Cihan Haber Ajansı (CİHAN), bir grup öğrencinin Boğaziçi Köprüsü'nde zincirli eylem yapacağını öğrenen ekiplerinin polislerin saldırı ve hakaretlerine uğradığını bildirdi.
Ajans, Kameraman Muharrem Özder ve muhabir Uğur Öztürk'ü tartaklayan biri komiser yaklaşık 10 polis memurunun ağza alınmayacak küfürler savurduğunu iddia etti.
Kol bükme ve kelepçe takma girişimi
İddiaya göre polis, dün sabahki (11 Haziran) eylemi izleyen çalışan habercilerin kamera ve teçhizatına el koymakla kalmadı; uzun süre Özder'in kolunu bükerek kelepçe takmaya çalıştı.
Gazetecilerin tepki göstermeleri üzerine kelepçeden vazgeçen polisler, bu kez habercileri polis otosuna bindirerek Koprü Koruma Şube Müdürlüğü'ne götürdü; iki saat burada tuttuktan sonra serbest bıraktı.
Ancak görevliler, polislerin küfürlerinin de yer aldığı kayıtları gazetecilere iade etmedi. Muhabir Uğur Öztürk, kasetlerde polislerin ağır küfürlerinin kayıtlı olduğunu söyledi. Gazeteciler, Köprü Koruma Şube Müdürü Bülent Kurt'un, söz verdiği halde kasetleri iade etmediğini belirtti.
Ajans, İçişleri Bakanlığı ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nü sessiz kalmakla suçladı.
"Görevimizi yapıyoruz dedim, gözaltına aldılar"
Polis telsizinden eylem anonsu duymaları üzerine harekete geçtiklerini belirten Öztürk olayı şöyle anlattı:
"Trafiğin tıkanması üzerine kameraman arkadaşımı bir motokuryeye bindirerek köprüye doğru gönderdim. Ben de arkasından gelen başka bir motokuryeye binerek köprüye ulaştım. Olay yerine vardığımda üç-dört polisin kameraman arkadaşımdan kamerayı almaya çalıştığını görünce yanlarına gittim. 'Yapmayın! Biz görevimizi yapıyoruz' dedim. Beni de gözaltına aldılar. Bizi polis otomobiline bindirdiler. Olaylar sırasında ağza alınmayacak küfürler savurdular. Köprü Koruma Şube Müdürlüğü'ne getirdiler. Burada ısrarla kameramızı istedik. Bir süre sonra eylemcilerle beraber kameramızı da müdürlüğe getirdiler. Bizi de eylemcilerle aynı odada tuttular. Kimliklerimizi alıp hakkımızda işlem yaptılar. Daha sonra gözaltına alınmadığımızı, Trafik Kanunu'na göre işlem yapıldığını söylediler. Kamerayı teslim etmelerine rağmen kaseti vermediler.
Olay yerine gelen ikinci CİHAN ekibinin kamerasına da el konulmuş. Arkadaşımız Ersan San'ın da kasetinin olmadığını gördük. Bülent Kurt, arkadaşları adına özür dilediğini söyledi. Kasetlerin bulunacağı sözünü verdi. Ancak 2 saat beklememize rağmen kasetler bize verilmedi."
Olayı öğrenen çok sayıda gazeteci, Köprü Koruma Şube Müdürlüğü'ne gelerek meslektaşlarına destek verdi. (EÖ)