Diyarbakır'da DEDAŞ'ın elektriğini kestiği DİSKİ'ye ait arıtma tesisiyle ilgili mahkemeden yürütmeyi durdurma kararı geldi.
Diyarbakır Belediyesi kararın yürütmesinin durdurulması için suç duyurusunda bulunmuştu.
Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş'nin (DEDAŞ), Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü'ne (DİSKİ) tesislerin elektriğini kesmesinin ardından iki kurum arasında gerginlik yaşandı.
DEDAŞ Genel Müdürlüğü kent merkezi ve altı ilçede DİSKİ'ye ait İçme Suyu Arıtma Tesisi, Atık Su Arıtma Tesisi, Pompa İstasyonu gibi pek çok tesiste elektrik kesintisi yaptı.
Bugün de DİSKİ ekiplerince DEDAŞ hizmet binasının önündeki yol kanalizasyon çalışması için iş makineleriyla kazıldı.
Borcu yok, ihtilaflı aboneler var
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanları Gültan Kışanak, Fırat Anlı ve DİSKİ Genel Müdürü Yaşar Sarı konuyla ilgili bir basın açıklaması yaptı.
Kışanak, iki gündür yaşanan kesintiler nedeniyle yurttaşların mağdur edildiğini 1.5 milyonluk kentin susuz bırakılmasının provokasyon olduğunu belirtti.
"Biz DEDAŞ'a 2014 yılında 28 milyon ödeme yapmışız. Sorun geçmişte birikmiş borçlardır. 2014 yılının Şubat ayında DEDAŞ Genel Müdürlüğü ile DİSKİ Genel Müdürlüğü arasında imzalanan protokolde geçmişe dair ödemelerle ilgili aboneler sayılmış onların ödemeleri bir takvime bağlanmış ve o ödemelerin tamamı yapılmıştır.
"İhtilaflı 45 abonenin durumu vardır. Anlaşmaya varılamayan abonelerle ilgili ise, tartışmalar bitinceye kadar ödeme yapılmayacağı yönünde anlaşmaya varılmıştır. Protokolünün altında bizzat DEDAŞ Genel Müdürü'nün imzası vardır.
Atık su tesisi çalışmazsa Dicle'yi kurtaramayız
"Buna rağmen DİSKİ abonelerinin elektriğini kesmiştir. Örneğin Atık Su Arıtma Tesisi'nin ne özelleştirme öncesi ne de özelleştirme sonrası bir kuruş borcu yokken tesisin elektriğini kesmiştir. DEDAŞ'ın yaptığı bu kesinti kentte yaşayan insanların sağlığına kast etmektir. Atık su tesisi 2 saat çalışmaz ise Dicle Nehri'ni kimse kurtaramaz. Bir borç varsa bile, ki yoktur, çok net söylüyoruz, eğer borcu varsa bile hiçbir alacak, halkın sağlığından daha önemli değildir. "
Alacakla ilgili değil, siyasi
DEDAŞ'ın mahkemeye yoluna gitmediğini belirten Kışanak, "Bunun alacakla, DİSKİ'nin çalışmalarıyla hiçbir alakası yoktur. Bu konu siyaset kokuyor. Arkasında ne varsa, kim varsa, ne yapmak istiyorsa bulup ortaya çıkarmak da hükümetin görevidir. Yoksa 1,5 milyonluk bir şehri ilçeleriyle birlikte susuz bırakmaya gayret etmek, atık suyunun temizlenmeden çevreye, doğaya bırakmaya mahkum etmek kolay verilecek bir karar değildir. Çok açıktır, tamamen hukuksuz, kanunsuz, çetevari bir uygulamadır" dedi.
Kışanak, DEDAŞ önündeki kazıyla ilgili de "Eğer onlar, bu şehre su veren ana pompa istasyonunun trafosunun sökmeye cesaret edecek kadar pervasızlarsa ben de giderim onların kaçak sularını mühürletirim. Kaçak kanalizasyonlarının önünde kazı yapar, kapatırım" dedi.
DEDAŞ, kesintiler ile ilgili yaptığı yazılı açıklamada kesintilerin şirket için yaşamsal, ticari zorunluluktan kaynaklandığı bildirildi. DEDAŞ 1 Haziran 2013'te özelleştirilmişti.
DİSKİ ekipleri DEDAŞ Genel Müdürü Karagüzel'in evindeki su kayıp kaçak kontrolü için söktü. Sökülen su sayacının yerini mühürleyen ekipler, DİSKİ'de incelemesi yapılan su sayacını yeniden taktı. (NV)