Anayasa Mahkemesi, resmi nikah kıymadan dini nikah kıyan imam ve çiftlere ceza verilmesini öngören maddenin kaldırılmasına karar verdi.
Aile ve Sosyal Politikalar Başkanı Ayşenur İslam, “Bu karar alındığında göre, bakanlık olarak 18 yaş altı çocukların bir nikah töreni ile gayrı resmi evlendirilmelerini engellemek üzere yeni bir çalışma yapmamız gerekecek” dedi.
Avukatlar ve kadın hakları savunucuları da karara tepkili. Hepsinin ortak cümlesi, bu kararın erken yaşta ve zorla evliliklerin önünü açacağı ve kadını güvencesiz bırakacağı. Ayrıca kararın kadınların boşanma ve miras hukuku açısından kazanımlarını ellerinden alacağını, kadın ve çocukları güvencesiz bırakacağını söylüyor:
Siyasi partiler derhal açıklama yapmalıAvukat Hülya Gülbahar, EŞİTİZ Kadın Grubu: Bütün siyasi partilerin derhal açıklama yapması lazım. Çocuk istismarcılarından ve çok eşli erkeklerden oluşan bir toplum mu istiyoruz? Bir dakika bile geciktirmeden derhal bu sorunu nasıl çözeceklerini anlatmalılar. Bu kararla sosyal güvenlik hukuku, çocuk ve kadının nafakalarıyla ilgili davalar gibi alanlarda sorun yaşanacak. Hiçbir resmi kayıt olmaksızın bir araya gelip, sıkıldığı anda herhangi bir mahkeme kararı gerekmeksizin, herhangi bir yasal tazminat ve benzeri olmaksızın kadın ve çocuğu terk eden erkekler için cesaretlendirici olacaktır. |
Yasa yeni caydırıcı olmaya başlamıştıNebahat Akkoç, KAMER kurucusu: Daha geçen yıl, resmi nikah cüzdanını görmeden imam nikahı kıyanlara cezanın arttırılması için yeni bir yasa çalışması yapılmıştı. Ben de komisyon toplantısına katılıp bunun ne kadar iyi olacağını anlatmıştım. Biz bir ilerleme beklerken, bu AYM kararı bizi hem şaşırttı hem de üzdü. Artık imamlar dini nikah kıymıyordu, babalar korkuyordu. Yani yasa tam da caydırıcı olmaya başlamışken böyle bir karar çıkması çok kötü. Bu karar erken yaşta evliliklerin önünü açacak. Ayrıca kadınları güvencesiz bırakacak. Resmi nikah olmaksızın dini nikahla evli olan kadınlar boşanma durumunda genellikle hak talep edemiyor. Bazen kadınlar çeşitli fotolar, video çekimleriyle evli olduğunu kanıtlayabiliyor ama herkesin böyle bir şansı olmuyor. Avukatlarımız gerekçeli kararı inceledikten sonra ne yapacağımıza bakacağız. Bu karar verilirken yaş sınırı konuldu mu çok merak ediyorum. Karar sadece 18 yaş üstü için evlilikler için verilmiştir diye umuyorum. |
İmam nikahını tekleştirmeye özendiriyorAvukat Bedia Özgökçe Ertan, Van Barosu: Biz eğitimlerimizde, bilgilendirme toplantılarımızda din görevlileriyle birlikte köy köy gezip, resmi nikah olmadan dini nikah kıyan imamları şikayet edin, diyoruz. AYM kurumunun bu kararı vermesini bir hukukçu olarak tepkiyle karşılıyorum. TCK’daki değişikliklerle getirilen 2 aydan 6 aya hapis cezası bir nebze de olsa resmi nikahı arttırmanın, kadınlar ve çocukları güvence altına almanın bir yoluydu. Şimdi AYM kararıyla ne kadar geriye gideceğimizi tahmin etmek istemiyorum. Resmi nikahla kadınları ve çocukları güvence altına almanın yanı sıra erken yaşta evlilikleri, hileleri önlemiş oluyoruz. Erken yaşta evliliklerin ve dini nikahla güvencesizleştirilmenin kadınlar üzerinde yarattığı travmayla ilgili binlerce öykümüz var. İmam nikahını tekleştirmeye özendiren bir karar ise oldukça tehlikeli. Nikah bir aile kurma modelidir, topluma verilen bir sözdür. Eğer aile kurumunun temeli nikahla atılıyorsa, güvencesi de olmalı. Aile kurumunu önemseyen bir devlet varsa, gerçek anlamda kadın ve çocukların hukuki, ekonomik ve sosyal haklarını koruyacak tedbirler almalı. Hukukta en yüksek makam olarak bildiğimiz AYM hukukçularının bu kararı alması hukuki ve insani değil. |
Boşanma ve miras hukuku kazanımları sıfırlanacakAvukat Özlem Günel Tekşen, Ankara Barosu Gelincik Merkezi: Bu karar, kadınların boşanma ve miras hukuku açısından kazandığı hakları neredeyse sıfırlayacak düzeyde. Ayrıca çok eşliliğin önünü de açabilecek bir karar. Artık erkeğin ‘boşol’ demesiyle kadın belki de tüm haklarından yoksun kalacak. Ayrıca sivil toplum yıllardır çocuk evliliklerine karşı mücadele edilirken, bu karar erken yaşta evliliklerinin yolunu açacak. |
