Sabancı Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşe Betül Çelik, güncel gelişmeler kapsamında uluslararası çatışma çözümü deneyimlerden hareketle 'Kürt Sorunu İçin Bütünlükçü Barış Yöntemi' başlıklı rapor hazırladı.
Raporun sunuşunu yazan Barış Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Tahmaz Türkiye'de yaşananların yanı sıra Ortadoğu'daki gelişmelere de dikkat çekti.
Tahmaz çalışmaya dair ise, "Barış isteyenler, barış için mücadele edenler ve çatışma çözümü çalışanlar için yol haritası işlevi görebilecek bir çalışma" dedi.
Çalışmasında, Türkiye’nin yakıcı meselesi Kürt sorununun birçok boyutta çözülmesi gereken farklı sorunları olduğunu ifade eden Prof. Dr. Ayşe Betül Çelik de şöyle dedi:
"40 yıllık çatışmanın yarattığı farklı sosyo-ekonomik, siyasi, güvenlik ve ilişkisel birçok boyutu vardır. Ayrıca bu sorunlar devlet-Kürt vatandaşları, devlet-silahlı örgüt, silahlı örgüt-Kürt vatandaşları, köylü-korucu ve farklı toplumsal kesimler arasında ilişkilerde bozulmalar yaratmıştır. Bu ilişkilerin olumlu yönde değiştirilmesi için birçok barışçıl mekanizmanın devreye sokulması gerekmektedir.”
Çelik, uzun süreli çatışmalarda zamanla kutuplaşan tarafların barış algılarının da farklılaştığına dikkat çekti ve şöyle dedi:
"Bugün Türkler ve Kürtlerin barış istekleri farklı olabilir. Kürt sorunu ülke gündeminde zaman zaman aşağı sıralara kayabilir fakat demokratikleşme, hukuk, dış politika gibi birçok sorunun temelinde yatmakta ya da o sorunları etkilemektedir. Yani hem bir kesim için bir sorun bitmemiştir, hem de tüm ülke için bu sorun birçok sorunun temelindedir ve onları olumsuz yönde etkilemektedir. Yukarıda da belirtildiği üzere sorunun farklı boyutlarının barışçıl dönüşümü için farklı barış yapma yöntemleri devreye sokulmalıdır.”
“Topyekûn Bir Barış Planı”
Raporda yer alan çözüm önerileri şöyle:
· Müzakerenin Önemi ve Yöntemler
- Barış süreçlerinde müzakere, barış yapmanın önemli bir yöntemi olarak vurgulanmaktadır. Ancak, müzakere barışı sağlamak için tek başına yeterli değildir.
· Liderlerin Konuşması ve Negatif Barış
- Sadece liderlerin konuşması, şiddeti durdurmak için gerekli bir yöntem olan "negatif barış" sağlanmasına katkıda bulunabilir. Ancak bu, barışın tüm boyutları için yeterli değildir.
· Diğer Barışçıl Müdahalelerin Tasarlanması
- Kürt sorunundaki farklı seviyelerdeki sorunların çözümü için, liderler diyalogu ile uyumlu başka barışçıl müdahaleler de geliştirilmelidir.
· Örnek Müdahale Yöntemleri
- Kürtlerin anayasal haklarının tanınması sürecinde, meclis gibi yasa yapıcıların devreye girmesi veya ulusal diyalog modellerinin kolaylaştırıcı olarak kullanılması önerilmektedir.
· Bütüncül Barış Modeli
- Farklı seviyelerde birçok yöntemin bir arada ilerletilmesiyle "bütüncül barış modeli" oluşturulabilir.
- Bu model, Meclis'te yasal düzenlemeler yapmak, tüm aktörleri içeren süreçler geliştirmek, liderlerin müzakere etmesini sağlamak ve toplumsal çalışmalar yürütmek gibi ayaklara dayanır.
· Eşzamanlı ve Uyumlu Yönetim
- Liderler düzeyinde ve toplumsal düzeyde birçok mekanizmayı aynı anda ve uyum içinde yönetmek, süreci daha sağlıklı hale getirir ve kalıcı bir barış sağlar.
· Barış Sürecinde İnişler ve Duraklamalar
- Barış sürecinin doğal olarak inişler ve duraklamalar içerebileceği vurgulanmaktadır. Barışa ulaşmak bir süreçtir ve bu yolda teması kesmemek önemlidir.
· Barış Aktivistlerinin Rolü
- Barış süreci sadece liderlerin değil, yıllarca emek veren barış aktivistlerinin çabaları sayesinde gerçekleşebilir.
· Gizli Çalışmalar ve Dinamikler
- Kamunun haberdar olmadığı zamanlarda bile barış için yürütülen çalışmalar, barış sürecine katkı sunmaktadır ve barış aniden gelmemiştir.
· Topyekûn Bir Barış Planı
- Barış süreci bir bütün olarak planlanmalıdır. Müzakere sürecinde taraflar masadan çekilebilir, ancak toplum sürece sahip çıkarsa liderlerin yeniden masaya dönmesi sağlanabilir.
· Toplumun Rolü ve İnancı Koruma
- Toplum barış sürecini sahiplenir ve liderlere baskı yaparsa, masaya dönüş mümkün hale gelir. Barış mücadelesini farklı seviyelerde sürdürmek ve inancı korumak önemlidir.
Raporun tamamını buradan okuyabilirsiniz.
(EMK)