Kars 1. Asliye Ceza Mahkemesi, Kars ve Şırnak eski milletvekili Mahmut Alınak'ı, "Hükümet ve Genelkurmay çocuklarımızı yaşatma görevini yerine getirmiyorlar" dediği için "kin ve düşmanlığa tahrik ettiği" gerekçesiyle bir yıl hapse mahkum edildi.
Demokratik Toplum Partisi (DTP) Kars İl Başkanı olarak partililerin 12 Aralık 2006'da Kafkas Üniversitesi Öğrenci Derneği ile ortaklaşa düzenledikleri basın açıklaması sırasında "Kürtlerin inkarı tüm şiddetiyle sürüyor, devletin Kürt Sorunu'nun silahla çözme yöntemi büyük yıkımlara neden oluyor..." dediği için suçlu bulundu.
"Silahlı yöntem büyük yıkımlara neden oldu"
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün dahi "Kürt meselesi Türkiye'nin en önemli meselesidir ve mutlaka halledilmelidir. Bu konuda tarihi bir fırsat var. İyi şeyler olabilir. Bu fırsat kaçmamalı" şeklinde düşüncelere sahip olduğu Kürt Sorunu ile ilgili tartışma, Kürt siyasetçi Alınak'a yasak.
Kars Cumhuriyet Savcısı Ahmet Tekne, 3 Mart 2008'de kaleme aldığı iddianamede Alınak'ın "Kürtlerin inkarı tüm şiddetiyle sürüyor, devletin Kürt Sorunu'nun silahla çözme yöntemi büyük yıkımlara neden oluyor...Hükümet ve Genelkurmay çocuklarımızı yaşatmakla görevliyken bu görevlerini yerine getirmemektedirler...Gençlerimizin ölümlerinden sorumludurlar, cinayet suçlamasıyla yargılanmalıdırlar. Onlar gençlerin kanı üzerinde siyaset yapıyorlar, ölenler Türk ve Kürt halkının çocuklarıdırlar...Tüm aydınları, anne ve babaları 'insanım' diyen herkesi sesini yükseltmeye ve bu kanı durdurmaya çağırıyoruz" sözlerini suç saymıştı.
Alınak'ın sözleri, Çağdaş Kars Haber gazetesinin 13 Aralık 2006 tarihli sayısında da yer almıştı.
Alınak: Sosyal, siyasal ve ekonomik grev başlattım
Bu durumu protesto ettiğini açıklayan Alınak, bugüne kadar yaptığı her sivil itaatsizlik çağrılarının hapisle cezalandırıldığını anımsatarak, "Hükümete karşı sosyal, siyasal ve ekonomik grev başlatıyorum" dedi.
Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) tüm ekonomik politikasına bir hafta süreyle ambargo koyduğunu açıklayan Alınak, artık AKP yöneticileriyle selamlaşma dahil tüm sosyal ilişkilerini kestiğini, "Başbakanın zurnası haline gelen TRT kanallarını" izlemediğini, bir hafta süreyle para kullanmayacağı, alış veriş yapmayacağı ve aracına da yanıt almayacağı, telefonlu görüşme yapmayacağı, kimlik taşımayacağı, hiçbir devlet dairesine ne sanık, ne tanık ne de avukat olarak gitmeyeceğini bildirdi. (EÖ)