Ankara 5. Sulh Ceza Hakimliği, hakaretten tutuklanan avukat Umut Kılıç’la ilgili tutukluluğa itirazı reddetti. Hakim Yunus Süer, “tutuklama şartlarında bir değişiklik olmadığı ve kararın kaldırılmasını sağlayacak yeni bir delil ibraz edilmediğinden” tutukluluğun devamına karar verdi.
Afyon Barosu’na kayıtlı avukat Umut Kılıç, Adalet Bakanlığı’nda düzenlenen Adli Yargı Hakim ve Savcılık sınavı sırasında tartıştığı hakimlere “Siz zaten beni almayacaksınız. Neden boşuna yoruyorsunuz? Faşist Erdoğan’ın adamlarısınız” dediği gerekçesiyle 21 Nisan’da tutuklanarak Sincan Cezaevi’ne gönderildi.
Protesto edenlere de soruşturma
Meslektaşları, Umut Kılıç’ın tutuklanmasını protesto etti. Ankara Adliyesi’nde bir araya gelen avukatlar “Umut Kılıç yalnız değildir”, “Faşizme karşı omuz omuza” sloganları atarak, tutuklama kararı veren Ankara 4. Sulh Ceza Hâkimi’nin odasına yürüdü.
Hakimin mesai saatleri içinde odada bulunmaması nedeniyle avukatlar kapının önünde oturma eylemi yaptı. Hakimin odasının kapısına da “Recep Tayyip”, “Umut Kılıç yalnız değildir”, “Bizde faşiste faşist denir” sloganları yazıldı.
Bu yazılarla ilgili de avukatlar hakkında soruşturma başlatıldı. Eylem sonrası polisler, kapının önünde parmak izi kontrolü yaptı.
“Faşist” sözü AKP’ye
Kılıç’ın savcılık ifadesi ve Adalet Bakanlığı’nın bürokratlarının tuttuğu tutanakta, iddia edildiği gibi “Hepiniz faşist Erdoğan’ın ve sistemin adamlarısınız” sözlerinin bulunmadığı, “Faşist AKP, hırsız, katil Recep Erdoğan” ifadesini kullandığı yer aldı.
Hürriyet gazetesinin haberine göre, Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Selahattin Menteş’in de aralarında bulunduğu, bakanlık bürokratlarının 21 Nisan 2015 tarihli tutanağına göre, Kılıç’ın tutuklanmasına yol açan olay şöyle gelişti:
“1169 sıra nolu hâkim adayı Umut Kılıç mülakatı yapılmak üzere salona alındığında, kimliği hakkında bilgi vermeyeceğini, zaten bilgilerinin komisyonun elinde olduğunu söyleyerek, kendisini tanıtması tekrar söylenmesine rağmen kendisinin mağdur olduğunu, daha önce yüksek puanla yazılı yarışma sınavını kazanmasına rağmen elendiğini belirtti.
Mülakat komisyonu olarak bizlere, mevcut sistemin işbirlikçisi olduğumuz, ‘faşist AKP’ iktidarının uşakları olduğumuz yönünde hakaretlerde bulunması üzerine mülakat salonundan çıkması, böyle konuşmaya devam etmesi halinde polis çağrılacağı ifade edilmesine rağmen aynı şekilde konuşmaya devam ederek, ‘sizler busunuz polislerle susturursunuz, susmayacağım, sizler iktidarın işbirlikçisiniz, emek hırsızsınız’ şeklinde hakaretlere devam ettiği, salona polis çağrılıp şahıs dışarı çıkarılırken ‘hırsız, katil Recep Tayyip Erdoğan’ şeklinde slogan attığı duyulmuş olup, şahıs hakkında Sayın Cumhurbaşkanına ve mülakat görevini yapan komisyona hakaret eylemlerinden dolayı iş bu tutanak tanzim edilmek suretiyle görevli polis memurlarına intikal ettirilmiştir.”
Kılıç, savcılık ifadesinde ise tutanaktaki bazı bölümleri kabul etmediğini belirterek şunları söyledi:
“Kimliğimi söylemedim ve mülakatta bulananlara karşı ‘siz emperyalizmin uşağı olan AKP’nin içinden geliyorsunuz, hükümetin adamlarısınız’ dedim. Bunu da Adalet Bakanlığı’nda memur oldukları için söyledim. Sesimi de yükseltince ‘hakaret etme’ tarzında uyarı aldım. Onlara hakaret etmediğimi, sadece eleştirdiğimi, beni mağdur ettiklerini, hayatımı engellediklerini söyledim. Dışarı çıkarken de ‘Hırsız, katil Recep Erdoğan’ diye bağırdım. Onu da Cumhurbaşkanı sıfatından dolayı söylemedim. Başbakanlığı dönemindeki icraatları nedeniyle söyledim. Ben geçen sene sınava girmiştim. Mülakatta elenmiştim. Bu düşüncelerle yeni mülakata girdiğimde bu sözleri sarf ettim. Giderken böyle bir planım yoktu.” (AS)