Fotoğraf: Anadolu Ajansı
Yeni tip koronavirüs (Covid-19) ile mücadelede, uyguladıkları farklı stratejilerle vaka sayılarını düşüren ve yayılım hızını azaltan Çin, Singapur ve Güney Kore'nin başarısı, bilim dünyasının dikkatini çekiyor.
Çin, etkin izolasyon stratejileriyle ilerlerken, Singapur'da erken tanı yöntemi, Güney Kore'de ise yaygın tanı testi uygulamasıyla sürecin yönetildiği görülüyor.
Anadolu Ajansı'na konuşan Hacettepe Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Akova, Çin'deki hasta sayısının dünyadaki tüm hastaların yaklaşık yüzde 36'sını, ölümlerin ise yüzde 35'ini kapsadığını söyledi.
TIKLAYIN-Covid-19 Dünya'da Son Durum: Ölenlerin Sayısı 11 Bini Aştı
"Yurt dışından yeni vakaların gelmesi önlenmeli"
Prof. Dr. Akova, Çin'in aldığı, bazılarınca "abartılı" olarak nitelenen önlemler sonucunda hastalığın yayılımının kontrol altına alındığını belirterek, şunları söyledi:
"Covid-19 hastalığı şu anda kesin kanıtlanmış bir tedavisi olmayan, henüz koruyucu aşısı geliştirilmemiş ve insandan insana kolay bulaşan bir enfeksiyon hastalığı durumunda. Ayrıca hastaların yaklaşık yüzde 80'inde hastalık hafif belirtilerle seyrediyor. Şu anda tam olarak oranını bilmediğimiz ancak hiçbir belirti göstermeden virüsü taşıyan ve başkalarına bulaştırma potansiyeli olan bir grubun da olması olası.
"Covid-19 hastalarındaki belirtilerin üst solunum yolu enfeksiyonu (grip, nezle gibi) geçiren diğer hastalardan sadece sorgulama ve muayeneyle ayırt edilmesi de mümkün değil. Bir kişide Covid-19 varlığını ya da önceden geçirip geçirmediğini anlamanın tek yolu bu kişide test yapmaktan geçiyor.
"Öte yandan bu hastalığın yayılmasını önlemek için önerilen en önemli iki yöntemden birisi, mümkün olduğunca çok sayıda hasta olan kişilerin test edilerek saptanıp, bu kişilerin diğer insanlardan izole edilmesi. Bir başka deyişle ülke dışından gelmesi muhtemel yeni vakaların önlenmesi."
TIKLAYIN-COVID-19: Dünyada Son Gelişmeler
Çin: Etkin izolasyon
Akova, hastalığın görüldüğü ülkelerinin şimdiye kadar değişik önlemlere ilişkin de şöyle konuştu:
"Hastalığın başladığı ve hastalıktan en fazla etkilenen Çin, aldığı önlemlerle yeni vaka sayısını neredeyse sıfıra indirdi. Benzer şekilde ölüm vakaları da ortadan kalkmaya başladı. Bu nedenle Çin’in hastalığın başlangıcı sonrası aldığı önlemleri ve yansımalarını incelemek başka ülkeler için örnek oluşturabilir.
Ocak ayı ortasından itibaren Wuhan da dahil toplam 16 şehirde tam bir izolasyon uygulandı. Eyalete tüm kara ve hava ulaşımı durduruldu. İnsanlar evlerinden çıkarılmadı.
"Sokağa çıkma yasağı mı gerekli?"
"Bu önlemlerin yaklaşık 760 milyon Çinliyi kapsadığı hesaplanıyor. Aradan geçen yaklaşık iki aylık süre sonrasında yeni ortaya çıkan vaka sayısı binlerden onlu rakamlara düştü. Dünya Sağlık Örgütü bu başarıdan ötürü Çinli yetkilileri kutladı. Buradaki kritik soru, bu önlemlerin ne şekilde etkili olduğudur.
"Sadece insanların toplu yerlerde bir araya gelmesinin engellenmesi yeterli olur mu, yoksa mutlak bir sokağa çıkma yasağı mı gerekli? 18 Mart'ta dünyanın en ciddi bilim dergilerinden biri olan Nature'da yayınlanan bir makalede bu soru çok sayıda bilim insanına sorularak alınan yanıtlar özetlenmiş.
