"Sperm seviyelerindeki düşüş her yıl artıyor"

*Görsel: Pixabay. 

Axios bilim muhabiri Bryan Walsh'ın haberine göre yeni çıkan bir kitap, sperm sayılarının onlarca yıldır düştüğünü ortaya koyuyor - ve bunun başlıca nedeni, vücudun hormonal sistemini bozan kimyasallar.

ABD'deki Mount Sinai Tıp Fakültesi epidemiyoloğu Shanna Swan, 20177de şaşırtıcı bir sonuca varan kapsamlı bir meta-analizin ortak yazarıydı: Çalışmaya göre Batı dünyasında toplam sperm sayısı 1973 ile 2011 arasında% 59 düşmüştü.

Swan'a göre, düşen testosteron seviyeleri, artan testis kanseri ve erektil disfonksiyon oranları ile birlikte, erkekler için her yıl kaydedilen % 1'lik bir olumsuz üreme değişikliği artıyor.

"2045'te sıfıra ulaşabilir"

Swan, araştırmalarını "Geri Sayım: Modern Dünyamız Sperm Sayımlarını Nasıl Tehdit Ediyor, Erkek ve Dişi Üreme Gelişimini Değiştiriyor ve İnsan Irkının Geleceğini Tehlikeye Atıyor" adlı yeni bir kitapta topladı. 

"Sperm sayısı eğrisine bakarsanız ve ileriye doğru yansıtırsanız - ki bu her zaman risklidir - rakamlar 2045'te sıfıra ulaşabilir" şeklinde ileri bir iddiada bulunan Swan, ekledi:

"Çevremizdeki kimyasallar ve modern dünyamızdaki sağlıksız yaşam tarzı uygulamaları hormonal dengemizi bozuyor ve çeşitli derecelerde üreme tahribatına neden oluyor."

• NOT: Küresel doğurganlık oranı 1964'te 5,06 iken  2018'de 2,4'e düştü. Bugün, ABD de dahil olmak üzere dünyadaki ülkelerin yaklaşık yarısı doğurganlık oranları 2.1 doğum olan nüfus yenileme seviyesinin altında.

Swan ve meslektaşlarının çoğu, plastikler, böcek ilaçları, kozmetikler ve hatta ATM gibi şeylerde her yerde bulundukları için "her yerde kimyasallar" olarak bilinen ftalatlar ve bisfenol-A dahil olmak üzere çevredeki endokrin bozucu kimyasallara işaret ediyor.

İklim krizi ivme katıyor

Swan, doğurganlık krizi olarak gördüğü şeyi, nedenleri büyük ölçüde görünmez olduğu ve uzun bir zaman ölçeğinde ortaya çıktığı için mücadele edilmesi zor olan bir başka küresel tehdit olan iklim değişikliğiyle karşılaştırıyor.

Epidemiyoloğa göre çevrede on yıllardır biriken CO2'nin iklim değişikliğine ivme katması gibi, insan üremesine verilen zarar da artabilir ve her yeni neslin doğurganlığın giderek azalmasıyla birlikte bunu daha çok yaşayacak.

Beş kriterden üçü var

Swan ayrıca insanların, nesli tükenmekte olan bir tür için bilinen beş kriterden üçüne muhtemelen uyduğunu belirtiyor: çevremizin yok edilmesi, yetersiz düzenleyici mekanizmalar ve varlığımızı sürdüren insan yapımı faktörler.

(PT)