Fotoğraf: Hazem Turika / AA
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Halkların Demokrasi Partisi’den (HDP), Almanya Dışişleri Bakanlığı’nın partinin kapatma davasına ilişkin yaptığı açıklamaya tepki geldi. HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar, Almanya Dışişleri Bakanlığı’nın Türkiye’deki siyasi baskılara ve hukuksuz uygulamalara dair eleştirilerin yer aldığı açıklamasının son paragrafındaki, "HDP'den de AB'nin terör örgütleri listesinde yer alan PKK ile arasına belirgin bir sınır koymasını bekliyoruz" ifadesini kınadı.
TIKLAYIN - AYM raportörü HDP iddianamesini iade etti
Buldan ve Sancar Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas’a konuyla ilgili bir mektup gönderdi. Mektupta, AKP-MHP koalisyonunun HDP’yi kriminalize etme ve siyasal alanı işlevsizleştirme amacına dönük olarak sık sık başvurduğu “HDP’nin PKK ile arasına mesafe koyması gerektiği” söyleminin Almanya Dışişleri Bakanlığı tarafından da kullanılmış olması eleştirildi.
"AB değerleriyle çelişiyor"
Bu ifade biçiminin siyasal örgütlenme ve ifade özgürlüğü başta olmak üzere Avrupa Birliği ve Avrupa Konseyi değerleriyle çeliştiği belirtildi. Türkiye’nin üçüncü büyük partisi olan ve milyonlarca seçmenden oy alan HDP’ye dair bu ifadenin hiçbir hukuki zemininin bulunmadığı vurgulanarak, geçmişte HEP, DEP, ÖZDEP, HADEP ve DTP gibi partilerin de aynı gerekçelerle kapatıldığı, ancak AİHM’nin bu partilerin tümü hakkında Avrupa İnsan Hakları Sözleşme’nin 11’inci maddesi uyarınca Türkiye aleyhine ihlal kararları verdiği hatırlatıldı.
HDP Eş Genel Başkanları, Almanya Dışişlerinden bu çağrıyı yapmalarını mümkün kılacak somut ve hukuki dayanaklar konusunda da bilgi talep etti.
Tekçiliğe ve hukuksuzluğa karşı toplumsal barış, demokrasi ve özgürlükler lehine tutum alan HDP’nin böylesi bir yaklaşımla karşı karşıya kalmasının kabul edilemez olduğu belirtilen mektupta; AİHM, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi ve Avrupa Parlamentosu kararları, Venedik Komisyonu raporları ve daha birçok uluslararası kuruluşun açıklamaları da hatırlatılarak HDP’ye yönelik suçlamaların ve baskıcı uygulamaların tümüyle temelsiz olduğunun altı çizildi. Bütün bunlara rağmen HDP’ye böylesi bir çağrının yapılabilmiş olmasının reddedildiğine işaret edilen mektupta, Almanya Dışişleri Bakanlığının konuyu bu çerçevede tekrar değerlendirmesi talep edildi. (HA)