Fotoğraf: Evrensel
Polisin Ankara’da Genel Bilgi Tarama (GBT) gerekçesiyle durdurarak alıkoyduğu ve sivil araçlara bindirdiği üç üniversite öğrencisi farklı ilçelerde serbest bırakıldı.
İkisi Öğrenci Kolektifleri’nden, biri Sosyalist Devrimci Gençlik üyesi öğrencilerin Ankara Üniversitesi Cebeci Kampüsü civarından alındıkları belirtiliyor.
Evrensel’de yer alan habere göre, öğrencilerin avukatlarının başvurusu üzerine Ankara Emniyet Müdürlüğü, herhangi bir gözaltı işlemi yapmadıklarını olayla ilgili bilgilerinin olmadığını söyledi.
Sendika.org’un aktardığına göre, öğrencilerden Ali Berke Ayduğan’ın iki saat boyunca polis aracında alıkonulduğu ve darp edildiği, daha sonra Gölbaşı’nda bir araziye bırakıldığı ifade ediliyor.
Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi öğrencisi Uğurcan Baynal’ın da iki buçuk saat boyunca alıkonulduğu, “Seni bir daha olaylarda görmeyeceğiz. Herkesi alacağız” diye tehdit edilerek Pursaklar’a bırakıldığı iddia ediliyor.
Öğrencilerden Sena Bademli de alıkonulduktan sonra Sincan ilçesine bırakıldı.
İHD’de basın açıklaması
Fotoğraf: Yolculuk Haber
Üç öğrencinin alıkonulmasıyla ilgili İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi’nde saat 18.00’de basın açıklaması yapıldı.
Yolculuk Haber’in aktardığına göre açıklamada özetle şöyle denildi:
“Bugün saat 13.00 sularında Ankara Öğrenci Dayanışması’ndan üç üniversiteli evlerinin önünde GBT yapıldıktan sonra sivil araçlarla kaçırıldılar. Ankara Emniyet Müdürlüğü’nden avukatların aldıkları bilgiye göre gözaltı veya hastane işlem kaydı bulunmadığı söylendi.
“Arkadaşlarımızın nerede olduklarına, kim tarafından kaçırıldıklarına dair haber alamadık. Aradan geçen iki saatin sonunda bir arkadaşımızın darp edilerek Gölbaşı’nda, bir arkadaşımızın Pursaklar’da bırakıldığını, üç saat sonra ise diğer arkadaşımızın Sincan’da bırakıldığını öğrendik.
“Teşhir ediyoruz, Ankara Emniyeti şehir eşkıyası gibi sokak ortasından arkadaşlarımızı kaçırarak suç işlemiştir. Arkadaşlarımızı saatlerce alıkoyup darp edip ‘Bir daha Boğaziçi eylemlerine katılmayacaksın’ şeklinde tehdit etmiştir.
“Bu saldırı, özerk-demokratik üniversite mücadelesine, gençliğin iradesine yönelik bir saldırıdır. Biz, aşağı bakmayanlar, kayyum rektöre, kadın üniversitesine karşı nasıl direndiysek faşizme de öyle direniyoruz. Baskılarınız karşısında yenilmiyoruz..."
Ayduğan: “Öldürürüz” dediler
Basın açıklamasının ardından öğrencilerden Ali Berke Ayduğan ve Uğurcan Baynal yaşadıklarını Gazete Duvar’dan Müzeyyen Yüce’ye anlattı.
Ali Berke Ayduğan, evinin önünde GBT bahanesiyle durdurulup zorla araca bindirildiğini ifade ederek şöyle konuştu:
“Evden çıktıktan sonra üç polis evinimin önünde GBT yapmak istedi. Yanımda bir tane yoldaşım vardı onu uzaklaştırdıktan sonra bana birkaç şey sormak istediklerini söyleyerek aracın yanına götürdüler. Ben ne oluyor demeye kalmadan beni zorla araca bindirdiler. Ankara’da iki saat beni dolaştırdıktan sonra Gölbaşı’da ara bir sokakta arabayı tam durdurmadan ‘hadi defol’ diyerek beni arabadan attılar. Bizi ölüm ve korku ile tehdit ediyorlar. ‘Arkadaşlarına söyle, onları da alacağız. Sokakta dolaşamayacaksınız, öldürürüz’ dediler. Ama bizi kimse sindirmeyecek. Ellerinden geleni artlarına koymasınlar.”
“90’ların uygulamaları güncel”
Ankara Üniversitesi öğrencisi Uğurcan Baynal da şunları dedi:
“Sabah GBT bahanesiyle alınıp tehdit edildik. ‘Sizler belli başlı olayların merkezindesiniz, sizleri toplayacağız’ dediler. 1990’lı yılların uygulamalarının hâlâ güncelliğini koruduğunu görmekteyiz, Bu süreç geçici. Gençlik kazanımlarına kazanım katarak ilerleyecek. Kayyımlar gidene kadar direneceğiz.”
“Gözaltı kararı yok”
Avukat Sercan Aran, olayın ilk yaşandığı saatten itibaren öğrencilerin durumunu takip ettiklerini ifade ederek, şunları dedi:
“Resmi bir gözaltı işlemi olup olmadığını öğrenmek için emniyetle iletişime geçtik. Yapılan görüşmelerde kaçırılan üç öğrenci hakkında herhangi bir gözaltı işlemi olmadığını söylediler. Sonrasında de her bir arkadaşımız serbest bırakıldı. Şu an yasal süreci başlattık. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunuyoruz.” (EKN)