Gökçeada’da zorunlu askerlik yaparken 2000’de intihar ettiği ileri sürülen Aydın Dere’nin abisi Mahmut Dere, kardeşinin ölümüyle ilgili Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) “intihar değil” yönündeki raporuna rağmen hukuki olarak yol alınmaması nedeniyle 12 Ağustos’ta İçişleri Bakanlığı’na başvurdu ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından çıkarılması için başvurdu.
Milliyet’ten Samet Akten’in haberine göre, Malatyalı Aydın Dere ile ilgili süreç şöyle yürüdü:
* Dere 31 Temmuz 2000’de gece nöbeti sırasında ateşli silahla vurularak hayatını kaybetti.
* Kışla komutanlarının hazırladığı ilk olay yeri tutanaklarında Dere’nin ‘Askerlikten kaçmak için intihar ettiği’ notu vardı.
* Bursa ATK da Dere’nin ölümünün vücudunun ön bölümündeki sağ köprücük kemiğinden girerek sırtından çıkan bir mermiyle gerçekleştiğine ilişkin rapor verildi.
* Ancak Dere‘nin kıyafetlerini inceleyen Kriminal Polis Laboratuarı ise kıyafetlerdeki barut izinden merminin sırt bölgesinden girip önden çıktığı tespitini yaptı.
* Bu rapor üzerine Dere’nin ailesi savcılığa başvurarak yeniden otopsi istedi. Dere’nin mezarı açıldı ve kemik örnekleri İstanbul ATK tarafından incelendi. ATK’nın 3 Ekim 2001’de verdiği rapor, Dere’nin bir cinayete kurban gittiğine ilişkin şüpheleri kuvvetlendirdi; “Böylesi bir atışla ölümün intihar olamayacağı, bu kişinin böylesi bir şekilde kendisini vurmasının tıbben ve fiilen mümkün olmadığı, silahın bitişik mesafeden ateş edildiği ve merminin sırttan girip köprücük kemiği üzerinden çıktığı...”
* Gelibolu Askeri Savcılığı ise tüm bu raporlara rağmen 2012’ye kadar soruşturmayla ilgili herhangi bir adım atmadı. Bunun üzerine Dere Ailesi, özel yetkili savcılığa başvurarak dosyanın yeniden açılmasını talep ettiyse de Bursa Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı görevsizlik kararı verdi. Dere ailesinin görevsizlik kararına yaptığı itiraza da cevap verilmedi.
“Çocuklarımı askere göndermeyeceğim”
Bu gelişmeler üstüne Aydın Dere’nin abisi Mahmut Dere, 12 Ağustos’ta İçişleri Bakanlığı’na vatandaşlıktan çıkarılma başvurusu yaptı. Eşi, annesi ve beş çocuğuyla birlikte ülkeyi terk etmek istediklerini belirten abi Dere, şunları söyledi:
“Devletin bize vermiş olduğu değer ve adalet buysa demek ki bu ülkede yaşama hakkımız ölmüştür. İçişleri Bakanlığı izin vermezse ben yasal olmayan yollardan yine bu ülkeden çıkacağım.
“Ben şu halimle yıllarca devlete vergi ödedim, o bize görevini hiç yapmadı. Çocuklarımı askere göndermeyeceğim. Artık isterlerse vatan haini desinler, ben bu ülkede yaşamak istemiyorum.
“İntihar süsü verilerek canına kastedilen kardeşimin kabrinde daha rahat uyuması için Avrupa’da mücadelemi sürdüreceğim.”
“Vatandaşlıklarını da devletlerini de istemiyorum”
Aydın Dere’nin annesi Saliha Dere ise daha fazla Türkiye’de yaşamak istemediğini ifade etti:
“Türkiye’de ölmek de istemiyorum. Aklımı kaybetmek üzereyim. Oğlum kim olduğu bilinmeyen bir adamın elleriyle öldürüldü.
“Hani bu devletin gözünde hepimiz birdik. Bu devlette bu toprakta yerim yok benim. Vatandaşlıklarını da devletini de istemiyorum.” (EKN)