Tutuklu belgesel yönetmeni Tekin için #SibelYanımdaydı kampanyası

17 Aralık’ta kalıcı yaz saati uygulamasına yönelik “Karanlıkta Başlayan Hayat” belgeseli çektiği gerekçe gösterilerek “örgüt üyeliği” iddiasıyla tutuklanan belgesel yönetmeni, gazeteci ve akademisyen Sibel Tekin için Free Sibel Tekin (Sibel Tekin’e Özgürlük) kampanya grubu, Twitter’da #SibelYanımdaydı etiketiyle bir kampanya düzenledi. Kampanyada, Tekin’in asılsız suçlamalarla bir aydır tutuklu olduğuna dikkat çekildi.

17 Ocak akşam saat 21.12’de başlatılan kampanyaya İngiltere, Almanya, Avusturya gibi ülkelerden destek gelmesinin yanı sıra tüm gece devam eden katılımla kampanya TT listesine girdi. 120 video katılımıyla düzenlenen kampanyaya birçok gazeteci, belgesel yönetmeni, milletvekili, akademisyen ve demokratik kitle örgütü destek verdi.

Dündar: Sibel’in evinde bizim örgütün suç aletleri bulunmuş

Destek verenler arasında bulunan gazeteci Can Dündar, Tekin’e yönelik hazırlanan iddianameye dikkat çekti. İddianameyi hazırlayan savcının Tekin’in karanlıkta çekim yapmasını ‘kuşkulu’ bulduğunu kaydeden Dündar, “Ülkede öyle kesif bir karanlık var ki bütün belgeseller karanlıkta çekilse yeridir aslında. Sibel'in evinde bizim örgütün bütün suç aletleri bulunmuş: kamera, bilgisayar, belgesel arşivi" dedi.

Gazeteci Can Dündar: Sibel'in evinde bizim örgütün bütün suç aletleri bulunmuş: kamera, bilgisayar, belgesel arşivi. Hedef belli: dönemin zulmünün belgelenmesini engellemek. Ama hepimiz Sibel'in bıraktığı yerden belgeseli tamamlamaya hazırız. @candundaradasi #SibelYanımdaydı pic.twitter.com/LYHdapbGCa

— Sibel Tekin'e Özgürlük! / Free Sibel Tekin! (@FreeSibelTekin) January 17, 2023

Kampanyaya destek verenler arasında yönetmen Emin Alper ve Özcan Alper ise Tekin’in mesleğini yaptığını, kalıcı yaz saatine yönelik çektiği belgeselin suç olarak sayılmaması gerektiğini vurguladı.

Gazeteci Ayşen Şahin: Bugün bir gazeteciye bunu yapanlar yarın bir yurttaşı elinde soğan poşeti var diye tutuklar. @temcikterelelli #SibelYanımdaydı pic.twitter.com/gQE2cu0apF

— Sibel Tekin'e Özgürlük! / Free Sibel Tekin! (@FreeSibelTekin) January 17, 2023

Gazeteci Ayşen Şahin ise Tekin’in tutuklanmasındaki hukuksuzluğa vurgu yaparak, “Bugün bir gazeteciye bunu yapanlar yarın bir yurttaşı elinde soğan poşeti var diye tutuklar” ifadeleriyle tepki gösterdi.

Atay: Sibel’in suçu yok, iktidara göre suçu haber yapmak

Kampanyaya destek veren isimler arasında Türkiye İşçi Partisi’nden (TİP) Barış Atay, “Sibel Tekin 17 Aralık'tan bu yana tutuklu. Suçu yok, iktidara göreyse haber yapmak aslında. Ne hikmetse belgeselciliği Sibel Tekin'den daha iyi bildiğini iddia eden insanlar tarafından 'belgesel öyle çekilmez, böyle çekilmez' diyerek tutuklandı” dedi.

