Basın-Senin düzenlediği 4. Kutlu Adalı basın ödülleri töreni ve medya ve iktidar paneli bugün yapılıyor. Rum gazeteci Andreas Manolis (Fileleftheros) Kutlu Adalı Mesleğin Onuru Özel Ödülüne layık bulundu. Ancak gazeteciye, Dışişişleri izin vermedi.

Gazeteci Kemal Tufan önceki gün evinde ölü bulundu. Yalnız yaşayan Tufanın kalp krizi sonrasında yaşamını yitirdiği bildirildi. Uzun yıllar muhalif gazetelerin fotoğraf servislerinde çalışan Tufanın son gazetesi Evrenseldi.

Mustafa Sönmezin 1994 yılında bu yana yapımcılığını yürüttüğü, Odalar Birliğinin Yayını olan Ekonomik Forum dergisi işini Dünya Grubu aldı.

Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı Harun Akın, Milliyet yazarlarının Zonguldak yazılarına tepki gösterdi. Akın, bizim sesimizi değil, kendi kafalarındakileri yazdılar. Biz gelirsek TIRla değil, yürüyerek geliriz dedi.

Kanal-A Televizyonu Genel Yayın Yönetmeni Acar Filiz, yerel değerlere sahip çıkmaya çalışıyoruz dedi. Acar, yeni Telif Hakları Yasasının kendilerini yaratıcı olmaya ittiğini de söyledi.

28 Şubatı destekledim diyen Ergini cesaretinden ötürü kutlamak gerekir. Yarın öbür gün darbe yapmak, suç haline gelip darbeciler yargılanır diye hiç endişe duymuyor olmalı.

İnsanlar, artık hayali dosyasının içine koyup satar gibi yaptığınız koyun ya da sığır sürüleri halinde değil Belki medya şahlarının oturduğu yerden öyle gibi görünebilir ama...

Büyük medyamız AAnın andıçlamasıyla yüksek uçtu. İHDnin zamanında uyarısı, can kaybını önledi.

Iğdır da yayınlanan Iğdır Dilucu Gazetesi sahipleri lparslan Şıktaş, Akay Aktaş ile Anadolu Ajansı muhabiri Aydın Denize yapılan saldırıyı, Doğu Anadolu Gazeteciler Cemiyeti kınadı. Cemiyet, saldırganların bir an önce yakalanmasını istedi.

Geçen hafta İsraili protesto amacıyla yapılan basın toplantılarına katılan Akitten Ahmet Varol ile Haksözden Hamza Türkmen ve Rıdvan Kaya yaptıkları konuşmalar nedeniyle gözaltına alındılar. Varol serbest bırakıldı, diğer iki gazeteci ise gözaltında.

Hiçbir köşe yazarının özgürlüğü, yalan yazmasına ve yasaları çiğnemesine izin verilecek kadar geniş değildir. Hiçbir köşe yazarının (...) gazetesinin dünya çapında alay konusu edilmesine sebep olarak, bin bir zahmetle ve yılların emeğiyle oluşturulmuş ga

Emin Çölaşan 1985te kaynağı saklı bir röportaj yaptı. Nazlı Ilıcak, onu devleti yıpratmak ve düzmece röportaj yapmakla suçladı. Çölaşan, haber kaynağı her zaman açıklanmaz dedi. Şimdi Matere kaynağını açıkla, devleti yıpratıyorsun diyor.

Çölaşanın yayınla(ya)madığı açıklama :BİA, Proje Yürütme Kurulunun kararlarına dayanıyor ve onun tarafından denetleniyor... Merkez Bankası Başkanı, hazinenin ne kadar sahibiyse, bizler de bu kaynağın o kadar sahibiyiz.

Taraflardan görüş alma, kaynağı araştırma, iftira, saptırma, manipülasyon, ve söylentiden kaçınma... gibi temel gazetecilik ilkeleri dışı bir yerden yazan Deniz Soma cevap vermiyorum, benim de içlerinde olduğum okurlara açıklama yapıyorum.

Bu kesimin bir ortak yorumu:Ertuğrul Özkök bu yazısında Emin Çölaşan ve Fatih Altaylıyı kastetti. Anlamayan, anlamamakta ısrar eden herkese o yazıyla kimi kastettiğimi anlatayım. Ben bu yazıyı yazarken kimseyi kastetmedim. Ama herkesi de kastettim.

Batmanda yayınlanan gazeteler birbiri ardına kapanıyor. Toplam sayıları 15i bulan Batman gazetelerinden 6sı süresiz olarak yayınına ara vermek zorunda kaldı.

Nadire Mater saldırıları yanıtlıyor: Mehmedin Kitabının önemi yaşadıklarını anlatmak için söz alan gençlerin ilk kez konuşmasındaydı. Kitap evrenselleşti. Birçok dile çevrildi, çevriliyor. Ne yazık ki savaş yanlıları da hala her yerde varlar.

Bizi yıllardır uyutan tekel, kartel medyası karşısında ilk kez güçlü bir birlikteliğin temelinde bütünleşmiş insanlar arasında çamur at izi kalır felsefesiyle felsefesiyle kışkırtmaya çalışma Çölaşan... Türkiye seni de tanıyor, Anadolu Basınını da...

Amerikanın emperyalistliğine karşı çıkmak, orada bulunan duyarlı toplumsal kuruluşlara sırt çevirmek anlamına gelmemeli. Bu tür yaklaşımlarda bulunanlar kafatasçı-faşizan kesimin ötesinde bir tehlike arz ediyorlar.

AB desteği ile BİA nın kuruluşu gerçekleşmiş olabilir. Hani hiç de fena edilmemiş. Ne olmuş? Vatan mı battı? Sözüm ona Bağımsız Basının Hürlüğü mü gitti elden? Hayır hayır; BİA ve buraya bağlı kişiler tıpkı büyük Türkiye gibi ayakta...