Haberin İngilizcesi için tıklayın
Halkların Demokratik Partisi (HDP) önceki dönem eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ hakkında “Cumhurbaşkanına hakaret” iddiasıyla açılan davanın karar duruşması bugün Van 7. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görüldü.
Mahkeme Yüksekdağ'a "Cumhurbaşkanına hakaret" iddiasıyla 1740 TL para cezası verdi.
Yüksekdağ, SEGBİS ile bağlanarak şunları söyledi:
"Siyasetçi olarak kimilerinin hoşuna gitmeyecek sözler söyleyebilirim"
“Şu ana kadar görülmeyen şekilde katıldığım duruşmalarda SEGBİS sisteminde sürekli ses problemi çıkıyor. Bu durumun bana has mı yoksa teknik bir sorun mu olduğu konusunda şüphe duyuyorum.
“Ben bir siyasetçiyim ve bazen sert, bazen kimilerinin hoşuna gitmeyecek sözler sarf edebilirim, çünkü bu benim işim. Ben siyasetçi olarak sert eleştiriler de yapabilirim. Bunun suç olmaması gerekiyor.
“Bu yöntem tarih boyunca denendi, başarısız oldu”
"Cumhurbaşkanına hakaret iddiasıyla yargılandığım dava bir yargılama değil, iktidarın ömrünü daha çok uzatmak için bize yönelik geliştirdikleri bir siyaset tarzıdır.
“Bu halk iradesine darbedir. Biz bu darbeyi savurduğumuz için şuan buradayız. Bizim içeride olmamız bir fikri ve düşünceyi cezalandırmadır.
“Bir hakikat, bir fikir yıllarca cezaevine atılarak cezalandırılamaz. Bu yöntem tarih boyunca defalarca kez denendi ama asla başarıya ulaşamadı.
“Tüm bunlara rağmen halk yine partisinin arkasında duruyorsa bu gerçek asla kaybedilemez ve cezalandırılamaz. Çünkü biz sırtımızı halkımıza dayadık. Bu ve buna benzer iktidarlar daha önce de 'Bunlar güçlerini nereden alıyor?’, 'Neden bu kadar cesaretli davranıyorlar' diyorlardı. Tüm bunlara söylüyoruz ki, biz cesaretimizi halkımızdan, halkımızın iradesinden alıyoruz.
“Bu ülkede Erdoğan'dan büyük halk var”
“Erdoğan cumhurbaşkanıdır ama aynı zamanda bir partinin lideridir. Bu parti lideri bize karşı hasmane bir tutum sergiliyor. Yani biz siyasetçiler ne söylersek söyleyeyim, bizim tüm sözlerimiz cumhurbaşkanına hakaret olarak sergilenebilir. Bu davalarla 'bize konuşmayın', 'sesiniz çıkmasın' diyorlar ama biz asla susmadık, susmayacağız.
“Bugün Tayyip Erdoğan tüm gücünü bu ülkenin mazlum halkına karşı kullanıyor. Bunu söylemeyelim mi? Türkiye halkları bir korku ordusuna mı dönüşsün? Biz buna izin mi verelim?
“Asla böyle bir durum olmayacaktır. Direneceğiz. Biz zalimin karşısında direneceğiz. Biz direnmezsek onlar kazanır. Halkımız ve biz direniyoruz ve onlar kaybedecek. Bu ülkede Erdoğan'dan büyük halk var.
“Biz zulüm ordularına karşı sırtımızı bu halka dayadık. Saraylar bir gün mutlaka çöker ve orada bu hükmü sürenler bu enkazın altında kalır.
“Biz asla yenilmeyeceğiz. Cesaretle, dirençle zulmedenlere karşı direneceğiz. Halkımız bunu çok iyi bilsin ki çok büyük kazanacağız ve onlar da tarih önünde hesap verecekler.” (EKN)