Barış Atay - TİP: Sibel Tekin çok iyi bir haberci ve belgeselcidir. Suçu yok, iktidara göreyse haber yapmak aslında. Sibel Türkiye'de ihtiyacı olan herkesin yanındaydı. Şimdi sıra bizim onun yanında olduğumuzu göstermekte. @barisatay @tipgenelmerkez #SibelYanımdaydı pic.twitter.com/jN1AL6KAUG

— Sibel Tekin'e Özgürlük! / Free Sibel Tekin! (@FreeSibelTekin) January 17, 2023

Kerestecioğlu: Sibel Tekin elektrik şirketleri daha fazla rant elde edebilsin diye tutuklu

Halkların Demokratik Partisi’nden Filiz Kerestecioğlu ise Tekin’in tutuklanmasına gerekçe gösterilen belgesel çalışmasına işaret etti. Kerestecioğlu, “Sibel Tekin neden tutuklu? Elektrik şirketleri daha fazla rant elde edebilsin diye kalıcı hale getirilen kış saati uygulamasında çalışan insanlar ne zorluklarla işe gidiyorlar. Karanlıkta bunu belgelediği için.” dedi.

"Sibel her birimize iğne oyası misali işlemiş emeklerini"

Kampanyaya yönelik bianet’e değerlendirmede bulunan Sibel Tekin’e Özgürlük Kampanya Grubu üyesi Aslı Saraç, “Bize yollananlar, bu coğrafyanın her noktasından gelenler, özetle Sibel’e destek videoları gösteriyor ki Sibel’i çok seviyoruz.” dedi. Tekin’e gösterilen dayanışmanın büyüklüğünü kampanyaya destek verenlerin gösterdiğini vurgulayan Saraç, “Asıl Sibel’e, varlığına nasıl saygı duyduğumuz emek ister. Demek ki Sibel her birimize iğne oyası misali işlemiş emeklerini.” dedi.

Ne olmuştu?

Belgesel yönetmeni ve gazeteci Sibel Tekin, 15 Aralık 2022’de kalıcı hale getirilen kış saati uygulamasına yönelik üzerinde çalıştığı belgesel için Ankara Tuzluçayır’da sabahın erken saatlerinde çekime gitmiş, çekim sırasında infaz koruma memurlarının olduğu servis aracı ile yoldaki polis noktasını görüntülediği iddia edilerek 16 Aralık 2022’de saat 02.00 sularında evine düzenlenen baskınla gözaltına alınmıştı. Polis baskını sırasında Tekin’in iki bilgisayarına, belgesel çalışmalarının bulunduğu harici disklerle kamerasına ve bazı kitaplarına el konulmuştu.

Gözaltına alınmasının ardından serbest bırakılması beklenen Tekin’in gözaltı süresi, el konulan dijital materyallerinin incelenmesi gerekçe gösterilerek uzatılmıştı. Belgesel yönetmeni 24 saatin ardından verdiği emniyet ifadesinden sonra savcılık ifadesi alınmadan tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilmişti. Tekin, 8. Sulh Ceza Hakimliğindeki sorgusunun ardından 17 Aralık 2022’de “örgüt üyeliği” iddiasıyla tutuklanmıştı.

Tutukluluğunun ardından 16 gün içerisinde Tekin’e yönelik iddianame tamamlanmış, savcı belgesel çektiği iddiasıyla Tekin’in, örgüt talimatıyla hareket ettiğini öne sürmüştü. Tekin’i birbirinden bağımsız birçok örgütle ilişkilendiren savcı, belgesel yönetmeninin hangi örgüte üye olduğunu belirtmeden “örgüt üyeliği” suçlamasıyla ceza talep etmişti.

Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği’nden Sibel Yükler’in haberine göre, iddianamede dikkat çeken satırbaşları arasında Tekin’in karanlık saatte çekim yapması “olağandışı” olarak değerlendirilmiş, evinde bulunan Evrensel, Atılım gazeteleri “örgütsel bağlantılı ve içerikli gazeteler” olarak değerlendirilmişti. Arzu Demir’in Suruç’tan kalanların dilinden “Kobani’ye gitmek” isimli kitabı, Kaldıraç dergisi, Kadınların Kurtuluşu dergisi ve Liseli Genç Umut dergisini de Tekin’e yönelik suçlamalara delil olarak gösterilmişti.

 (EMK)