Vali Ala, Organize Sanayi Bölgesinde talep edenlere ücretsiz arsa tahsis edileceğini açıkladı. Geri kalmış bölgelerde, insanlar, bazen iki avuç pirinç, bazen bir baş soğan, bazen birkaç patates ve bol, bol da şan şeref ve kahramanlıkla idare ederler.

Ekonomisi geri kalmış bölgelerde, insanlar, bazen iki avuç pirinç, bazen bir baş soğan, bazen birkaç patates ve bol, bol da şan şeref ve kahramanlıkla idare ederler.

Baba Arthur Kürkçüyan Diyarbekirli bir Ermeni. 1930lu yıllarda Şam, Suriye üzeri Fransaya varır. Yıllar sonra kızı Ursulaya kendisinin artık yaşlandığını ama Ursulanın mutlaka o şehri, kendi şehrini görmesi gerektiğini anlata durur.

Gündelik hayatta tümünün farklı işleri olan, öğretmen, marangoz, otomobil tamircisi gibi mesleklerden Rus müzik sanatçıları Diyarbakırlılara Hint müziğinin seçkin örneklerini sundular, Kürtlere Hint müziği ile uzak doğu felsefesinin esintilerini taşıdı.

Diyarbakır Valiliği ve Büyükşehir Belediye Başkanlığının projesi kapsamında ÇEKÜLün yürüttüğü Diyarbakır Surları Koruma Projesi Cumartesi günü görücüye çıkıyor. Törene Cumhurbaşkanı Sezer, Başbakan Erdoğan ve Kültür Bakanı Mumcu da davetli.

Felat Cemiloğlunu Diyarbakırlılar ve de Kürtler tanırdı da, Türkiye kamuoyu Hasan Cemalin Kürtler kitabıyla tanımıştı. Özverili, fedakar, kin gütmezdi. TRTnin Kürtçe yayına geçmesini de, bilboardlardaki Kürtçe afişleri de göremeden öte dünyaya göçtü...

İşte sizlere üç tarih. Üçü de şehrin varoluşu ve geçmişi ile ilgili. Arzu edilirse üçü de farklı gerekçelerle kutlama programına alınabilir. Biri şehrin kuruluşu, ikincisi şehrin antik isminin konuluşu, sonuncusu da Surların şu anki halinin tarihine ait.

Yaşadığı coğrafyanın bölge aydınına yükledikleri, Abdullah Kaya gibilerde yarattığı ağır sorumluluklar ve de acımasız koşullar, ilk ürününün, Hevrîz Ağacının, ancak 45li yaşlarında okurla buluşmasına yol açmış.

Yanında adeta bir Başbakan rahatlığında duran Liceye bağlı Xweylin-Tuzla köyü muhtarına Verheugen soruyordu. Avrupa Birliğini neden istiyorsunuz. Muhtarının yanıtı tek kelimelikti ve her şeyi açıklamaya yetiyordu: Avrupa Birliği faydalidır!

Bir oyun oynandı Diyarbakırda, çevre il ve ilçelerde. Diyarbekir Hikâyeleriydi o oyun. İzleyiciyle paylaşılanlar, yaşanmış ve şehre dair yaşamların sadece bir bölümüydü.

Cumhur Kılıççığlu bir şehir adamı. Yüreği Siirt için atanlardan. Şehrinin ve doğrularının delisi demek belki de daha doğru.Matbaasında, 40 küsur yıldır dur durak bilmeden mücadele diyor.

Kentli hakkını, kentin atanmış yöneticilerine karşı savunmaya, gündeme getirmeye çalışan seçilmiş bir kent yöneticisinin, geçmiş dönemin travma kadrolarınca medyanın bir bölümünü de arkalarına alınarak infazcılığa soyunulmasına tanıklık ürküntü vericiydi.

Diyarbakırlının geçmişinde, dünyasında hep soluk aldığı mekânlar olarak bilinen ve belleklerde de öylece yer alan Hevsel bahçeleri Temmuz sonu Ağustos başı sıcağında şehirlinin soluğunu tıkadı. Bir fotoğraf karesiydi Hevsel adına tarihe not düşen.

Şöyle bir geriye dönüp baktığımızda bu kadar kısa zaman dilimi içinde Galeria sinemalarının ve işletmecisi Mehmet Çetintaşın ne kadar da dolu ve de yoğun işler çıkardığının canlı tanığı, kent kamuoyu. Galeria Sinemaları bugünlerde kapalı...

Öyle görünüyor ki, demokratikleşmede Avrupa Birliğine adaylık, üyelik süreci ve Avrupanın bizatihi kendisi nasıl yön veriyorsa; kültürel ve tarihi miras konusunda da UNESCO bizlere yön verecek gibi.

Diyarbakırın bilboardlarını iki dilde afişler süslüyor bugünlerde. Baro, malı, mülkü, maaşı, işi, sosyal güvencesi olmayan bilcümle adalet arayanları, Adli Yardım Bürosuna çağırıyor. Siz, siz olun; Adalet neme lazım demeyin...

Onları güzel kokulu iki iğde ağacının gölgesindeki bankta yan yana oturmuş halde, olanca kısık sesleriyle konuşurken gördüm. Gördüm de görmezlikten geldim. Genç kız boylu, posluca endazesi de yerindeydi. Erkekse ince yapılı, şık esmer bir delikanlı...

Sur Belediyesi Türkçe, İngilizce ve Kürtçe tanıtım rehberleri bastırmış. Bu günlerde tanıtım rehberine bir tamamlayıcılık da Diyarbakırda yayın yapan yerel Gün TVden geldi. İlk Kürtçe reklam yayınlandı. Kürtçe-Türkçe Sözlüğün reklamı..

Mesela çocuktuk, her evin bir yılanı olur derlerdi bu şehri kadimde ve ev halkına karışmazdı o yılanlar. Bizler mi toplum olarak biraz acımasızlaştık. Yoksa yılanlar, akrepler mi uyumsuzlaştı!

5 Haziran çevre gününden bu yana şehrin hemen her yerinde Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinin bir bez afişi En iyi temizlik, kirletmemektir. Bilboardlarda ise bu afişe adeta yanıt, hem de anlı, şanlı OMOdan. Kirlenmek güzeldir.