Selçuk Mızraklı'yı Tutuklatan İtirafçıya Beraat Talebi

Fotoğraf: Evrensel gazetesi

Mardin’in Nusaybin ilçesinde sokağa çıkma yasağının devam ettiği 26 Mayıs 2016’da kentten tahliye edilen 17’si çocuk 70 kişi hakkında açılan ve ardından dosyası ayrılan Nusaybin Davası’nda “itirafçı” olan Hicran Berna Ayverdi’nin duruşması dün Mardin 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Adnan Selçuk Mızraklı ve Kayapınar Belediye Eşbaşkanı Keziban Yılmaz’ın da tutuklanmasına ve yerlerine kayyım atanmasına gerekçe yapılan ifadeleri veren Ayverdi’nin tutuksuz yargılandığı davada avukatı hazır bulunurken, kendisi duruşmaya katılmadı.

TIKLAYIN-Avukat Erdoğan: Mızraklı'nın Dosyasındaki İtirafçının Yalanı Ortaya Çıktı

Mezopotamya Ajansı’nda yer alan habere göre; Nusaybin Davası’nda diğer isimlerle birlikte benzer suçlamalarla yargılanan Ayverdi hakkında savcılık verdiği mütalaasında tüm suçlamalardan beraat ettirilmesi talebinde karar verilmesini istedi.

Savcılık, Ayverdi hakkındaki beraat kararına “Etkin Pişmanlık Yasası’ndan yararlanma talebinin olması, yakalandığı sırada üzerinde herhangi bir suç unsuruna rastlanmamış olması, dosya kapsamındaki samimi beyanları” gerekçe olarak sundu.

Mahkeme bir sonraki duruşmayı ise, 11 Şubat tarihine erteledi.

Mızraklı ve Yılmaz üzerine ifade vermişti

Savcılığın beraatını istediği Ayverdi, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Adnan Selçuk Mızraklı hakkında 31 Mart 2019 yerel seçimlerine 11 gün kala 20 Mart 2019’da beyanlarda bulunmuştu.

Ayverdi, Mızraklı ile ilgili Diyarbakır’daki özel bir hastanede çalıştığı dönemde “yaralı bir PKK’liyi tedavi ettiğini duyduğunu” iddia etmişti.

Ayverdi, Kayapınar Belediye Eşbaşkanı Keziban Yılmaz hakkında da seçime 4 gün kala “örgütün hukuk komisyonunda yer aldığı, taş atan çocukların tahliye edilmesi için mücadele verdiği” gibi itiraflarda bulunmuştu.

26 Şubat 2019’da Nusaybin Davası’nda dosyasının ayrılmasının ardından 5 Eylül 2019’da görülen davada tahliye edilen Ayverdi, üzerine atılı iddialar tüm tutuklularla aynı olmasına rağmen “Mevcut delil durumu, suç vasfının sanık lehine değişme ihtimali, tutuklulukta geçirdiği süre göz önüne” alınması gerekçeleriyle tahliye edilmişti. (RT)

.