CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, HDP Eş Genel Başkanı ve Milletvekili Selahattin Demirtaş’ın evine polis baskını ve MHP Milletvekili Meral Akşener’in kadın kimliğine yönelik saldırıya ilişkin Başbakan Ahmet Davutoğlu’na iki soru önergesi verdi.
Tanrıkulu, her iki önergede de 7 Haziran seçimleri öncesi muhalefete yönelik baskılara dikkat çekti.
Demirtaş’ın evi yanlışlıkla mı basıldı?
Demirtaş’ın Diyarbakır’daki evine polis baskın yapmak istemişti. Daha sonra yapılan açıklamada kaçakçılık ihbarı yapan bir kişinin adresinin “Selahattin Demirtaş’ın evinin bulunduğu kattaki komşu daire” olarak vermesi ve çağrı merkezindeki polisin bunu “Selahattin Demirtaş’ın evi” olarak anlaması üstüne yanlışlık olduğu belirtildi.
Tanrıkulu, Demirtaş’ın evinin basılmasıyla ilgili önergesinde “genel seçimler yaklaştıkça muhalefete yönelik baskılar, komplolar ve seçim güvenirliğini zedeleyen provokasyonlar yürürlüğe konmaktadır” dedi.
Davutoğlu’na şu soruları yöneltti:
1. Sayın Selahattin Demirtaş’ın evinin polis tarafından basılması, iddia edildiği gibi bir yanlışlık sonucu mudur, yanlışlık süsü verilmiş planlı bir uygulama mı?
2. Söz konusu “yanlışlığın” seçimlerden hemen önce gerçekleşmesi bir tesadüf mü?
3. Selahattin Demirtaş’ın evinin “yanlışlıkla” basılması talimatının Başbakanlık veya İçişleri Bakanlığı tarafından verildiği iddiası doğru mu?
4. Selahattin Demirtaş’ın evini basan polisler hakkında herhangi bir işlem yapılacak mı?
5. Söz konusu baskından hemen sonra, Demirtaş’ın evinin bulunduğu sitedeki HDP bayraklarını indirmeye çalışan polisler kimden talimat aldı?
6. Polislerin, Demirtaş’ın evini bilmemesi söz konusu olmadığına göre, neden iki defa böylesi bir provokatif işleme başvuruldu?
O kanala çıkacak mısınız?
Gazeteci Latif Erdoğan, A Haber’de Cemil Barlas’ın programında Akşener için "Paralelcilerin elinde bir kadın için hiç de yakışmayacak kasetler var” demişti. Tepkiler üzerinden Twitter’dan yaptığı iddia konusu kasetin montaj olduğunu ve kaseti kendisine izletmek isteyen kişinin adını savcılıkta verebileceğini söylemişti. Ardından sabah.com.tr’ye konuşan Erdoğan, bu iddiayı Meral Akşener’i uyarmak için duyurduğunu ve “aslında Akşener’e iyilik yaptığını” öne sürmüştü.
Tanrıkulu, Davutoğlu’na şu soruları yöneltti:
1. Meral Akşener’e yönelik söz konusu iftiranın atılması sizin bilginiz dahilinde mi oldu?
2. Seçimler öncesinde muhalefeti itibarsızlaştırmak üzere yalan ve iftira siyasetine başvurmayı temel bir taktik olarak benimsediğiniz iddialarını nasıl açıklayacaksınız?
3. Bir kadın siyasetçiye yönelik bu son derece çirkin ve ahlaksız iftiraya tepki olarak, seçim süreci boyunca söz konusu TV kanalına çıkmama kararı alacak mısınız?
4. Söz konusu iftiranın aktarıldığı TV kanalına seçim kampanyası boyunca reklam vermeme kararı alacak mısınız? (BK)