* Fotoğraf: Murat Kula - Ankara / AA
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, parti genel merkezinde düzenlenen AKP Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda konuştu.
Erdoğan yine Gezi direnişine değindi:
“Son 8 yıldır ülkemizle birlikte partimizin ve şahsımızın da yaşadığı kesintisiz saldırı sürecinden, milletimizden aldığımız güç ve destek sayesinde dimdik çıkmayı başardık. Hatırlarsanız, fitili ilk Gezi olaylarıyla ateşlediler. Batılı medya kuruluşlarının gece gündüz canlı yayın yaptığı, ayaküstü bin yalanın aynı anda söylendiği olayları hatırlıyorsunuz değil mi?
“Güya 'ağaç' diyerek, güya 'çevre' diyerek yola çıktılar, sonra işi ülkemizin tüm kalkınma projelerinin durdurulması, istiklalini ve istikbalini temsil eden milli politikalarından vazgeçilmesi talebine kadar götürdüler.”
“Gezi’deki amaç neyse ekonomiye saldırılardaki amaç o”
“Şehitler tepesi boş değil, toprağını kahramanlar bekliyor. Ve bir bayrak dalgalanmak için rüzgar bekliyor” dizelerini söyleyen Erdoğan’ın konuşmasından satırbaşları şöyle:
“Terör örgütlerini kullanarak kan dökmek suretiyle Türkiye'yi rayından çıkartmayı başaramayanlar, bu defa daha sinsi yol ve yöntemlere yöneldiler. Yeni hedef ekonomimizdi.
“Gece yarısı operasyonlarıyla döviz kurunu harekete geçirerek kur üzerinden faizleri ve enflasyonu yükselterek, ülkemizi ekonomik krizlerin altında ezmek için defalarca atağa kalktılar.
“Biz, yurt dışındaki altınlarımızın tamamını ülkemize getirmek ve döviz rezervlerimizi güçlendirmek suretiyle bu saldırılara karşı hazırlığımızı önceden yapmıştık.
“Aldığımız ilave tedbirler, kurduğumuz dengeleyici mekanizmalar ve uyguladığımız güçlü ekonomi politikası sayesinde hamdolsun bu süreci de en az hasarla atlattık.
“Elbette sıkıntılar yaşadık, yaşıyoruz ama hedeflenen sonuçlarla bu sıkıntılar arasında dağlar kadar fark vardır.
“Gezi olaylarındaki amaç neyse ekonomimize yönelik saldırılardaki amaç da odur. Çukur eylemlerindeki niyet neyse kur, faiz, enflasyon üçgeni üzerinden kurulan oyun da aynıdır. 15 Temmuz darbe girişiminin gerisindeki sinsi gayeyle ekonomimizi krize sokma planlarındaki hedef aynıdır.
“Biz de diğer saldırılara ve tuzaklara hangi karşılığı vermişsek ekonomide de aynı mukabeleyi ortaya koyduk. Salgın dönemi, bize bu tuzakları kuranların, aslında ne kadar kırılgan ekonomik, siyasi, sosyal bir yapıya sahip olduklarını açıkça göstermiştir.”
2023 seçimi: “Başarmak dışında alternatifimiz yok”
“Dünyanın siyasi, diplomatik, ekonomik ve askeri olarak en güçlü ülkeleri arasına girmek için önümüzdeki 2023 virajını kazasız, belasız dönmemiz gerekiyor. Bu bakımdan 2023 seçimleri çok önemli hale gelmiştir.
“Nitekim karşımızdakiler de bu durumun farkındalar ve tüm güçleriyle 2023 için hazırlanıyorlar. Bunca zamandır Türkiye'ye diz çöktürememenin öfkesi içinde olanlar, önümüzdeki seçimlerle ilgili niyetlerini gizleme gereği dahi duymuyorlar.
“Terör örgütlerinden asırlık acılara, ekonomik tetikçilikten gizli ambargolara kadar her konuyu kullananlar, seçimler için muhalefete de açık çek vermiş gözüküyorlar.
“Muhalefetin giderek pervasızlaşan, çirkinleşen, özellikle arsızlaşan, buram buram kin ve nefret kokan üslubu, aslında 2023 ile ilgili telaşlarını da ele veriyor.
“Milletimizin geçmişini çok iyi bildiği için ülke yönetiminden ısrarla uzak tuttuğu bu faşist zihniyet, bu karanlık projenin sözcülüğüne soyunmuştur.
“2023 seçimleri de bu büyük medeniyet ve tarih mücadelesinin çağımızdaki zirvesinden önceki son durağıdır. Seçimlere kadar önümüzde yaklaşık 2 yıllık bir vakit var. Sizlerden bu vaktin her gününü, her anını en verimli, en etkili, en dolu şekilde değerlendirmenizi istiyorum.
“Milletimize ve özellikle de gelecek nesillere yoğun bir vebalin altındayız. Burada hassasiyetimiz çok önemli. Çalışmak, daha çok çalışmak ve sonunda başarmak dışında bir alternatifimiz yoktur.” (AS)