Haberin İngilizcesi / Kürtçesi için tıklayın
18 Kasım, Cumartesi günü, IPS İletişim Vakfı olarak KAOS GL desteğiyle sürdürdüğümüz “Toplumsal Cinsiyet Odaklı Habercilik” projesinin Mardin atölyesini yapamadık.
Atölye için hazırlanırken 9 Kasım günü 18.47’de Mardin Life gazetesi web sitesinde İLKHA ajansı kaynaklı “Halkın tepkisine neden olan ‘eşcinsellik programı’ tekrar gündemde” başlıklı bir haber okuduk. İLKHA Haber Ajansı'nın aynı başlıklı haberi 17.59'da servise koymuş.
Haber üç yıl önce “halkın tepkisi”nin yaptırmadığı bir paneli hatırlatıyor, “ısrarla neden Mardin'de ‘eşcinselliğin’ merkezde olduğu bir program yapıldığını" soruyordu.
LGBTİ haberleri
Yaşananın anlamdırılmasında hangi ortamda yaşandığı önemli. Dolayısıyla Kasım ayıyla sınırlı bir medya taramasını ve konumuzla bağlantılı gelişmeleri tekraren paylaşacağım.
Medya Takip Merkezi'nin “LGBTİ” anahtar sözcüğüyle taradığı haber sayılarına bakalım. Yazılı basında 1-9 Kasım’da 13; 10-19 Kasım’da 54 haber; elektronik medyada 1-9 Kasım’da 97, 10-19 Kasım’da da 233 haber yer almış.
İlk dönemdeki haberler Hollywood’daki cinsel taciz iddiaları, kabuller/itiraflarla LGBTİ hak talepleri ve ihlalleriyle ilgiliyken 10-19 günlerindeki haberlerin sayısı birkaç misli artıyor, içerik de farklılaşıyor.
Ses
Cumhurbaşkanı ve Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan 9 Kasım 2017 günü Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde 41. kez birararaya geldiği muhtarlara konuşurken şöyle diyordu:
“Ana muhalefet partisi sıfatını taşıyan bir parti milletimizden o kadar ayrıldı ki şu an CHP İlçe Belediyesi Mahalle Komiteleri'nde yapılacak seçimde 5'te bir oranında eşcinsel kotası koyuyor. Allah şaşırtmasın. Bir partide ölçü kalmayınca işte böyle nereye savrulacağı belli olmuyor. Bunlar böyle devam etsin.”
Bu konuşmanın yapıldığı gün Mardin atölyesiyle ilgili haber çıkması ve sonrasında yaşananlar ve farklılaşan LGBTİ haberleri ister istemez Erdoğan'ın konuşmasını hatırlatıyor.
Böylece haberler ilk döneme göre üç dört misli arttı, içeriklerde ağırlık hak ve ihlallerden aynı ya da benzer başlıklı tehdit, valileri göreve çağırma, yasak talepleri ve duyurularına kaydı.
Valilik'ten 2 yasak
16 Kasım’da, Ankara Valiliği, Alman LGBTİ Film Günleri’ni sosyal medyada #LGBTFilmGünleriİptalEdilsin ve #İstiklalimizeKaraLeke hashtagleriyle gerçekleştirilen nefret saldırıları üzerine yasakladı.
Alman LGBTİ Film Günleri’ni Almanya Büyükelçiliği, KuirFest ve Büyülü Fener Sinemaları işbirliğiyle 16-17 Kasım’da gerçekleşecekti.
Valilik bakın nasıl gerekçelendiriyor yasaklamayı:
“Söz konusu paylaşımlarla [295 tweet] halkın sosyal sınıf, ırk, din, mezhep ve bölge bakımından farklı özelliklere sahip bir kesimini, diğer bir kesimin aleyhine kin ve düşmanlığa alenen tahrik edeceği, bu nedenle kamu güvenliği açısından açık ve yakın tehlikenin ortaya çıkabileceği, ayrıca terör örgütlerinin karşıt görüşlü gruplara yönelik eylem arayışı içerisinde olduğu yönündeki istihbarî bilgiler göz önünde bulundurulduğunda, yapılmak istenen film gösterimi etkinliğinin, organizasyona katılacak olan grup ve şahıslara yönelik olarak birtakım toplumsal duyarlılıklar nedeniyle bazı kesimler tarafından tepki gösterilebileceği ve provokasyonlara neden olabileceği değerlendirilmektedir."
