*Fotoğraf: AA.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Buldan sözlerine Elazığ'da hayatını kaybedenlerin yakınlarına başsağlığı dileyerek başladı ve ekledi:
"Depremden hemen sonra biz de HDP olarak Genel Merkezimizde bir kriz masası oluşturduk ve hızla çalışmalarımıza başladık. Yerel yönetimlerimizle de hızlı bir koordinasyon oluşturduk.
"Deprem gecesi saat 01:00'den itibaren arkadaşlarımız depremden zarar gören alanlara yönlendirildi.
"İktidarları da çürük, binaları da"
"Heyetimizin kamuoyuyla paylaştığı tespit ve gözlemler oldukça önemlidir. Elazığ depremi bir kez daha bizlere göstermiştir ki Türkiye afetlere hazırlıklı bir ülke değildir. Felaketler göz göre göre geliyor. Sonucu ise ne yazık ki çok ağır oluyor.
"Doğal afete dayanıklı olmadığı tespiti olan 6 katlı bir bina 4 kişiye mezar oluyorsa bunun sorumluluğu doğal afete bağlanamaz. Yaşanan acı tablo iktidarın vurdumduymazlığı, doğal afetler konusundaki hazırlıksızlığı ve öngörüsüzlüğünün bir sonucudur.
"O yıkılan binaların dere kumuyla yapıldığı ve hiçbir zaman da denetlenmediği bir kez daha ortaya çıkmıştır. İktidar düzeni hırsızlık ve yolsuzluk üzerine olursa yandaş müteahhit de dere kumundan bina yapar. Bunların iktidarları da çürük, binaları da çürük!
"Köylerde AKP'yi eleştiren bir açıklama yapılsaydı 4 gün sonra değil 4 dakika sonra polis baskın yapardı
"Uğranmamış 60 köy var"
"Yereldeki kriz koordinasyonumuz Sivrice ve Maden'e bağlı 60 köye ulaşarak incelemelerde bulundu. Devletin ulaşamadığı, gitmediği köylere ilk etapta HDP ulaşarak halkımızın durumunu yerinde tespit etmiştir ve bu 60 köyün hiçbirinde hasar tespiti yapılmadığı ortaya çıkmıştır.
"4 gün sonra yani bugün, köylere yardım gönderilmeye başlandığını biraz önce televizyonlardan öğrendik.
"Ama şunu ifade etmek isterim, o köylerden bir tanesinden bir tweet atılmış olsaydı ya da AKP'yi eleştiren bir açıklama yapılmış olsaydı inanın değil 4 gün sonra 4 dakika sonra polis baskın yapardı, devlet orada olurdu. İşte AKP hükümetinin sorumluluğu, duyarlılığı bu kadardır.
"Sivrice'deki ağır hasarın nedeni önceki depremdeki hasarların onarılmamış olmasıdır
"Hatta 2 ölü, biri ağır 3 yaralının olduğu Çevrimtaş Köyü'ne hala hiç kimse ulaşmamış.
"Yardımlar partizanca dağıtıldı"
"Yine heyetimizin tespitlerine göre 60 köye ve Sivrice'ye yardımlar ilk 2 gün boyunca ulaştırılmamıştır. Sivrice'ye gönderilen yardımlar da AKP'nin İlçe Başkanın eliyle partizanca dağıtılmıştır.
"Özellikle köylere çadır, battaniye gibi temel ihtiyaç maddeleri gönderilmediği tespiti bizim tarafımızdan yapılmıştır. Aynı şekilde Malatya'da da evler hasar gördü ve çadır dışında yardım yapılmadı.
"Halk ağır kış koşulları altında yaşamaktadır. Cemevleri halkın toplanma alanı olmuştur. Çadır ve ısıtıcı ihtiyacı yeterli düzeyde karşılanmamıştır. Halk dondurucu soğukta sokaklarda kalmıştır.
"Yardımların ulaşması engellendi"
"Halkımızın yaşadığı zor koşullar nedeniyle 27 belediyemiz, il ve ilçe örgütlerimiz seferber oldu.
"Ancak ne var ki toplumsal dayanışmadan korkan iktidar, yardımların halka ulaştırılmasını engelledi. Yardımları halka ulaştırmak için yola çıkan araçlarımız İçişleri Bakanının talimatıyla engellenerek geri gönderildi.
"Halkın, depremden zarar gören insanlara el uzatması devlet eliyle bir kez daha engellendi. Burası sözün bittiği yerdir. Bu iktidarın siyasi fıtratında insanlık değerleri adına hiçbir şey kalmamıştır. İnsanlık adına bir utançtır bu tablo.
"Deprem parasıyla iktidarı güçlendirdiler"
"Bu depremde herkesin haklı olarak sorduğu soru şudur: Deprem için toplanan vergiler nerede? AKP hesap veremiyor.
"Soranı ise susturmaya çalışıyorlar. O paraların nereye gittiği bellidir. Yandaşlara, müteahhitlere, ranta, şatafata, israfa harcandı. Deprem vergileri ayakkabı kutularında günlerce nasıl saklandı bunu da biliyoruz.
"Deprem paralarıyla hasarlı riskli binaları değil kendi iktidarlarını güçlendirdiler. İzah yapamayışlarının nedeni budur!
"Kamuoyu mutlaka deprem vergilerinin nereye harcandığını bu iktidardan sormalıdır. İktidar kuruşu kuruşuna bunun hesabını vermek zorundadır.
"İktidar enkaz altında kalmıştır"
"İktidar bu depremde de enkaz altında kalmıştır. Allah korusun, eğer daha büyük bir deprem yaşansa ki bu risk her zaman var, çok büyük kayıplar yaşanacaktır.
"Rantçı politikalar, imar aflarıyla önü açılan kaçak yapılar, deprem için toplanma merkezlerine AVM'lerin, inşaatların dikilmesi, hasarlı, riski binaların, yapıların onarılıp, güçlendirilmemesi depremin verdiği zararı ikiye üçe katlamaktadır.
"Olası bir İstanbul depreminde 2 milyon kişi evsiz kalabilir. 500 bin konut risk altında. Buna yönelik bir önlemin olmadığı gerçeğini de yakından takip ediyoruz. Her depremden sonra 'ne yapalım kaderde bu varmış' diyerek işin içinden çıkamazsınız."
(PT)