Resmi nikahlı kadınlar bile güvencesizken...Avukat Filiz Kerestecioğlu, KAHUDEV: İnsanların inançlarını istedikleri gibi yaşamalarını savunuyoruz. Örneğin 6284 nolu kanunda da birlikte yaşayan insanlara şiddet uygulandığında evlilik şartı aranmaması gerektiğini savunmuştuk. Çünkü evli olmadan birlikte yaşayanlar da, bir realite olarak imam nikahıyla yaşayan insanlar da var. Önemli olan orada şiddetin engellenmesi, dedik. O zaman ‘ama bu imam nikahına iczet vermektir’ diyenlere de, kadının yaşam hakkını savunmak önemlidir, diyerek karşı çıkıyorduk. Bu kararda ben şöyle bir tehlike görüyorum; birçok kadının resmi nikahlı olsa dahi yasal güvencesi olmadığını görüyoruz. Medeni Kanun’da eşit haklara sahip olmak için yıllarca mücadele verdik. Ama erkek egemen mecliste çıkarılan yasada, 2002’den sonra edinilen malların eşit olarak paylaşımı getirilmiş, 2002 öncesini kapsamamıştı. Meclisteki erkekler de ‘bizim malımı gitmesin’ diyerek aslında bu şekilde dayatmıştı. Şimdi resmi nikahlı kadınlar bile güvencesizken, kalkıp da oradaki ceza yaptırımını kaldırarak, ‘resmi nikaha gerek yok’un önünü açmak yine kadınları güvencesizleştirecek bir şeydir. Gerçekten kadınların özgür olduğu bir yaşamda, eşit bir toplumda insanların bunları istediği gibi yaşamasına onay verebilirsiniz. Ama biz şu anda kadınların güvencesinin arttırılması için mücadele verirken, bu karar dini kurallarla yaşamanın önünü açmanın yollarından bir tanesi daha diye düşünüyorum. |
Ne olmuştu?
Hürriyet gazetesinden Oya Armutçu’nun haberine göre, Erzurum Pasinler Sulh Ceza Mahkemesi, resmi nikâhtan önce dini tören yapan sanık çiftin davasıyla ilgili olarak, Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) “Birden çok evlilik, hileli evlenme, dinsel tören” başlıklı 230’uncu maddesinin 5 ve 6. fıkraların iptali için geçen yıl Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvurdu.
AYM, resmi nikâh olmadan dini nikâh kıyan imam ile çiftlere 2 aydan 6 aya kadar hapis cezası veren maddeyle ilgili başvuruyu önceki gün esastan görüştü ve AYM Genel Kurulu, hapis cezasını oyçokluğu ile iptal etti.
İptal yönünde oy kullanan AYM üyeleri, nikâhsız birlikte yaşayanlara TCK’da herhangi bir ceza öngörülmezken, resmi nikâh yaptırmadan dini nikâh kıyanlara hapis cezası öngörülmesinin Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırı olduğunu savundu.
Karşı görüşteki üyeler ise AYM’nin 1999 yılındaki tam tersi bir karar alarak, düzenlemenin iptalini reddettiğine dikkat çektiler ve iptal kararı ile resmi nikâh önceliğinin kalkacağı, dini nikâhın resmi nikâhın alternatifi olacağını, kadınlar açısından hukuki ve ekonomik sorunlar yaratacağını savundular. Karşıt görüşteki bu üyelerden bazıları, kararın laiklik ilkesine ve devrim yasalarına aykırı olacağını da dile getirdiler.
AYM kararının tam metni için tıklayın.
Aile Bakanı ne dedi?
Aile ve Sosyal Politikalar Başkanı Ayşenur İslam, NTV’ye yaptığı açıklamada şöyle konuştu:
“Nikah akdi dediğiniz şey bir sözleşmedir ve mutlaka kayıt altına alınmalıdır. Bu karar resmi nikahın gerekliliğini ortadan kaldırmaz. Çocukların gayrı resmi evlendirilmesini provoke edecek veya bununla ilgili yasal düzenlemeleri ortadan kaldıracak bir uygulama hoş görülmez bakanlığımız açısından.
“Bu karar alındığında göre, bakanlık olarak 18 yaş altı çocukların bir nikah töreni ile gayrı resmi evlendirilmelerini engellemek üzere yeni bir çalışma yapmamız gerekecek. Çocuk yaşta evliliğin yasak olduğunu aslında herkes biliyor Türkiye'de. Evliliklerde ciddi bir düşüş de var ama mücadelenin sürdürülmesi gerekiyor. Bu kararın bu tür evliliklere kapı açacak bir cesaretlendirmeye yol açmaması gerekiyor. Hemen oturup bunu çalışmamız gerekecek.” (ÇT)