Haberin İngilizcesi için tıklayın
Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA), Maraş merkezli 6 Şubat depremlerini haberleştirmek için Türkiye’ye gelen üç Yunanistanlı gazetecinin ekipmanına el koyduktan sonra parçalanmış bir şekilde teslim eden Diyanet İşleri Başkanlığı personeli ve kolluk kuvveti hakkında suç duyurusunda bulundu.
Gazeteciler Kyriakos Finas, Victoras Antonopoulos ve Konstantinos Zilos’un savunuculuğunu üstlenen MLSA, olayla ilgili 17 Nisan’da Hatay Cumhuriyet Başsavcılığına başvuru yaptı.
Avukatlar şikayet dilekçesinde gazetecilerin 16 Şubat günü Antakya ilçesine bağlı Narlıca mahallesindeki toplu gömü alanları yakınında Diyanet İşleri Personeli ve askerler tarafından çekim yapmamaları için uyarıldıktan sonra burada bekletildiğini; ekipmanlarına el konulduğunu ve ekipmanlarını ancak ertesi gün parçalanmış bir şekilde teslim aldığını hatırlattı.
Dilekçede ayrıca olay günü müdahalede bulunan jandarma, emniyet personeli ve amirleri ile müdahalede bulunan Diyanet İşleri Başkanlığı çalışanlarının işlediği suçları sıraladı.
Resmi bir gözaltı kararı olmamasına karşın gazetecilerin asker ve polis ile emniyete kadar götürüldüğünü belirten MLSA avukatları dilekçede kolluk kuvvetlerinin Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 109. maddesinde düzenlenen “kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçunu işlendiğini belirtti.
Dilekçede ayrıca gazetecilerin görevini yapmaya yönelik olarak yapılan müdahalenin TCK 117 ve 119. maddelerince düzenlenen “iş ve çalışma hürriyetinin ihlali” olduğunu aktardı.
Avukatlar aynı şekilde olay günü haber takibi sırasında gazetecilerin kendilerine yapılan müdahalede kolluk kuvvetlerine direnmeyip durumun aydınlatılması için açıkça çaba sarf etmesine rağmen ekipmanlarına el konulmasının ve parçalanmasının “görevi kötüye kullanma (TCK 257)”, “mala zarar verme (TCK 151)” ve “hırsızlık (TCK 141)” suçlarını oluşturduğunu ifade etti.
Olayla ilgili konuşan MLSA Eş Direktörü avukat Veysel Ok, “Savcılıktan bu kişilerin kimliğinin tespitini istedik. Sonrasında ise yargılanmalarını ve en ağır şekilde cezalandırılmalarını bekliyoruz. Bu, hem ifade özgürlüğü açısından hem de deprem, seçim gibi olağanüstü durumlarda kamu görevlilerinin yetkilerin aşan hareketlerde bulunmaması açısından büyük önem taşıyor” açıklaması yaptı.
TIKLAYIN - Diyanet personeli deprem bölgesinde Yunanistanlı gazetecilerin ekipmanını kırdı
(HA)