"Vakıf Üniversitelerinin Keyfi Kararları Kabul Edilemez"

Vakıf Üniversiteleri’nde akademisyenlerin işten çıkarılmasına ve güvencesiz çalışma koşullarına karşı Eğitim Sen İstanbul 6 No’lu Üniversiteler Şubesi’nde basın açıklaması düzenlendi.

Üniversite Dayanışma Platformu (ÜDP), Vakıf Üniversiteleri Emekçileri Dayanışma Ağı, Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği (ÜÖÜD), Eğitim Sen İstanbul 6 No’lu Üniversiteler Şubesi’nin yaptığı ortak açıklamada vakıf üniversiteleriyle çalışanlarıyla dayanışma dile getirildi.

İşten çıkarılan ve işten çıkarmayla karşı karşıya kalan Koç ve Beykent Üniversitelerinden akademisyenler de karşılaştıkları uygulamaları anlattı. 

Avukat Ceren Uysal, vakıf üniversitesi çalışanlarının karşılaştığı sorunların hukuki yönünü anlatırken, ÜÖÜD'den Hülya Kirmanoğlu sorunlara karşı örgütlü, sistemli mücadelenin önemine dikkat çekti.

Toplantıda Cizre’de devam eden sokağa çıkma yasağı ve ölümlere de dikkat çekildi.

“Vakıf üniversitesi çalışanlarının yanındayız”

Dört örgüt adına ortak açıklamayı okuyan Raşit Tükel, vakıf üniversitelerinin kanun gereği kar amacı gütmeyen yükseköğretim kurumları olması gerekmesine rağmen ticari kuruluş gibi faaliyet gösterdiğini söyledi.

Eğitimin kamu hizmeti olduğunu ve kamu hizmetlerinde devamlılığın esas olduğunu belirten Tükel, “Vakıf üniversitelerinin keyfi kararlarla bilim insanlarının sözleşmeleri uzatmaması kabul edemez. Bu tutum akademik özgürlükleri aşındırdığı gibi ülkemizdeki eğitim sistemine de ağır hasar veriyor” diye konuştu.

Tükel, vakıf üniversitesi çalışanlarının çalışma haklarını savunurken yükseköğretimin seviyesini ve özerkliğini de savunduklarını belirtti.

Avukat Uysal: Üniversitede süreli sözleşme hukuki değil

Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) İstanbul Şubesi Çalışma Yaşamı Komitesi’nden Ceren Uysal, vakıf üniversitesi akademisyenlerinin iş kanunu ve YÖK kanuna dahil olmasının hukuki olarak boşluklar yarattığına dikkat çekti.

Vakıf üniversitelerinde sözleşme ile çalışan akademisyenlerin işten çıkarılmalarında “sözleşmelerinin yenilenmemesi” olarak gerekçelendiriliyor

Uysal, yükseköğretim kurumlarının kamu hizmeti verdiğini ve kamu hizmeti veren kurumlarda devamlılık esası olduğunu belirterek süreli sözleşmelerin hukuki olmadığının altını çizdi.

“İş hukukunda da YÖK kanununda da kamu hizmetinde süreli sözleşme yapılması yasak. Sözleşmelerin adının belirli süresi olmasının karşılığı yok. Sözleşmenin bittiği gerekçesiyle yapılan işlemler geçersizdir.”

Uysal, ücretlerin azaltılarak yeni sözleşme imzalanmasının da iş hukukuna aykırı olduğunu belirtti.

Vakıf üniversitelerinden örnekler

“İşten çıkarma”

Koç Üniversitesi’nde yeni dönem başlarken en az on öğretim elemanı işten atıldı.

İşten atılan akademisyenlerden Osman Şahin,  birçok ülkede benzer uygulamalar ve buna karşı mücadelelerin yayıldığını belirtti.

Şahin, bilgiyi meta değil, toplum yararına gören üniversitenin devamı için bu mücadelelerin yayılmasının önemli olduğunu belirtti.

Koç Üniversitesi'nde işten çıkarılan akademisyenler 14 Eylül saat 12.30'da üniversite önünde basın açıklaması yapacak.

“İşten çıkmaya zorlama”

Kaya Tabanlı, yedi yıldır ders verdiği Beykent Üniversitesi’nden ayrılmak zorunda kaldığını anlattı.

“Güzel Sanatlar Fakültesi’nden bölümümün olmadığı meslek yüksekokula görevlendirilmeyi kabul etmeyince karşılıklı anlaşmayla işten ayrılmak zorunda kaldım.

“Üniversitede son üç yıldır işten çıkarmalar yaşanıyordu. İşe iade davalarının kazanılmasıyla bunlar durarak sürgünler başladı. Son bir ayda benimle birlikte bir kişi daha sürgün, biri iade davasını kazanmasına karşın sorunların devam etmesi nedeniyle işten ayrıldı. Bir arkadaşımız da sorunlar nedeniyle ayrılmak istiyor.” (BK)