Haberin İngilizcesi için tıklayın
AKP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerini CHP adayı Ekrem İmamoğlu karşısında kaybeden adayı Binali Yıldırım, Evrensel Gazetesi’ne tazminat davası açtı.
Yıldırım, seçimlerden bir hafta önce evrensel.net’te yayımlanan “Sosyal medyada AKP'ye #SizYaptınız tepkisi” başlıklı haber nedeniyle 25 bin TL tazminat talep ediyor.
Evrensel’de yer alan habere göre, Yıldırım’ın dava dilekçesi, yenilenen İstanbul seçiminden iki gün önce, 21 Haziran’da mahkemeye sunuldu ve İstanbul Anadolu 12. Asliye Hukuk Mahkemesince tazminat davası şeklinde sürdürülmesi yönünde kabul edildi.
Dosyada, Evrensel’in internet sitesinde yer alan haberin, yalan ve iftiralarla dolu olduğu, haberin Binali Yıldırım’ın kişilik haklarını ihlal ederek manevi zarara uğrattığı iddia edildi.
Evrensel’in haberinde AKP’nin seçim öncesi kullandığı “Biz yaptık, yine yaparız” mesajını tiye alan ve Twitter’da #SizYaptınız etiketiyle paylaşılan mesajlara yer veriliyordu.
Avukat Avcı: Eleştiriye ne kadar kapalı olduklarını gösteriyor
Evrensel’in avukatı Devrim Avcı açılan davaya ilişkin özetle şu değerlendirmede bulundu:
“Binali Yıldırım tarafından açılan bu tazminat davası, daha önce de açmış olduğu davalar gibi, kendilerinin eleştirilmeye ne kadar kapalı olduğunun bir göstergesidir.
“Ancak, kendisinin ve bağlı olduğu siyasi partisi AKP’nin yaşadığımız bu süreçte yapılan her eleştirel, her olumsuz habere gerek tazminat gerek ceza davası açması, haberlere erişim engeli kararları aldırması, muhalif gazeteleri yüklü para cezaları ve muhalif gazetecilere para ve hapis cezaları ile karşı karşıya gelmeleri maalesef olağan hale gelmiştir.
“Ancak, bu olağan bir durum değildir. Siyasi iktidarın ve yöneticilerin ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü kavramını işine geldikleri gibi yorumladıklarını göstermektedir.
“Zira, ifade özgürlüğü, siyasi iktidara karşı eleştirel tutum alan kişilerin ifadelerinin korunması için getirilmiş bir kavramdır. Kaldı ki, bu durum gerek Yargıtay kararları gerekse de Anayasa Mahkemesi ve İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi kararlarında da bu durum açıklanmaktadır.” (EKN)