TIKLAYIN-Koronavirüs: Karantinadan İnsan Manzaraları
"Çin'i önlemleri hasta sayısı azalttı"
"Görüşü sorulan bilim insanlarının çoğu insanları evde tutmanın işe yaradığı konusunda hemfikir gözüküyor. Wuhan'daki sokağa çıkma yasağının ilk haftası sonunda hasta bir kişinin hastalığı bulaştırabileceği insan sayısı 1,05'e düşmüş. Bu normalde Covidli bir hasta için 2,5 civarında olan bir rakamın yarısından da düşük. Eğer bu rakam 1'in altına inerse salgının ortadan kalkmış olacağı kabul ediliyor
"Hesaplamalar Çin'in aldığı önlemler sayesinde hasta sayısının belirgin azaldığına, eğer bu önlemler alınmamış olsa şubat sonu hasta sayısının 8 milyonu bulmuş olabileceğine işaret ediyor. Ancak epidemiyologlar hastaların test yapılarak erken tanınmasının ve izole edilmelerinin en önemli önleyici unsur olduğunda hemfikirler.
TIKLAYIN-Dünya Sağlık Örgütü: Tüm Ülkeler Alarmda Olmalı
Singapur: En erken dönemde tanı
Erken tanının Singapur'da çok işe yaramış gözüktüğünü belirten Akova, "Daha salgının Çin'de başladığı en erken dönemde (şüpheli zatürresi olan) hastaların saptanıp izole edilmesi, Singapur'da Çin'dekine benzer çok katı seyahat ve sokağa çıkma yasağı önlemlerinin alınmasına gerek kalmaksızın hastalığın sınırlanmasını sağlamış. Halen 19 Mart itibarıyla Singapur'da toplam vaka sayısı 313 ancak yaşam normale yakın düzeyde devam etmekte" dedi.
Güney Kore: Yaygın tanı testi uygulaması
Prof. Dr. Akova, hastalığın kontrol altına alınmasına ilişkin başarılı sayılan ülkelerden birisinin de Güney Kore olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:
"50 milyon nüfuslu ülkede salgının belirgin biçimde yavaşladığı ve şubat sonu günde ortaya çıkan yeni vaka sayısı 909 iken, bu rakamın 17 Mart'ta 74'e düştüğü gözleniyor. Ancak bu ülkede alınan önlemler Çin'dekinden oldukça farklı.
"Ülkede 270 binden fazla insan Covid-19 etkeni için test edilmiş. Bu rakam bir milyon kişi başına 5 bin 400 test anlamına geliyor. Karşılaştırma için ABD'de bu rakamın bir milyonda 74 olduğu bilindiğinde aradaki farkın muazzam ölçüde büyük olduğu ortaya çıkıyor.
"Dolayısıyla Güney Kore'nin test kapasitesinin bu denli yüksek olması, bir yandan hastaların saptanıp ve bu hastalarla teması olanların da hemen belirlenip hastalar gibi izolasyona alınmasını sağlarken, öte yandan sokağa çıkma yasağı gibi rahatsız edici önlemlerin alınmasını da gereksiz hale getirmiş gözüküyor.
TIKLAYIN-WHO: Koronavirüs Riski Konusunda Hata Yaptık
Testi iki defa negatif bulunanlar taburcu
"Yüksek riskli hastalara (yaşlılar, hipertansiyon, şeker hastası, kronik akciğer-kalp hastalığı olanlar, kanser tedavisi görenler gibi) hastaneye yatmada öncelik tanınıyor. Orta şiddette belirti gösterenler, hastane dışında oluşturulan merkezlerde izlenip, destek tedavisi veriliyor. İyileşenler ve iki defa testi negatif bulunanlar taburcu ediliyor.
"Hastayla yakın temas etmiş olanlar veya hastalık belirtisi hafif olup da aile bireyleri içinde kronik hastalığı olmayanların evde 2 hafta süreyle kendilerini karantinaya almalarının isteniyor.
"Güney Kore günde 15 bin kişiye test yapıyor"
"Evde karantinada olanlar günde iki kez yetkililer tarafından telefonla aranıp, evde oldukları kontrol edilip, belirtilerinde değişiklik olup olmadığı sorgulanıyor. Karantina önlemlerini ihlal edenlere ise 2 bin 500 Amerikan doları ceza uygulanıyor. Bu cezanın 3 katına artırılması veya 1 yıllık hapis cezası verilmesi de gündemde.
"Güney Kore günde 15 bin kişiyi test etme kapasitesine sahip. Testlerin çoğunluğu mobil istasyonlarda yapılmakta. Bu yöntem şu sıralar ABD, Kanada ve İngiltere'de de uygulanmaya başlandı. Bütün bu önlemlerle Güney Kore'nin hastalıktan ölüm oranını ciddi biçimde önlediği ve şimdiye dek sadece 75 ölüm vakasının görüldüğü de belirtiliyor. (RT)