*Fotoğraf: Anadolu Ajansı
Haberin İngilizcesi için tıklayın
İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, bugün partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) grup toplantısında konuştu.
Akşener, konuşmasının büyük bir bölümünü 8 Mart Dünya Kadınlar günü vesilesiyle erkek şiddetine, kadının insan haklarına ve kendisine yönelik saldırılara ayırdı. Akşener'in konuşması özetle şöyle:
"8 Mart'ta her sene olduğu gibi yine erkeklerin hamasi nutuklarını dinledik. Kadını insan yerine koymayanların, aslında ne kadar kadınsever olduklarını dinledik.
"Dost meclislerinde kadına karşı, her türlü ahlaksızlığı yapanların, aslında feminist olduklarını dinledik. İşyerlerinde, ofislerde, kadına karşı her türlü mobbingin uygulandığını dinledik.
"Kariyer yapmak isteyen kadınların önüne her türlü engelin konulduğu şirketlerin aslında ne kadar eşitlikçi olduğunu dinledik.
"Bunları, geçen sene de dinledik. Ama son bir yılda, 304 kadının öldürüldü. Türkiye'de maalesef değişen bir şey yok."
Sosyal medyadaki hakaretler
"Geçen hafta 'Fosforlu Meral' diye bir etiket çalışması yapıldı. Bu etiketin nereden niçin geldiğini beş yıl evvel yol yürüdüğümüz arkadaşlarımız bilirler. Bahçeli, Konya'dan üst kurul delegelerini çağırdı ve orada bana 'Fosforlu Cevriye' dedi.
"Konyalı iki genç delege bunu tam da kast edildiği manada fahişe olarak algıladılar ve ağlayarak bana geldiler. Ben onlara kast ettikleri gibi olmadığını izah etmeye başladım.
"1947 doğumlu Sayın Devlet Bahçeli, hepimizin geçmişte abi dediğimiz Bahçeli, o çok genç çocukların gözünde yerle bir olmasın diye Fosforlu Cevriye'nin fahişe olmadığını sert eli sopalı bir kadın olduğunu söylemek zorunda kaldım. Ben onu korurken gelen giden herkese kahkahalar içinde tam bir yıl boyunca bunu söyledi.
"İsmet Büyükataman isimli bir yaşam formu başından itibaren bana Türk filmlerinden -ki Bahçeli çok meraklıdır, kitap okumaz ama Türk filmlerine çok meraklıdır- hep o tuhaf Türk filmlerinin tuhaf karakterlerinin isimlerini kullandı. Bunlardan birisi 'Kınalı Yapıncak."
İstanbul Sözleşmesi vurgusu
"Kadınlar Günü yaklaşırken Samsun'da bir anne, evladının gözü önünde şiddet gördü. Ankara'da Reyhan Korkmaz kocası tarafından katledildi. Aydın'da 92 yaşındaki Hanım Nine'yi cinayete kurban verdik.
"Sayın Erdoğan diyorsun ki 'Tek bir kadının dahi şiddet mağduru olmadığı güne kavuşana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz.' Madem öyle, o zaman, altına imza koyduğun sözleşmeyi uygulayacak, şiddet mağduru kadınları koruyacak önlemleri alacaksın.
"Samsun'daki kadın, dokuz kez yardım istemiş, sen kılını bile kıpırdatmamışsın. Bu mu senin mücadelen?
"Tek kişi kalsam mücadele edeceğim"
"Sayın Erdoğan, seni önce eşine, sonra kızlarına, sonra gelinlerine ve bütün kadınlara şikayet ediyorum. Seni milletin huzurunda seni Allah'a şikayet ediyorum Sayın Erdoğan.
"Sonu ölüm olsa da mücadele etmezsem şerefsizim. Tek kişi kalsam da bu mücadeleden dönersem namussuzum. Hep birlikte göreceğiz; el mi yamanmış, bey mi yamanmış, ben mi yamanmışım?
"Biz hamaseti değil, düşünmeyi, kadınların sorunlarına, çözüm üretmeyi tercih ediyoruz. Çünkü biz, kadınların sorunlarını, siyaset üstü görmüyoruz.
"Bizim için kadın meselesi bir demokratikleşme meselesidir. Dolayısıyla siyasi bir meseledir. Siyasi meseleleri, kadınlarla el ele vererek çözecek kurum da doğal olarak siyasetin ta kendisidir."
TBMM Grubu toplantımızdayız. #CanlıYayın #Canlı https://t.co/VgDvCnBl0w
— Meral Akşener (@meral_aksener) March 10, 2021
(DŞ)