“Gaziantep 2. İdare Mahkemesi’nin kararında annenin beraat etmiş olmasına rağmen ‘suçlu’ kılınmasının hukuki dayanağı nedir?
“Davacının annesi yargılandığı davada beraat etmesine rağmen böyle bir kararın alınması ‘suçun şahsiliği’ ve evrensel hukuk ilkelerine aykırı değil midir?
“Alınan karar ile yurttaşın cezalandırılması adil midir? Söz konusu karar farklı düşünen kesimlerin çocuklarının devlet memurluğuna alınmayacağı anlamına gelmiyor mu?
“Ortada bir suç olması için fiile dönüştüğünün tespit edilmesi ve bir yargı kararın olması gerekir. Ancak anne yargılanmış ve beraat etmiştir. Beraat etmiş olmasına rağmen bir annenin durumu üzerine çocuğu hakkında hüküm verilmesinin hukuki gerekçesi nedir? Söz konusu kararla hukuk ihlal edilmemiş midir? Mahkeme alınan karar ile ne kadar tarafsız davranmıştır?
“Davacı, devlete olan kişisel sorumluğunu ve ödevlerini yerine getirerek çalışma hakkı talep etmektedir. Bu hakkın engellenmesi yasal mevzuata ve Anayasa’nın 70. maddesine aykırıdır değil midir?
“Bakanlığınızca bu mağduriyetin giderilmesi için herhangi bir girişimde bulunacak mısınız?
“Kararın iptali için yargıya gidilmiş ve mahkeme, ‘Anne devlete sadakatli değil. 18 yaşına kadar çocuğunun eğitiminden sorumlu olan anne, çocuğunu da devlete sadakatli biri olarak yetiştirmemiş. Bu konuda ciddi şüphe var’ diyerek davayı reddetmiştir. Söz konusu karara göre devlet sadakatli bir bireyi nasıl yetiştirir?”
Bu soruları, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Antep Milletvekili Prof. Dr. Mahmut Toğrul, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül'ün yazılı olarak yanıtlaması talebiyle iletti.
Suçlanan anne canlı kalkan eylemine katılmıştı
Toğrul'un bu soruları sormasına neden olan kararı Gaziantep 2. İdare Mahkemesi aldı. Kararda, mahkeme, güvenlik soruşturmasını geçemediği için ataması yapılamayan çocuğu yetiştiren anneyi, “sadakatsizlikle” suçluyor. Üstelik, sadakatsizlikle suçlanana anne, Gaziantep 2. İdare Mahkemesi'nin dikkat çektiği canlı kalkan eylemine katıldığı gerekçesiyle yargılandığı davada beraat etti.
Toğrul’un, Meclis gündemine taşıdığı olayın detayları şöyle:
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Personel Müdürlüğü’nce 19 Temmuz 2017’de bir yurttaş, Antep’in Yavuzeli ilçesine atandı. Ancak, yurttaş, güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasından geçemedi. Bunun üzerine yurttaş, kararın iptali istemiyle Gaziantep 2. İdare Mahkemesi’ne dava açtı.
Mahkeme, davacının annesinin Diyarbakır’da devam eden operasyonları protesto etmek ve canlı kalkan eylemine gitmek üzere iken gözaltına alındığı ve yurttaş, ebeveynlerince sadık bir insan olarak eğitilmediği gerekçesiyle devlet memuriyetine kabul edilmediğini belirtti.
Suçlanan anne serbest bırakılmıştı
Kararda, şu ifadelere yer verildi:
“Hukukumuzda her ne kadar suç ve cezanın şahsiliği ilkesi varsa da yani annenin işlediği bir suç sebebiyle çocuğunun sorumlu tutulamayacağı açıktır. Ancak idare hukuku ve personel hukuku bakımından göreve atanacak personel bakımından kanundan istisna tutulanlar dışında suç işlememiş olmak hariç devlete sadakat ve bağlılığının şüpheden uzak olması gerektiğini yalnıza kamuya alınacak personelin kendisi değil, aynı zamanda 18 yaşını tamamlayana kadar üzerinde eğitim hakkı bulunan bir başka ifade ile 18 yaşına kadar personeli eğiten anne babasının da devlete sadakatsizliğinin bulunmaması gerekir."
Mahkeme kararında anneye ilişkin de şöyle denildi:
“Bölgede güvenlik güçlerinin operasyonlarını protesto eden ve sözde canlı kalkan olan bir annenin eğitim hakkını kullandığı çocuğuna PKK-KCK terör örgütünün hedefleri doğrultusunda eğitim verdiği ve çocuğun da bu eğitimden ciddi manada etkilendiği kanaatine varılmıştır.”
Mahkeme tarafından “sadakatsizlikle” suçlanan anne Diyarbakır Başsavcılığı tarafından serbest bırakılmış ve beraat etti. (EMK)