* Fotoğraf: Murat Çetinmühürdar / Cumhurbaşkanlığı-AA
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in davetlisi olarak gittiği Moskova ziyaretinden dönerken uçakta gazetecilere gündeme dair açıklamalarda bulundu.
Erdoğan, kadın cinayetleriyle ilgili de “Benim gönlüm açık ve net söylüyorum idamdan yanadır. Ben şahsen parlamento bu işi müzakere eder, tartışır, kararını verirse kesinlikle onaylarım. Vicdanımın sesine de bu noktada inanıyorum” dedi.
“Bunları nasıl olur da hala o makamlarda tutarız”
Üç büyükşehire kayyum atanmasıyla ilgili soruları da cevaplayan Erdoğan, güvenlik soruşturmalarına dair açıklama yaptı ve başka belediye başkanlarıyla ilgili de dosyaların olduğunu, Meclis açıldığında bu dosyaların da inceleneceğini söyledi:
“Malum; üç tane teröre bulaşmış belediye başkanını idari bir kararla görevden aldık. Niye aldık? Çünkü bunlar, fakir fukaranın garip gurebanın alın terini, vatandaşımıza hizmet üretsinler diye belediyelere dağıtılan vergileri illeri için harcamak yerine bakıyorsunuz Kandil'e gönderiyor. Kandil'de bunlar kurşun oluyor. Bunlar tespitli. Biz bunları nasıl olur da hala o makamlarda tutarız.
“Bir başka önemli nokta daha var. Bu çok daha da ileri. Mesela diyorlar ki -diyen de CHP- 'madem bunlar terör suçlusuydu, o zaman bunları niye aday yaptınız?' Bu kadar büyük cehalet olmaz. Belirlenen süreler içerisinde eğer hakikaten bunların aday olmasına mani bir suç varsa ve bu ilçe ya da il seçim kuruluna gelmişse veya Yüksek Seçim Kurulu'na gönderilmişse ona müdahale imkanı doğar. Eğer bu oraya gitmemişse müdahale imkanı doğmaz.”
“Bu işin önünü çok daha rahat kesebiliriz”
“Fakat şimdi, mesela Adalet Bakanıma da söyledim, yeni dönemde biz bir çalışma yapmalıyız ve bu çalışmayla birlikte de bu işin önünü çok daha rahat kesebiliriz. Nedir o? Ta beldeden, ilçe ve ile kadar seçim öncesi yapılacak olan ve adayların hakikaten herhangi bir suçu olup olmadığının, adaylığına mani hal olup olmadığının daha önceden soruşturulması, bitirilmesi lazım.
“Mardin Belediye Başkanı çok enteresandır. Neymiş, hastaymış. Hasta olduğu için adli kontrolle cezaevinden bırakıldı. Bu kişi neydi? Mahkum değildi ama tutukluydu. Adli kontrolle serbest bırakıldığı halde Ankara-İstanbul yolunda ana muhalefetin başıyla beraber yürüyüş yaptı. Hasta hasta! Kusura bakmasınlar bunları da göz göre göre yutamayız.”
“Şu anda belediye başkanı olanların dosyaları çıkacak”
“Diyarbakır aynı. Van aynı. Bunların dışında göreceksiniz, inşallah Meclis açıldığı andan itibaren bu noktada önümüzde birçok dosyalar var. Bu dosyaların hepsi masaya yatacak. Ondan sonra da Meclis gereken kararını verecektir.
“Siz zannediyor musunuz şu anda belediye başkanı olanların birçoğu hakkında herhangi bir soruşturma, kovuşturma veyahut mahkeme dosyaları çıkmayacak. Çıkacak. Bunlar bizim duygusal olarak vereceğimiz kararlar değil. Yargı verecek kararları. Yargı ne karar verirse verecektir.”
“En acil konu İdlib’te operasyonların durdurulması”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile olan görüşmesine ve dış politikaya dair soruları da özetle şöyle yanıtladı:
“İkili ilişkilerimizi, Suriye ve Libya başta olmak üzere bölgesel konuları ele alma fırsatı bulduk. Ticaret, turizm ve S-400 bu konuların başında geliyor. Suriye'de siyasi çözüm için çalışmalarımız devam ediyor. Bu çerçevede Anayasa Komitesi'nin kurulması ve çalışmalarına hemen başlaması önem arz ediyor.
“Burada en acil konu İdlib Mutabakatı'nın uygulanması ve devam eden operasyonların durdurulmasıdır. Bu bölgede yeni bir insani krizin yaşanmasını istemiyoruz.
“12 gözlem noktamız İdlib'de çok önemli bir vazife icra ediyor. Görevlerine aynı şekilde devam edecekler. 16 Eylül'de Ankara'da yapacağımız Üçlü Zirve'de bu konuları da Sayın Putin ve Sayın Ruhani ile ele alacağız.”
ABD ile güvenli bölge mutabakatı
Fırat'ın doğusunun PYD-YPG'den temizlenmesi için de önemli adımlar atıyoruz. Güvenli bölge kurulması için ABD ile vardığımız mutabakat bu yönde atılmış doğru bir adımdır. Bu çerçevede ortak harekat merkezi kuruldu ve ortak devriyeler yakında başlayacak.
“Burada iki hususun altını çizmek isterim. Birincisi Münbiç'tekine benzer bir oyalamaya asla müsaade edemeyiz. Süreç hızlı ilerlemelidir. İkincisi Fırat'ın doğusunun PKK-YPG-PYD için korunaklı bir bölge haline gelmesine izin vermeyiz. Burada bir terör koridoruna izin vermedik. Bundan sonra da adımlarımızı buna göre atacağız.
“ABD, DEAŞ ile mücadele gerekçesiyle terör örgütü PYD-YPG ile kurduğu ilişkisine son vermeli, bu örgüte meşruiyet kazandıracak ve alan açacak adımlardan kaçınmalıdır.”
“Niye olmasın? Boşuna gelmedik buraya”
“Biz hiçbir zaman kendi bağımsızlık mücadelemizi birilerinin dudaklarının arasına bırakamayız. Bu bağımsızlık mücadelemiz için uçak olsun, çeşitli savunma sistemleri olsun, helikopter olsun, bugüne kadar biz bunların teminini yaptık.
“Biz şu anda beklemedeyiz. Nihai kararlarını bekliyoruz. Zannediyorum birkaç gün içerisinde Sayın Trump ile bir telefon görüşmemiz olacak. Bunları tekrar gündeme getireceğiz. Kendileriyle bunu konuşacağız. Onların nihai kararını da öğrendikten sonra adımlarımızı atacağız.
“Yani biz şu endişeyi taşımıyoruz; 'Acaba bu olmazsa ne olur?' diye bir şey yok. Her şey olur. Temin edebileceğimiz pazarlar çok.”
Erdoğan, bir gazetecinin “Su-35 ve Su-57 uçakları da alternatifler arasında mı?” sorusunu da “Niye olmasın? Boşuna gelmedik buraya” diye cevapladı.
Erdoğan, kara birliklerinin Suriye sınırından geçmeye hazır olup olmadığı sorusuna da “Şimdi hepsi sınırda. Bütün personel, zırhlı taşıyıcılarımız hepsi sınırda. Yani her an her şeyi yapabilecek durumdayız. Bizim için orada bir sıkıntı yok” yanıtını verdi. (AS)
Haberi NTV ve Hürriyet’ten derledik.