Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Bahçeli, Ortaköy’deki saldırıyla ilgili sorular yöneltti.
Partisinin grup toplantısında konuşan Bahçeli bildik yöntemlerle, şablon politikalarla, klasikleşmiş uygulamalarla terör örgütlerinin durdurulamadığını söyledi.
"Sürekli ağlamakla nereye..."
Bahçeli’nin konuşması anahatlarıyla şöyle...
“Öncelikle muhtemel bir terörist saldırının hiçbir istihbaratı alınmamış mıdır? Teröristin taksi ile Ortaköy'e geldiği, dakikalarca ateş açtığı ortadadır. Onlarca güvenlik görevlisi nereye gitmiştir? Neden kimse müdahale edememiştir? Terörist herkesin gözü önünde nasıl kaçabilmiştir? Bu terörist nasıl ortadan kaybolabilmiştir?
“Bu saldırının hala aranan tek bir katil tarafından icra edildiğine kanma evvela aklın inkarıdır. Yardım ve yataklık yapanlar için ipucu bulunmuş mudur? Silahlı ve bombalı alçaklar hedeflerine kilitlenip, saldırı pozisyonuna geçene kadar istihbarat birimleri ne ile uğraşmaktadır? Statta, garda, dağlarda, sokaklarda ölüm kol gezmektedir. Bu durum karşısında olan biteni sineye mi çekelim?
"Terörü kınıyoruz, acı ve matemden bahsediyoruz ama teröristlerin saçtığı nifak tohumlarını da görelim. 'Yeter artık, asıl irade ve gerçek kuvvet Türk milletinindir' diyelim. Sürekli ağlamakla, şikayet etmekle nereye gideceğimizi sanıyoruz?
“Oh olsun demek alçaklık”
“Bir yanda yılbaşı kutlayanlar, diğer yanda Mekke'nin fethini ananlar iki yana bölünmüştür. Derin yarık giderek büyümektedir. Damardan giren tahammülsüzlük bizi birbirimizden koparmaktadır. Birbirimizin hayat tarzına çatık kaşla bakmak olur ve kabul edilebilir değildir.
“Yeni yıl kutlamalarının karşısına Mekke'nin fethini çıkarmak su katılmamış bir cehalet numunesidir. Reina katliamının öncesi ve sonrasında sosyal medyada yapılan yorumların teröristleri teşvik etmesi suçtur. İnsan müsfettelerinin dehşet mesajları bu milletin hiçbir değeriyle bağdaşmayacaktır. 'Oh olsun' demek İslam'la alakası olmadığı gibi, alçaklıktır.
“Hedef Türkiyedir”
"Hedef esasen Türkiye'dir. Hedef milli birlik ve kardeşliğimizdir." ifadesini kullanan Bahçeli, "Türk milletinin tarihsel varlığından rahatsız olan düşman çevreler FETÖ'yü, IŞİD'i, PKK'yı, PYD-YPG'yi ve DHKP-C'yi infaz ve yıkım için görevlendirmişlerdir. Terör örgütlerinin kökünü kurutmak önemli olduğu kadar, bunları destekleyen, elinden tutan, besleyip palazlandıran asıl suçlularla yüzleşmek, daha da ötesi hesaplaşmak mecburi hal almıştır.
“20 Temmuz 2015'ten bugüne kadar; aralarında 600 askerimizin, 382 polis ve bekçimizin, 63 korucumuzun, 35 sivil memurumuzun olduğu bin 80 evladımız şehit olmuş, 663 vatandaşımız hayatını kaybetmiştir. Yaklaşık 2 bin 105 askerimiz, bin 564 polisimiz, 74 korucumuz, 4 bin 277 vatandaşımız yaralanmıştır. Yalnızca 2016 yılında toplam şehit sayımız 839'dur. Sorarım sizlere, bu tablo milli bir yıkım değildir de nedir?
"Bu durum karşısında terörizmi döktüğü kanda boğmak, teröristleri tümden imha etmek için ya bir yol bulmalıyız ya da bulamıyorsak yeni bir yol yapmalıyız. Türkiye, hainlerin kanlı eylemlerine mahkum değildir. Ödediğimiz bedeller çok ağırdır.”
Kılıçdaroğlu’na suikast
Devlet Bahçeli, grup toplantısı sonrası gazetecilere yaptığı açıklamada, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik suikast ihbarına dair "Bizim bir bilgimiz yok” dedi.
“Bize bilge veren de olmamıştır. Basın yoluyla Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik suikast düşüncesinin yoğunlaştığına yönelik düşünceler söz konusudur. Bu tür suikastlarla kimseyi yıkamayacaklardır.
“ Kemal Kılıçdaroğlu'nun da aynı şeyi yapacağına inanmaktayım. Koruma sayımız sabit, yeni bir talepte bulunmuyoruz. Bizim arabamızda bir zırh yoktur. Ben şahsen, ihtiyacımız olmadığını kendilerine salık verdim."
Anayasa görüşmeleri
Bahçeli anayasa görüşmelerine dair de evet oyu vereceğini söyledi.
"Milletvekilleri i düşüncelerini basın aracılığıyla kamuoyuyla paylaşıyor. Bizde sizin aracılığınızla öğreniyoruz. Önümüzdeki hafta içinde anayasa değişiklikleri gündeme geleceğini söylüyor.