* Fotoğraf: Aytaç Ünal - Ankara / AA
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmasında CHP’den bahsetti.
Erken seçim talepleriyle ilgili de “Haziran 2023, Türkiye'nin seçim takvimidir. Cumhur İttifakı olarak kararımız budur” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı konuşmasından satırbaşları şöyle:
CHP’ye “müsilaj” benzetmesi
“Dışarıdan ve içeriden bir takım sözler aldığı anlaşılan CHP, giderek daha pervasız, yıkıcı ve ahlaksız bir şekilde bizi hedef alıyor, buna benzer bir görüntü vererek ülkenin demokrasisine, ekonomisine, geleceğine kast etmektedir.
“Siyasette de yerli ve milli her adımı yok etmeye çalışan, siyaseti kirleten bir müsilajla karşı karşıyayız. CHP'nin başını çektiği bu siyasi müsilaj, her türlü iftirayı, yalanı, küresel boyutu da olan büyük bir sosyal medya ağı ile milletimizin üzerine yağmur gibi yağdırmaktadır.”
“Bunun adı yalan terörüdür”
“Burada sehven, yanlış bilgi verme değil, kasıtlı ve bilinçli bir iftira, yalan, çarpıtma hali hatta stratejisi yürütülmektedir. Böyle değilse durum daha vahim demektir. Ortada klinik bir vaka söz konusudur.
“Başındaki zat başta olmak üzere, CHP şürekasına kimsenin inandığı yok. Onlar da kimseye inanmadıkları ruh haline sürüklenmişlerdir. Türkiye, CHP zihniyetinin yalan ve iftira zulmüne maruz kalmaktadır, bunun adı da yalan terörüdür.
“Bunlara göre Cumhurbaşkanından başlayarak, milletvekillerinden, bürokratlarına kadar herkes, esnafından, çiftçisinden, gençlerine kadar herkes vatanına ihanet etmektedir. Herkes yolsuzluk yapmaktadır, hırsızdır, uyuşturucu kaçakçısıdır, soyguncudur, satılmıştır, yanlıştır, kötüdür.”
“CHP Genel Başkanı psikiyatrinin konusu”
“Ülkesini aklına gelen her türlü aşağılık sıfatla itham edecek, her tarafı suç kaynayan bir yer olarak gösterecek kadar kendini kaybetmiş bir ruh hali ile karşı karşıyayız. Bizim bunca yalanı, ithamı büyük bir keyifle, kendinden emin bir edayla ardı ardına sıralayan siyasetçi sıfatlı bu ruh hastasına ayıracak tek saniyemiz yoktur.
“CHP Genel Başkanı artık siyasetin değil, psikiyatrinin konusudur. Hakikatle bağını bu derece koparmış bir insana doktorlar teşhis koyacaktır, bize düşen 'Allah şifa versin' demektir.”
Sosyal medyaya sınırlama
“Yalan ve iftira meselesinde tek sorun CHP'nin başındaki zat olsa mazurdur der geçeriz. Ama bu mesela medyada ve sosyal medyada giderek büyüyen bir sorun halini almıştır. Sosyal medyanın en önemli yayılma mecrası olduğu bu sorun ülkemizle sınırlı değil.
“Gelişmiş ülkelerin hayata geçirmeye başladıkları bu hukuki adımların benzerlerini bizim de gündemimize almamız gerekiyor acilen.”
“Zorlamada, tacizde bulunmadık”
“Biz ülkeyi 19 yıldır 'insanı yaşat ki devlet yaşasın' anlayışıyla yönetirken, kimseye kökeni, inancı, meşrebi sebebiyle en küçük sınırlama getirmedik.
“Zorlamada, tacizde bulunmadık. Kendi hayal dünyalarında iktidar serabı görenler ise şimdiden yatırımcısından, polisine, askerine, bankacısına herkesi tehdit etmeye başladı.”
“Biz, bizden önceki borçları ödemedik mi?”
“Ne diyorlar, 'kredi verecek olursanız bunları ödemeyiz.' Deutsche Bank’a tehdit sallıyorlar. Bunlar, daha şimdiden devlet nedir, devlet yönetmek nedir bunlardan haberleri bile yok. Uluslararası tahkim mekanizması var. Bundan da haberleri yok.
“Biz iktidar olduk, bizden önceki borçları ödemedik mi? Ödedik, ödüyoruz. Devlet budur da o yüzden, ama bunlar devlet değil, zillet. Bunlar böyle bir şeye talip. Hayal bile değil, bunların iktidar olma süreci.” (AS)