Bu gerekçelendirmeyle Alman LGBTİ Film Günleri arasında yakınlık aramayın. Ankara Valiliği bu yasaklamayla da yetinmedi, 19 Kasım’da “LGBTİ sivil toplum örgütleri tarafından gerçekleştirilen etkinlikleri”ni süresiz olarak yasakladı.
Valilik ikinci yasaklamada gerekçeleri çoğalttı: “Toplumsal hassasiyet ve duyarlılıklar”, “kin ve düşmanlığa alenen tahrik”, “genel sağlık ve ahlakın korunması” ve “başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması” iddialarını gösterdi.
Kasım 9-19 günlerinde Alman LGBTİ Film Günleri’yle ilgili hedef gösterici haberlerle, bütün LGBTİ bağlantılı etkinliklerin yasaklanması ve Toplumsal Cinsiyet Odaklı Habercilik Atölyesi’ne yönelik kampanya haberleri birbirine karıştı.
İzlemedeyiz
Bu süreçte bianet ve Kaos GL olarak durumu izlemeye aldık. Mardin ve çevre illerden konuştuğumuz gazeteci ve hukukçular Mardin merkezin sakinliği, dolayısıyla herhangi bir sorun olmayacağı üzerinde birbirlerinden bağımsız hemfikirdiler.
İktidar partisinden bir milletvekiliyle konuştuk, endişeye pek mahal olmadığını düşünüyordu. Yine de Mardin’den bir iki yerle görüşeceğini söyledi.
Bu sırada haberlerde tehdit dozu da giderek artıyordu. Milletvekili tekrar aramadı. Vali ile görüşmek için araya bir dost girdi, kişisel olarak tanıştıkları için valiyi aradı. Not bıraktı. Cevaben arayan soran olmadı.
51 haber
9-19 Kasım günlerinde 43 online, 8 yazılı basın haberi birbirinin aynı başlıklarla Mardin atölyesine dairdi. Besbelli ki, hedef gösteren, tehdit eden, kışkırtıcı ve yasaklama talep eden 51 haberi yetkililer/ sorumlular görmedi.
16 Kasım Perşembe günü atölyeyi yapmamaya karar verdik. Çünkü artık Mardin’de yapılacak gösteriden sözediliyor, “gerekirse ölüm” gibi sözler talaffuz ediliyordu.
Valiliğe bir yazıyla atölyeyi yapmayacağımızı, atölye için uygun ortam talebinde bulunduk. Aynı gün bianet’te atölyeyi yapamayacağımızı haberleştirdik.
Hakkımızda kampanya yapanlar için bu durumda başlık hazırdı: Geri adım attılar!
Mardin atölyesi
KAOS GL 23 yaşında, bianet 17 yaşında. Burada ne kadar iyi olduğumuzu, ne başarılı işler yaptığımızı tabiii ki anlatmayacağım. Sadece iki kurum olarak yıllardır habercilik atölyeleri yapageldiğimizi söylemekle yetineyim.
Mardin atölyesi KAOS GL desteğiyle sürdüğümüz proje kapsamındaki 11. atölyeydi. Öncesindeki 10 atölyeyi İstanbul, Mersin, Bursa, İzmir, Eskişehir, Trabzon, Diyarbakır, Akyaka/Muğla, Edirne ve Dersim’de yapmıştık. (Proje ve atölye haberleri için tıklayın )
Bu atölyelerde gazeteciler, iletişim öğrencileri, iletişim akademisyenleri, kadın ve LGBTİ alanlarında çalışan hak örgütleri üye ve yöneticileriyle birlikte olduk.
