Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal “kaçak tütün ile mücadele” kapsamında yapılan düzenlemeyle ilgili TBMM’de basın açıklaması yaptı.
17 Kasım’da TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilen düzenlemeye göre, Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu'ndan yetki belgesi almadan veya bildirimde bulunmadan tütün ticareti yapanlar ile ticari amaçla, makaron veya yaprak sigara kağıdını, içine kıyılmış tütün, parçalanmış tütün ya da tütün harici herhangi bir madde doldurulmuş olarak satanlara, satışa arz edenlere, bulunduran ve nakledenlere üç yıldan altı yıla kadar hapis cezası verilecek.
Açıklamasında tütün ve tütün mamullerinin sermayenin belirleyiciliğine terk edildiğini söyleyen Sarıbal yerli tütün konusunda 37 yıldır yaşanan gelişmeleri aktardı.
Sarıbal, tütün alımı yapılan üretici sayısının 2003’te 406 binken, 2016’da bu sayının 56 bine düştüğünü, yerli tütünün çokuluslu şirketler tarafından bitirildiğini ifade etti. Tütünün üretim, pazarlama ve denetimini yapacak “TEKEL gibi” bir kurumun yeniden kurulması gerektiğini belirtti.
1980 sonrası: Tütün pazarı çokuluslu şirketlerin paylaşımına açıldı
1984’e kadar tütün ve tütün mamullerinin üretim ve ticareti TEKEL tarafından uygulanan teşvik ve ticaret politikaları ile kamu denetimi altındaydı.
Sarıbal süreci şöyle anlattı:
“Bu süreçte tütünde devlet tekeli ve üretici destekleri kaldırıldı; üretimi azaltılıp ithalatı artırıldı. Pazarın giderek çokuluslu tütün şirketlerinin paylaşımına açıldığı bir dönem yaşandı.
“2000 yılının başından itibaren IMF’ye verilen niyet mektuplarında TEKEL’in önce üçe bölüneceği, sonra da içki, tuz ve tütün ürünleri üreten tesislerinin özelleştirileceği taahhüt edildi.”
2002: TEKEL’i yok eden Tütün Kanunu
20 Haziran 2001’de TBMM’den geçen Tütün Kanunu tasarısı dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından “önemli sorunlara yol açacağı” gerekçesiyle veto edildi. Ancak yasa 2002’de yürürlüğe girdi:
“4733 sayılı Tütün Kanunu ile tütün ve tütün mamullerinin üretimi, ihracatı ve ithalatı konularında sektörü denetleyen bir kurul oluşturuldu. Ayrıca TEKEL anonim şirkete dönüştürüldü, destekleme alımları kaldırılarak sözleşmeli üretim usulü getirildi.
“Bu uygulamalarla tütün üreticisi tasfiye edilip göçe zorlanırken TEKEL’in alkollü içkiler bölümü 2003’te 290 milyon dolara Limak-Nurol-Özaltın-Tütsab Girişim Grubu’na satıldı. Bu grup üç yıl sonra şirketi yaklaşık 1 milyar dolara Amerikan Texas Pacific Group’a devretti.”
2008: Türkiye tütün ithalatçısı oluyor
“TEKEL’in sigara fabrikaları ve markaları ise 2008 yılında 1 milyar 720 milyon dolara British American Tobacco’ya (BAT) satıldı. Özelleştirme Yüksek Kurulu da 2009’da kalan 60 adet Yaprak Tütün İşletmesi kapattı.
“1986 yılından beri ithal edilen tütünlerde kg başına 3 dolar, sigarada paket başına 40 cent olarak uygulanan tütün fonu 2009’dan itibaren kademeli olarak kaldırıldı.
“Sonuçta Türkiye bir zamanlar dünyada Şark tipi tütün üretiminin dörtte birini gerçekleştiren ihracatçı bir ülke iken; AKP hükümetlerinin uyguladığı ithalat odaklı politikalar nedeniyle günümüzde ‘net tütün ithalatçısı’ konuma düştü.”
Tütün mamullerine ilişkin istatistikler
* Tütün üretimi 2002 yılında 153 bin ton iken, 2016 yılında 70 bin tona düşmüştür.
* Tütün ihracatı 2003 yılında 112 bin ton iken, 2016 yılında 52 bin tona gerilemiştir.
* Tütün ithalatı 2003 yılında 70 bin ton iken, 2016 yılında 103 bin tona yükselmiştir.
* 2016 yılında 360 milyon dolarlık tütün ihracatına karşılık, 560 milyon dolarlık ithalat yapılmıştır.
* 2003 yılında Türkiye’de üretilen sigaralarda 46 bin ton yerli tütün kullanılmış, 2016 yılında kullanılan yerli tütün miktarı 15 bin tona düşmüştür.
* 2003 yılında Türkiye’de üretilen sigaralarda 63 bin ithal tütün kullanılmış olmasına rağmen 2016 yılında kullanılan ithal tütün miktarı 101 bin tona yükselmiştir.
* 2016 yılı itibariyle Türkiye’de üretilen sigaralarda kullanılan tütünün yüzde 87’si yabancı kökenli, yüzde 13’ü ise yerli tütünlerden oluşmaktadır.
Tütün düzenlemesi Tütün düzenlemesi “Bazı Vergi Kanunları İle Diğer Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı”nın üçüncü bölümünün 56-83. maddelerinde yer aldı. Düzenlemeye göre, * Tütün ithali, üretim ihtiyaçlarıyla sınırlı olarak, kanunda belirtilen tütün mamüllerini üretenler veya Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu'ndan izin almak ve sadece işlendikten sonra ihraç edilmek amacıyla tütün işleme tesisi bulunanlar tarafından yapılacak. * Kurum, tütün işleme tesisi bulunanlara bu izni verirken, söz konusu işletmelerin öncelikle Türkiye'de üretilen tütünü işlemelerini gözetecek, ihraç amacıyla yapılacak ithalatın amacı dışında kullanılmamasını sağlamak için gerekli önlemleri alacak, ithalat ve ihracata ilişkin uygulamayı denetleyecek. * Kamu ihalelerinde istekli ve yükleniciler, sigorta şirketlerinden alacakları kefalet senedini teminat mektubu olarak verebilecek. * Kamu kurumlarında çalıştırılacak taşeron personel sayısı ile idareler, hizmet türleri, işin yapıldığı yer gibi ücret düzeyini etkileyen unsurların biri, birkaçı veya tamamı dikkate alınarak ihale dokümanında belirlenecek ücret ve benzeri mali ödemelere ilişkin tavanların tespitinde Maliye Bakanlığının uygun görüşü alınacak. |
(TP)