği bu sudan aldığı numuneyi incelenmek üzere yurtdışına gönderdi. Çıkan sonuçlara göre suç duyurusunda bulunacak.
Sakarya'ya atık sular dökülüyor
İstanbul'da kuraklık nedeniyle barajlardaki su seviyesinin yüzde 20'ye düşmesi uzun süredir yaz aylarında yaşanacak su sıkıntısını gündeme getirmişti.
Kısa bir zaman önce Melen çayındaki su da İstanbul'a yetmeyince Sakarya nehrinden Melen hattına geçirilerek İstanbul'a su taşınmaya başlandı.
Sakarya nehrine Ankara, Sakarya ve Eskişehir Atık Su Arıtma tesislerinin suyu deşarj ediliyor. Mudurnu çayı kenarında vahşi çöp depolama alanı bulunuyor.
Yani 824 kilometre boyunca nehir kenarında bulunan il ve ilçeler atıksularını arıtarak bazı organize sanayi bölgeleri ise arıtmadan bu nehre veriyor.
"Sakaryalılar bile kullanmıyor"
ÇMO Su ve Atık Su Komisyonu'ndan Selahattin Beyaz, bu nedenle Sakarya nehrinin ağır metal kirliliği fazla olan, evsel ve endüstriyel atık sularla kirlenmiş bir havza olduğunun herkes tarafından bilindiğini söyledi
"Sakarya'nın suyunu Sakaryalılar bile kullanmıyor. Şu anda bu nehirden sadece İstanbul'a su veriliyor. Madem bu su temizdi, niye yıllarca Melen suyu ile uğraştılar. O kadar para harcadılar. Hükümet de bu suyun temiz olmadığını biliyor. Ancak su krizini önlemek için apar topar nehirden su çekmeye başladılar."
Sakarya'dan su getirilmeseydi de yine sular kokar mıydı?
Beyaz, "Evet" diyor. Çünkü barajlardaki su seviyesi düştüğü için sıcaklık artışıyla diplerde mavi yeşil algler oluşmaya başladı. Kokuya neden olan bu algler MIB ve geosimin isimli düşük molekül ağırlıklı uçucu alkoller üretiyor.
Ancak Beyaz, Sakarya'dan getirilen pis suyun bu alglerin iki kat artmasına neden olduğunu söylüyor. Buna kanıt olarak da İSKİ raporlarında da görüldüğü gibi Sakarya'nın beslediği Ömerli barajında geosimin ve MIB seviyesinin 8 mg olmasını gösteriyor.
İSKİ bu suları arıtamıyor
Esas sorun sadece koku değil. Sular klorla arıtılır. Ancak kokuya neden bu organik maddeler klorla birleştiğinde kanserojen etkiye sahip THM bileşiklerinin oluşmasına neden oluyor. Söz konusu sular klorla temas etmeden önce bu organik maddelerden ayrıştırılması gerekiyor.
Ancak ÇMO, İSKİ'nin arıtma tesislerinde bu maddeleri arıtacak 200 ton toz aktif karbonun henüz yeni ihale edildiğini söyledi.
Çözüm olarak ÇMO İstanbul'un yeraltı ve yer üstü sularını bitiren büyük projelere son verilmesi ve acil ekosistem koruma planı yapılmasını talep etti. (NV)