Haberin Kürtçesi / İngilizcesi için tıklayın
Cemevine düzenlenen polis baskınında gözaltına alınarak tutuklanan Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Genel Merkez Yöneticisi, Halkın Hukuk Bürosu avukatı Barkın Timtik’in de aralarında 23 kişi tahliye edildi.
İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi'nde dün (16 Şubat) görülen 23'ü tutuklu, 25 sanıklı davada karar gece geç saatlerde açıklandı. Tutuklu sanıkların tamamı tahliye edildi.
"İşkence iddianamede geçmiyor"
Cumhuriyet’te yer alan habere göre duruşmaya Şakran Cezaevi'nden getirilen Timtik savunmasına Nazım Hikmet'in "Vatan Haini" şiirini okudu.
64 gündür tutuklu bulunan avukat Timtik, "Polisleriniz bana 'terörist avukatı ve vatan haini' dediler" ifadelerini kullandı. Timtik, gözaltı işlemi sırasında emniyet amirinin yüzünü yumrukladığını belirterek, "Bunların hiçbiri iddianamede geçmiyor. Yüzümde iz kalacak şekilde bilinçli olarak işkence yapıldı. Benim üzerimden avukatlara mesaj verilmek istendi. İşkence meşrulaştırmak isteniyor" dedi.
Timtik'i 400 üzerinde avukat temsil etti. İstanbul ve Ankara Barosu ile ABD kaynaklı Uluslararası Demokratik Avukatlar Derneği'nin gözlemci olarak katıldığı duruşmada CHP Milletvekili Mahmut Tanal ve yurtdışından da avukatlar yer aldı.
Ne olmuştu?
İstanbul, Esenyurt’taki Kuruçeşme Mahallesinde bulunan Kıraç Cemevi, 15 Aralık 2016’da yedi yemeği adlı taziye ve ibadet sırasında polis baskınına maruz kaldı, Cemevi içerisine biber gazı atıldı.
Gözaltına alınan 18 yaşından küçük altı çocuk serbest bırakılırken, yetişkinler dün adliyeye çıkarılana dek İstanbul Emniyet Müdürlüğünde gözaltında tutuldu.
26 kişi, ölen kişiyle ilgili “yasadışı örgüt üyeliği” iddiası olduğundan, taziyesine katılarak propaganda suçu işledikleri iddiasıyla, Terörle Mücadele Kanunu’nun 7/3. maddesi uyarınca 20 Aralık 2016’da saat 02.00 civarında tutuklandı.
25 kişi, İstanbul 1. ve 13. Sulh Ceza Mahkemelerindeki sorgularının ardından tutuklandı. Avukat Timtik, İstanbul 2. Sulh Ceza Mahkemesince tutuklandı.
Avukat Ebru Timtik, kardeşinin serbest bırakılması için Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi önünde nöbet tutmuştu.
Timtik "Beş gün işkence gördüm, şikayetçiyim"demiştiAvukat Timtik’in savcılık sorgusunda gözaltı sırasında yaşananları anlatması tutanağa şöyle yansımıştı: “Oğuz Meşe benim müvekkilimdi. Ölümü nedeniyle Alevi inancına göre Kıraç Cemevinde yedisi yapılacaktı. 15 Aralık saat 13.30 sıralarında cemevinin bahçesindeydim. Bu sırada minibüs ve arkasında akrep aracıyla gelen çok sayıda polis araçlardan inip cemevinin bahçesine girdi. “Polisler hızla cemevine yönelince kendilerine ‘Ben avukatım, amiriniz kim’ dedim, amirleriyle görüşmek istedim. Bu sırada amirleri olduğunu anladığım bir polis bana doğru gelerek doğrudan yüzümü avuçladı. ‘Alın bunu da diyerek omzundan itti. Ben bu sırada ‘Ben avukatım, beni alamazsınız’ demeye çalıştım. Zorla götürüp gözaltına aldılar. “Bana sonradan anlatıldığına göre cemevi de gaza boğularak insanlar gözaltına alınmış. Yaşanan her şey kamera kaydına alınmıştır, kamera kayıtlarının incelenmesini talep ediyorum.” “Gözaltına alınıp minibüse götürüldüm. Cemevinden çıkarılıp gözaltına alınan insanların da gözleri gazdan kızarmıştı. Minibüste küfür ettiler, silahlarının dipçiğiyle vurdular. Polisler, ‘Susacaksınız, sesinizi çıkarmayacaksınız, devlet biziz’ dediler. “İşkence yaptıklarını söylediğimde, ‘İşkenceyi birazdan göreceksiniz’ dediler. Bizi Kıraç karakolunun yan tarafındaki top sahasına götürdüler. İndirip top sahasına oturttular. Üzerimize gaz bombası, plastik mermi sıktılar. Gaz fişekleri sağ yanağıma, sağ bacağıma, göğsüme isabet etti. Yüzüme gelen fişek nedeniyle yanağım sararmış vaziyette. Bir kadın polis saçımdan tutarak beni yerde sürükledi. “Sonraki tüm gözaltı işlemlerinde de zor kullanıldı. Çevik kuvvet polislerinden biri başımı koltuğa koyup yumruk attı. Başka bir polis bana silah çekti. Hatta meslektaşları onu sakinleştirmek için aşağı indirdi. Gözaltındaki beş gün boyunca işkence gördüm, hakarete ve küfre maruz kaldım. Polislerden şikayetçiyim.” |