Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Seyit Aslan, İstanbul Saraçhane’de Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel’i ziyaret etti. Görüşmede, Türkiye’nin güncel ekonomik ve siyasal meseleleri ele alınırken, emekçilerin yaşadığı zorluklar ve artan baskı politikalarına karşı ortak mücadele vurgusu yapıldı.
İBB operasyonu: Gözaltı listesinde kimler var?
Aslan, milyonlarca emeklinin 14.500 TL gibi yetersiz bir maaşla hayatta kalmaya çalıştığını belirterek, hükümetin sunduğu ek ödemelerin çözüm olmaktan uzak olduğunu ifade etti. Öte yandan, iktidarın harcamalarına dikkat çeken Aslan, "Sarayın bir günlük harcaması 4.479 emekli maaşına denk geliyor" diyerek ekonomik adaletsizliğe tepki gösterdi.
Aslan, hükümetin ekonomik ve siyasal krizleri unutturmak için baskı politikalarını artırdığını, gece yarısı operasyonları ve gözaltılarla demokratik hakların engellenmeye çalışıldığını belirtti.
Demokratik toplum örgütlerine ve muhalefete yönelik operasyonlara da değinen Aslan, geçtiğimiz günlerde Halkların Demokratik Kongresi'ne (HDK) yapılan baskınlarda Eş Sözcü Selma Barbaros ve birçok siyasetçinin gözaltına alındığını hatırlattı.
Ayrıca, Antep’te Bir Teksen Genel Başkanı Mehmet Türkmen’in de benzer bir şekilde gözaltına alınmasının, iktidarın eleştiriye tahammülsüzlüğünün bir göstergesi olduğunu söyledi. Aslan, baskılara boyun eğmeyeceklerini ve emekçiler ile halkın demokratik haklarını savunmaya devam edeceklerini vurguladı.
"Cumhur İttifakı ne kadar meşruysa, Türkiye İttifakı veya Millet İttifakı da o kadar meşrudur"
EMEP Başkanı Seyit Aslan, Rûdaw İstanbul muhabiri Ömer Sönmez'in "İmamoğlu'nun ifade verdiği ikinci soruşturmanın suçlama konusu olan kent uzlaşısı kriminalize mi edilmeye çalışılıyor?" sorusuna şu yanıtı verdi:
“Erdoğan her zaman şunu söyledi: ‘Türkiye’yi koalisyonlardan kurtaracağız. Koalisyonlar, Türkiye’nin gelişmesinin önünde bir engel,’ diyordu. Ancak daha sonra, yapılan yasal değişikliklerle Cumhur İttifakı adı altında bir koalisyon kuruldu. Bugün baktığımızda, aslında Milliyetçi Hareket Partisi ile Adalet ve Kalkınma Partisi arasında bir koalisyon hükümeti vardır.
"Ancak kendi oluşturdukları bu ittifaka meşruiyet tanırken, başka partilerin ittifak yapmasını eleştirmek, bunu bir mağduriyet meselesi hâline getirmek kabul edilemez. Türkiye’de siyasi partilerin ittifak yapma, seçimlere birlikte girme ve ortak başvuru yapma hak ve özgürlükleri vardır. Cumhur İttifakı ne kadar meşruysa, Türkiye İttifakı veya Millet İttifakı da o kadar meşrudur. Bunu açıkça biliyoruz ve bu çifte standardı kabul etmek mümkün değildir.”
Babacan'dan Erdoğan'a: Gençleri provoke etme
Özel’den yandaş basına “penguen belgeseli” göndermeli boykot uyarısı
(EMK)