Haberin İngilizcesi için tıklayın
Anayasa Mahkemesi bugün açıkladığı kararında, trafo panosuna temas eden üç yaşındaki çocuğun elektrik akımına kapılarak yaralanması nedeniyle yaşam hakkının ihlal edildiğine hükmetti.
2011 doğumlu S.T. üç yaşındayken evlerinin yakınındaki trafoya ait panonun açık kapısına temas etmesi sonrasında elektrik akımına kapılarak ağır yaralandı. Ailesi olaya ilişkin yaşam hakkının ihlal edildiğine yönelik 2 Eylül 2015 tarihinde mahkemeye başvuru yaptı. Olayla ilgili Kızıltepe Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma başlatıldı, aynı tarihte olay yeri inceleme ekibi tarafından inceleme yapıldı.
Alınan geçici raporda, yaralanma çocuğun hayatını tehlikeye sokacak şekilde ve basit bir tıbbi müdahale ile giderilemez nitelikte olduğu belirtildi. Olayla ilgili Cumhuriyet Başsavcılığının (Başsavcılık) başlattığı soruşturma sonucunda kovuşturmaya yer olmadığına karar verildi, bu karara yapılan itiraz da reddedildi.
Çocuğun ailesi çocuklarının trafo panosunda elektrik akımına kapılarak ağır şekilde yaralanması ve bu olaya ilişkin soruşturmanın etkili yürütülmemesi nedeniyle yaşam hakkının ihlal edildiğini ileri sürdü ve 12 Eylül 2019 tarihinde Anayasa Mahkemesine başvuru yaptı.
"Elektrik üretimi ve dağıtımı güvenli şekilde yerleştirilmeli"
Mahkemenin değerlendirmesinde;
"Somut olayda henüz üç yaşında olan başvurucunun yaralanmasına neden olan ve bir elektrik dağıtım şirketi tarafından işletilen trafo panosunun ne zaman inşa edildiği hususuyla ilgili dosya içinde herhangi bir belge ve bulguya rastlanmamıştır.
Elektrik üretimi ve dağıtımının tehlikeli faaliyet kapsamında olması nedeniyle bu amaca hizmet eden tüm organizasyon ile teknik cihazların kişilerin yaşamı ve vücut bütünlüklerinin korunmasına ilişkin gerekliliklere uygun ve güvenli şekilde yerleştirilmesi yükümlülüğü bulunmaktadır. Bu kapsamda kullanılan binalar, teknik ekipmanlar ile diğer cihazların bakım ve onarımının yapılması, korunması, gerekirse etkisiz hâle getirilmesi de bu yükümlülüğün bir parçasıdır" denildi.
Bununla birlikte kamu makamlarının tehlike içeren faaliyetleri yürütürken insan davranışlarına ilişkin öngörülerinde çocukları ve özel korunmaya muhtaç diğer kişileri özellikle dikkate almaları ve buna göre belirleyecekleri elverişli idari tedbirleri derhâl uygulamaya koymaları gerektiği de değerlendirmede yer aldı.
"Basit bir muhakeme hatası değil"
Kararda şu ifadeler yer aldı:
"Bireylerin fiziksel bütünlükleri yönünde ciddi tehlike oluşturduğu çok açık olan trafo panosunun üçüncü kişilerin müdahale edebilecekleri zayıflıkta olduğunun sorumlu makamlar tarafından bilinmesi gerekir. Buna karşın ağır yaralanma olayının basit bir muhakeme hatası ya da dikkatsizlik sonucu meydana geldiğinin söylenmesi bu aşamada mümkün görünmemektedir.
Bu açıklamalar çerçevesinde özellikle küçükler gibi, yetişkinlerin sahip olduğu muhakeme yeteneğine sahip olmayan, savunmasız kişilerin yaşamının açıkça tehlikeye atılmasına ilişkin sorumlulukları bulunanlar hakkında yalnızca tazminata hükmedilmesi devletin bu tür bir olaya ilişkin etkili yargısal koruma sağlaması yükümlülüğü bakımından yeterli olmayacaktır. Devletin bu olaya göstereceği yargısal tepkinin benzer olayların yaşanmaması bakımından önem taşıdığının özellikle vurgulanması gerekir.
Bu durumda tazminat davasının başvuru yollarının tüketilmesi ve etkili yargısal koruma sağlama gereklilikleri yönünden somut başvuruya etkisi olmadığı sonucuna varılmıştır."
Buna göre; Anayasa Mahkemesi açıklanan gerekçelerle Anayasa'nın 17. maddesinde güvence altına alınan yaşam hakkının ihlal edildiğine hükmetti. (AÖ)