Şiddet Kültürüyle Yetiştirilen Bir Toplum
EKB'den yapılan açıklamada, Malatya'da meydana gelen çocuklara dayak olayı kınanarak, "Malatya'da ortaya çıkan işkenceler ne ilk ne de sondur. Sadece buzdağının görünen kısmıdır" denildi.
EKB'nin açıklamasında,ayda iki yüz milyona çalıştırılan ve hiçbir eğitimden geçirilmeyen üç beş kadının "cani" ilan edilip tutuklanmasının, yeni bir skandal çıkıncaya kadar unutulacağına dikkat çekildi.
EKB açıklamasında şöyle dedi:
"Çocuk Hakları Sözleşmesi'ni imzalayan, AB'ye giriyoruz, demokratikleşiyoruz, diyen devlet yetkililerinin korumasındaki çocuklara vahşi işkenceler yapılıyor; dışkı yediriliyor, sıcak suyla haşlanıyor.
"İlin valisi ise defalarca karakola bildirilmesine rağmen yalan söyleyerek "ne den polise bildirmeyip yayınladınız" diyor, Olayı örtbas edemediği için köpürüyor ve çekimi yapan gazetecinin peşine düşüyor."
Kadın, Çocuk ve Aileden sorumlu Bakan Nimet Çubukçu'nun olaydan beş gün sonra Malatya'ya gittiğine vurgu yapılan açıklamada, "Çocukların bir tek gözyaşına tüm bakanlığı feda edeceğini ifade eden Çubukçu, hala koltuğunda oturmaya devam ediyor. IMF'nin emirlerini yerine getirmekle övünen başbakan her şeyi pazarladığı gibi çocuk yuvalarını da pazarlıyor" denildi.
"İşkencenin koşullarını ortadan kaldırmak yerine,özelleştirelim, diyerek bakıma muhtaç çocukların vahşi kapitalizmin kucağına atılmak" istendiğine dikkat çekiliyor. AKP Hükümetinin, mücadele ile kazanılan sosyal hak kırıntılarından kurtulmak istediği, belirtiliyor.
EKB açıklamasında, "Koruyucu Müslüman Aile" projesiyle de, "körpe beyinleri dini eğitimle uyuşturmak ve yandaşlarına rant sağlamak istendiğine" dikkat çekiyor:
"Beşikten mezara kadar şiddet kültürü ile yetiştirilen bir toplum var. Şiddet, ailede, okulda, askerde, iş yerlerinde, gözaltında ve cezaevlerinde temel bir 'eğitim' aracı olarak kullanılıyor.
"SES'in açıklamasına göre, SHÇEK'te gerekli personel sayısı 17 bin 500 iken mevcut sayı sekiz bindir."
EKB açıklamasında, Yeni Personel Rejimi'ne de gönderme yaparak, "Yasayla birlikte kadrolu eğitimli personel iş güvencesini kaybederken taşeron firmaların eğitimsiz ve düşük ücretli sözleşmeli kadroları artacaktır" dedi. (AD)
