Adalet ve Kalkınma Partisi dün Anayasa Mahkemesi'ne sunduğu 177 sayfalık sözlü savunmasında "Bir siyasi partinin
Anayasa'da barışçıl yöntemlerle bir değişiklik yapmayı savunması tek başına onun yasaklanması ya da kapatılması için yeterli bir delil olarak görülemez" ifadesini kullandı.
Partinin anayasa dışı yöntemlere başvurmadığı, hiçbir beyan ve eylemin laikliğe aykırı olmadığı"nı belirttiği savunmasında "Dindar birinin laik devlet yapısını benimseyebileceğini veya laikliğin dindarlığın teminatı olduğunu söylemek veya laiklik konusunda değerlendirmeler yapmak laiklik ilkesine aykırı değildir" denildi.
Savunmada ayrıca "Biz, dine dayalı bir parti değiliz, başka partilerin devamı da değiliz. Biz, herhangi bir partinin devamı değiliz. Din eksenli siyasi bir parti de değiliz. Biz insan eksenliyiz." fikri savunuldu, "Siyasi partilerin kapatılması kişiler açısından idam cezasına denk düşmektedir" denildi.
Öte yandan "Başsavcı’nın delilerinin kurgusal ve sanal olduğu" ifade edilerek, Yalçınkaya’nın iddialarına göre "Yeryüzünde demokrasi ve hukuk için risk teşkil etmeyecek hiç bir parti yoktur" denildi. (NZ/EZÖ)