Sığınaktan seslenen G.A: Sesimi duyun

Diyarbakır'ın Hani ilçesinde 5 erkeğin sistematik olarak cinsel saldırda bulunduğu G.A.'nın annesi F.A., kızının uğradığı son tecavüzün ardından şüpheli bir şekilde yaşamını yitirdi. 

Mezopotamya Ajansı’ndan Arjin Dilek Öncel’in haberine göre, 21 yaşındaki G.A.’ya bir yıl boyunca 5 erkek sistematik olarak cinsel saldırı gerçekleştirdi. Erkekler, tecavüzleri başkasına anlatması durumunda G.A.’yı ölümle tehdit etti. Ancak G.A. hamile kaınca tecavüzler ortaya çıktı.

Soruşturma yürütülmedi

Olaya tanık olmasından sonra felç geçirerek, yatalak hale gelen ve konuşma yetisini kaybeden annesi F.A. ise, tedavi gördüğü hastanede şüpheli bir şekilde yaşamı yitirdi. Ancak F.A.'nın şüpheli ölümüne ilişkin hiçbir soruşturma yürütülmedi.

G.A., kendisine tecavüz eden 5 erkeğin isimlerini savcılığa vedi, şikayetçi oldu ancak sadece zanlılardan A.D.'nin ifadesine başvuruldu. G.A., Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nca kadın sığınağına yerleştirildi ancak can güvenliği olmadığı için şimdiye kadar 5 sığınak değiştirmek zorunda kaldı.

'Korktuğum için sustum”

 G.A, şöyle dedi:  

"Bir yıl boyunca beni tehdit ederek tecavüz ettiler. Ağabeyimi, babamı ve annemi öldürmekle tehdit ettiler. Korktuğum için sustum. Hamile olduğumu öğrendim. Çocuğumun babasının bana tecavüz eden A.D. olduğunu düşünerek, ilk onun babasının evine gittim. Orada A.D.'nin babası tarafından darp edildim. Bir süre korkudan konuşamadım. Bebeği aldırmak istedim ama nereye gideceğimi bilemedim. Bebeğim karnımda büyümüştü.

"Ben ve engelli olan kardeşim evde yalnızdık. Kapı çaldı, 3 kuzenim geldi, önce abimi ordular, evde kimsenin olmadığını anlayınca bana saldırdılar. Zihinsel ve bedensel engelli kardeşimin gözü önünde tecavüze uğradım. Bu 3 kişi bana tecavüz ederken annem geldi. Annem bana tecavüz edildiğini gördü.

“Annem önce şok geçirdi. Sonra beni ellerinden kurtarmaya çalıştı. Anneme vurdular, tokat attılar. Annem yere düştü, annemi tehdit ettiler. Annemin dili tutuldu, bir süre konuşamadı. Aldığı darp sonucu bayıldı. Onlar bu arada kaçtılar. Babam geldi, babama bir şey anlatamadım. Annemi hastaneye kaldırdılar." 

“E.A. beni ölümle tehdit etti. Başıma silah dayadı. Oradan ayrıldığım gibi savcılığa gidip, şikâyette bulundum.”

Kamera kayıtlarına ulaşılamadı

Annesinin ölümünün şüpheli olduğunu ve araştırılması gerektiğini vurgulayan G.A.’nın şikayeti üzerine Bingöl Savcılığı, Bingöl Devlet Hastanesi'ne yazı göndererek, o güne dair kamera kayıtlarını istese de olaya dair kamera kayıtlarına ulaşılamadı. 

Olaydan sonra evi terk etmek zorunda kaldığını söyleyen G.A., ilk olarak Bingöl'e gidip, Emniyet Müdürlüğü'ne şikayette bulunmak istediğini, ancak görevlilerce tarafından olayın yaşandığı yer olan Diyarbakır'a yönlendirildiğini söyledi.

Kendisine tecavüz eden erkek akrabalarının aileleri tarafından takip edildiğini belirten G.A., "Bana bir şekilde haber gönderiyorlar. A.D.'nin bekâr olması bakımından emniyette sadece onun adını vermem yönünde baskı kurdular" dedi.

 G.A., bunun üzerine 11 Eylül 2019'da Hani Karakolu'nda ifade vererek, A.D. hakkında şikayetçi olduğunu belirtti. Savcının talimatıyla şüpheli sıfatı ile ifadesi alınan A.D., suçlamaları reddetmesinin ardından serbest bırakıldı.  

Çocuğu koruyucu aileye verildi

Hani Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmek üzere, Bingöl Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından ek dilekçe ile 18 Kasım 2019 tarihinde suç duyurusunda bulunan G.A., ifadesinde 4 kuzeni hakkında şikayetçi oldu. 

Doğum yapan G.A.’nın bebeği ile DNA örneklerinin uyuşmaması üzerine A.D. hakkında "cinsel saldırı" suçundan soruşturma başlatan savcı, diğer tecavüz failllerinin ise ifadesine dahi başvurmadı.

Çocuğun babasının belirlenmesi için savcılık, diğer şüphelilerden DNA örneği almadı, buna yönelik bir işlem de başlatmadı. Hani Cumhuriyet Başsavcılığı'na ifade veren G.A., faillerden ikisinin babası E.A. tarafından aldığı ölüm tehditleri sonucu bir süre kendisine tecavüz eden erkelerin isimlerini söylemekten korktuğunu belirtti. 

Bir süre sonra İ.A., M.A., Ş.A., ve İ.A., hakkında şikayette bulunan G.A., sığınakta  kaldığını ve çocuğunun ise koruyucu aileye verildiğini, sayısız kez tecavüze uğradığı için çocuğun biyolojik babasının kim olduğunu bilmediğini söyledi. G.A. son olarak kamuoyuna seslendi ve sesinin duyulmasını istedi. (EMK)