Yasaklamalar
Ankara’da Alman Film Günleri ve tüm LGBTİ etkinliklerinin yasaklanması ve bizim atölyenin yapılamaması bu on gün özelinde “sorunun” LGBTİ olduğunu söylüyor.
Son bir ayın yasaklamalarına bakıyorum.
Van Valiliği bir ay için kapalı ve açık toplantılarını izne bağladı, çadır kurma, oturma eylemi stant açmayı yasakladı. Edirne Valiliği Selahattin Demirtaş'ın tutuklu bulunduğu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nun 4 km yarı çaplı alanı içinde her türlü açıklama, yürüyüş, stant açma ve imza kampanyasını yasakladı.
Mersin Valiliği Nükleer Karşıtı Platform'un etkinliğini yasakladı. İstanbul Maltepe Kaymakamlığı Ekim Devrimi'nin 100. yıl etkinliğini sakıncalı buldu, yasakladı. Urfa Valiliği bir ay buyunca her türlü yürüyüş ve gösteriyi yasakladı.
Bitmez tükenmez sokağa çıkma yasaklarını burada sıramayacaksam da bugünkü son yasak kararını paylaşayım: Bugün, Diyarbakır Valiliği, Silvan ilçesinde operasyon düzenleneceğini, bu sabah saat 06.00 itibariyle sokağa çıkma yasağı ilan edildiğini açıkladı. İlçenin Çaldere mahallesi ve Kaso mezrasını kapsayan yasağın bitiş tarihi ise açıklanmadı.
Sessizlik
Son bir haber başlığı: Valilikler göreve, ahlaksızlığı durdurun! Gazete bu haberinde Alman LGBTİ Film Günleri'nin dokuz ilde gerçekleştirilmesi hazırlıkları yapıldığını duyuruyor, bu dokuz ilin valisini yasağa çağırıyor. Oysa, internette arama yaparsanız, sıraladığım yasaklarla ilgili "medya hassasiyeti", "vatandaş hassasiyeti" ürünler bulamazsınız.
"Toplumsal Cinsiyet Odaklı Habercilik" Projesi Mardin Atölyesini yapamaz hale getirilmemiz önemlidir. KAOS GL dolayımıyla kampanya açılması daha önemlidir. Devamla, Ankara Valiliği'nin Alman LGBTİ Film Günleri ve tüm LGBTİ etkinliklerini yasaklaması daha çok önemlidir.
Atölyeyi yapamadığımız gazetecilik örgütleri için konu olmadı. LGBTİ etkinlik yasağı da sadece LGBTİ örgütlerinin konusu muydu?
Neden?
Proje hakkında
"Toplumsal Cinsiyet Odaklı Habercilik Elkitabı ve Online Kütüphanesi Projesi" Avrupa Birliği Demokrasi ve İnsan Hakları İçin Avrupa Aracı (DİHAA) Fonu tarafından destekleniyor.
İki yıl sürecek olan projede, temel olarak ana akım var yerel medya içindeki baskın toplumsal cinsiyet önyargılı gazeteciliğin pratiklerinin ve söylemlerinin dönüştürülmesinin yolları ve araçlarını tartışmayı hedefleniyor. İlk yıl Türkiye'nin sekiz merkezinde yapılacak haber atölyelerinde kadın LGBTİ örgütlerinin temsilcileri ve gazetecilerle bir araya gelerek medyadaki eril habercilik pratiği, sorunları ve bu sorunlarla başa çıkma imkanlarıyla toplumsal cinsiyet odaklı habercilikten ne anlaşıldığı, nasıl yapılabileceği tartışılacak.
İkinci yıl bölgesel atölyeler ve yuvarlak masa toplantılarıyla devam edecek olan projede yapılan gazete ve televizyon haber taraması raporunun katkısıyla oluşturulmuş atölye içeriğinin tartışmaları sonucu ortaya çıkan kolektif çalışma ile toplumsal cinsiyet odaklı habercilik el kitabı ve online kütüphanesi oluşturulacak. Projede son olarak Toplumsal Cinsiyet Odaklı Habercilik Konferansı düzenlenecek. (NM)