TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu’nda sokakta yaşayan hayvanlara ‘ötanazi’ yapılmasını öngören “Hayvanları Koruma Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi görüşülmeye devam ediyor.
Hayvan hakları savunucuları ise ‘Ölüm yasası’ olarak nitelendirilen teklife karşı Meclis’te ve sokakta yasaya karşı mücadelelerini sürdürüyor.
Yirmi yıldır kendi mahallesinde sokakta yaşayan hayvanları besleyen, bakım ve kısırlaştırmalarını yapan Yerel Koruma Görevlisi Senem Selimi de ‘ölüm yasasına’ karşı çıkarak çözümleri sıraladı.
“Kısırlaştır, yaşat, yerinde bak” diyen Selimi, “Her belediye kendine ayrılan bütçeyle, kendi rehabilitasyon merkezlerinde bakımlarını, aşılamalarını ve kısırlaştırmalarını yapsaydı bugün buraya gelmeyecektik” diye ekliyor.
Yetkililerin ilgilenmesi gereken konunun hayvan üretimi olduğunu vurgulayan Selimi, sorunu şu sözlerle anlattı:
“Kafeslerde zavallı hayvanlar tutulup artık üremeyecek duruma gelene kadar sürekli yavru alınıyor. Hayvan kemik erimesi yaşayıp artık üreyemeyecek duruma gelene kadar bu durum devam ediyor. Çocuk veremeyecek duruma geldiğinde ise besleme bölgesine artıyor. Bazısı onu bile yapmıyor ormana atıyor.”
20 yıldır sokağa atılan birçok hayvanla karşılaştığını söyleyen Selimi, “Kedileri doğurtuyor, kutulara koyarak sokağa atıyorlar. O sokağa bıraktıkları yavrular sokakta yaşayamaz. Aşısı yok, bakımı yapılması lazım. Yavrular sokakta en fazla 1 ay yaşayabilir” dedi.
Selim, sokakta yaşayan hayvanların maruz kaldıkları şiddet yüzünden travmaya uğradığını söyleyerek şöyle devam etti:
“Rehabilitasyon merkezleri aç. Barınaklara hayvanları tıkıp, birbirleri öldürecek hale getirme. Bu işin uzmanlarıyla o hayvanların travmasını geçirmeye çalış. Bir köpek saldırdı diye tüm sokakta yaşayan köpekleri öldürmeye kalkarsan bu kesinlikle çözüm değil”
(AD)