Haberin Kürtçesi için tıklayın
Türk Tabipleri Birliği (TTB), Konya Şehir Hastanesi'nde görev yapan Dr. Ekrem Karakaya'nın bir hasta yakını tarafından silahlı saldırıyla öldürülmesi üzerine basın toplantısı yaptı.
Basın toplantısında konuşan TTB Merkez Konseyi üyesi Dr. Nursel Şahin, şiddetin her geçen gün arttığını, iktidarın da ne toplumu ayrıştıran şiddet dilinden vazgeçtiğini ne de etkili bir şiddet yasası çıkardığını söyledi.
Şahin, “Biz suçluyu biliyoruz. Hastalarımız ve hekimlerimiz ancak birlikte hareket ederek güç alacağız. Öfkemiz mutlaka galebe gelecek” diye konuştu.
TTB Merkez Konseyi üyesi Dr. Kazım Doğan Eroğulları da 7-8 Temmuz’da grev kararı aldıklarını duyurdu. Yarın alanda hep birlikte olacaklarını ve gözler görmemeye, kulaklar duymamaya devam ederse daha büyük eylemler de yapacaklarını söyledi.
"Tıkanan sağlık sisteminin sorumluluğu doktorların üzerinde"
TTB Merkez Konseyi II. Başkanı Doç. Dr. Ali İhsan Ökten tarafından okunan basın açıklaması şöyle:
“Türk Tabipleri Birliği olarak bu şiddet sarmalının genişlemesi karşısında defalarca iktidarı uyardık. Sağlıkta şiddetin münferit olmadığını, bunun toplumsal ve politik bir sorun olduğunu tekrar tekrar açıkladık. Sağlık kurumlarında meydana gelen silahlı saldırıların artışı nedeniyle bu konuda önlemler alınmasını ve 6136 sayılı yasada değişiklik yapılmasına ilişkin yasa teklifini önerdik. Ancak tüm uyarılarımız görmezden gelindi, bilinçli bir yaklaşımla şiddetin kaynağı toplumsal bağlamından koparılarak sorun bireylere indirgendi.
“Bugün bu yaklaşımın yıkıcı sonucuyla yeniden karşılaştık. Ülkede artan şiddet iklimi, bizlerin sadece çalışma koşullarını bozmakla kalmadı maalesef can güvenliğimizi de ciddi oranda tehdit eder hale geldi. Her anlamıyla tıkanan sağlık sisteminin tüm sorumluluğu hekimlerin ve sağlık çalışanlarının omuzlarına yıkılmakta, bu durum bizlerin hedef olmasına neden olmakta, sağlık alanında yürütülen politikalar bizlere, şiddet, ölüm, çaresizlik, umutsuzluk olarak geri dönmekte. Dün bize giderlerse gitsinler diyenlere sesleniyoruz, bugün bir meslektaşımız sonsuzluğa gitti. Siz de sorumlususunuz.
"İş bırakıyoruz"
“Şiddet karşısında hekimlerin/sağlık çalışanlarının kılına zarar gelmesine tahammülümüz kalmadı. Şiddet daha önce de defalarca belirttiğimiz gibi, öngörülebilir ve önlenebilir toplumsal bir sorundur ve bu sorun çözüme niyetli bütünlüklü politikalarla aşılabilecektir.
“7 ve 8 Temmuz tarihlerinde ülke genelinde iş bırakıyoruz. Sağlık kurumlarımızın ve sağlık müdürlüklerinin önünde olacağız ve tepkilerimizi haykıracağız.
"Son yolculuğunda meslektaşımızın yanında olacağımızı belirterek şiddet karşındaki taleplerimize kulak tıkayanlardan, söylemleri ve politikalarıyla şiddeti teşvik edenlerden mücadelemizi yükselterek hesap soracağımızı bir kez daha ifade ediyoruz."
(HA)