Örgüt ayrıca, iklim değişikliğinin sonuçlarını belgelemek amacıyla dünyanın çeşitli yerlerindeki buzulların tarihi ve güncel görüntülerin karşılaştıran fotoğrafları da internet üzerinden yayınlamaya başladı.
www.greenpeace.org adresinde yer alan fotoğraflarda, Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Peru, Yeni Zelanda, Nepal, Avusturya, Uganda ve Kuzey Kutbu'nda Svalbard (Norveç) buzullarının durumu ve bu buzullara ilişkin bilgiler yer alıyor.
Milyarlarca yaşamın mahvolması
Greenpeace'in araştırmasının sonuçlarına göre, "iklim değişikliği nedeniyle artan sıcaklıklarla, kar ve yağmur yağışındaki değişikliklere bağlı olarak, bu buzulların bazılarında yılda 150 metreye varan geri çekilmeler gözleniyor."
Svalbard'daki Greenpeace iklim kampanyası sorumlusu Truls Gulowsen' e göre, Konsvegen buzulundaki bu çekilme, milyarlarca yaşamın mahvolması anlamına geliyor:
"Kongsvegen buzulunun yılda 150 metrelik çekilmesi, dünya çağında yaşanan benzer olayların yalnızca bir örneğidir. Buzullar yalnızca olağanüstü manzaralar olmakla kalmaz, milyonlarca insanin, hayvanin ve bitkinin su kaynaklarıdır. Petrol, kömür ve doğal gaz gibi fosil yakıtların yarattığı sera etkisi nedeniyle artan sıcaklıklar, buzulları yok ediyor. Fosil yakıt bağımlılığımızdan kurtulmazsak, önce buzulların, ardından da milyarlarca yaşamın mahvolması riskini göze alıyoruz demektir."
Greenpeace açıklamasında şu ifadeler yer aldı:
2 milyar insanın içme suyu tehlikede
* Uluslararası Kar ve Buz Komisyonu ve Hindistan'ın Yeni Delhi kentindeki Jawaharlal Nehru Üniversitesi Çevre Bilimleri Okulu'na göre, Himalayalar'daki buzullar dünyanın diğer yerlerindeki buzullardan çok daha fazla eriyerek çekiliyor.
* Erime bu hızla devam ederse, bu buzulların 2035 yılına kadar yok olması büyük bir olasılık. Dünya nüfusunun üçte biri olan 2 milyardan fazla insanın, içme suyu bulabilmesi Himalayalar'dan kaynaklanan ırmaklara bağlıdır. Eğer Himalaya buzulları ortadan kalkarsa, bunun çok yıkıcı etkileri olacaktır.
Yarımadaydı, ada oldu
* Kongsfjorden'deki (Norveç) Svalbard buzulları 1900'lerin başından itibaren çekilme içindeydi.
* Blomstrandbreen buzulu son 80 yılda 2 kilometre geri çekilmişti. 1960'tan itibaren ise bu buzulda gözlenen ortalama çekilme artarak, yılda 35 metreye ulaşmış ve son on yılda iyice hızlanmıştır. Buzul, 1992 yılına dek eski Blomstrandhalvoya yarımadasına bağlıyken, şimdi artık bir adaya dönüşmüş olan Blomstrandhalvoya ile hızla çekilen buzulun ucu arasında bir kilometrelik geçit ortaya çıkmıştır.
* Kongsbreen kompleksinin Kongsvegen buzulu ise son 50 yıl içinde yılda yaklaşık 150 metre geri çekilmiştir. Bölgedeki diğer buzullar da aynı kötu sonuçları paylaşmaktadır.
* Conwaybreen, 1880'den beri üç buçuk kilometre kilometre, 14Julybreen ise 1906'dan beri iki kilometre çekilmiştir.
"Erime hızlanacak"
* Greenpeace'in Rainbow Warrior'la gerçekleştirdiği Svalbard buzullarını belgeleme çalışmalarına, Oslo Üniversitesi'nden Prof. Jon Ove Hagen ve Norveç Kutup Enstitüsü katılmıştır.
* Prof. Ove Hagen şöyle demiştir: "Kongsfjorden'de gördüğümüz buzul çekilmeleri, son yüzyıldaki iklim değişikliklerine bağlıdır. Küresel ısınma, iklim modellerinin öngördüğü biçimde devam ederse, Alaska ve dünyanın başka yerlerinde olduğu gibi, bu buzullardaki erimenin de gelecekte hızlanmasını bekliyoruz."
Dünyayı bekleyen tehlike
* Greenpeace'in uluslararası İklim Kampanyası Koordinatörü Benedict Southworth ise şunları söylemiştir: "İklim değişikliği küresel bir sorundur - yalnızca dünya buzullarını kaybetme riski ile değil, artan seller, kuraklıklar, kasırgalar, mercanların ölümü, deniz seviyelerinde yükselme ve böceklerle taşınan salgın hastalıkların yaygınlaşması gibi birçok farklı etkiyle karşı karşıyayız."
* Southworth, "Dünya hükümetleri bu ayın sonunda Dünya Zirvesi için Johannesburg'da buluşacaklar. Greenpeace, onlara, çevreyi korumak için simdi harekete geçmezlerse nelerin tehlikede olduğunu anımsatmak için - kelimenin tam anlamıyla - dünyanın en uç noktalarına kadar gitti. İklim değişikliği yalnızca Kuzey Kutbu değil tüm dünyanın canını yakıyor. Enerji yaşamsal bir konu ve hükümetler artık bu konuyu doğru anlamak zorundadır!"
Yenilenebilir enerji kaynakları
* Greenpeace yürüttüğü kampanyalarla, hükümetlerin Johannesburg Dünya Zirvesi'nde, elektriği olmayan iki milyar insana temiz ve ucuz yenilenebilir enerji sağlamaları kararını almalarını ve 2010 yılına kadar dünya elektriğinin yüzde 10'unun yenilenebilir enerjiden sağlanacağını garanti etmelerini talep etmektedir.
* Svalbard yolculuğu, Greenpeace'in nükleer enerji ve fosil yakıtlara karsı sürdürdüğü kampanya çerçevesindeki Olumlu Enerjiyi Seçin turunun kuzey ayağını oluşturmuştur.
* Greenpeace'in Arctic Sunrise gemisi ise su anda rüzgar, güneş ve biyokütle gibi yenilenebilir enerji kaynaklarını desteklemek ve kömürlü termik santrallere karşı çıkmak amacıyla Güney Çin Denizi'ndeki çalışmaları yürütmektedir. (BB)
* Buzulların karsılaştırmalı fotoğrafları için:
http://www.greenpeace.org
* Fotoğraflar için:
Jon Novis: +31 6 53819121,
* Video için:
Mim Lowe: +31 20524 9543 ya da + 31 6 535 04721
* Daha fazla bilgi ya da söyleşiler için:
* Svalbard'da Rainbow Warrior gemisinde Truls Gulowsen: +47 90107 904 ya da +31653464289 (Norveççe, İngilizce)
* Erika Augustinsson :+ 46 703 217 364 ya da +31653464289 (İsveççe, İngilizce)
* Oslo Üniversitesi'nden Prof. Jon Ove Hagen: +47 22854038 ya da +47 9064 7908 (Norveççe, İngilizce)
* ABD'de Kitsy McMullen: +1 202 413 0313 (İngilizce)
* İngiltere'de Benedict Southworth: +44 780 1212 972 (İngilizce)
* Şili'de Rosa Moreno: +56 9 8256800 (İspanyolca, Fransızca, İngilizce)