Seçim Güvenliği Platformu: "Muhalefet harekete geçmeli, 2018'den daha adaletsiz bir seçime gidiyoruz"

Türkiye'nin önde gelen sendikaları, STK'leri, insan hakları kuruluşlarının bir araya gelerek oluşturdukları Seçim Güvenliği Platformu (SGP) "Dezenformasyon Yasa Tasarısı"na karşı politik güçleri ve parlamentoyu uyanıklığa ve tasarının yasalaşmasını önlemek üzere bütün güçlerini seferber etmeye çağırdı. 

Seçim Güvenliği Platformu'nu oluşturan DİSK / KESK / TMMOB / TTB / SODEV / Alevi Bektaşi Federasyonu /Eşit Haklar İçin İzleme Derneği / Hak İnisiyatifi Derneği / İnsan Hakları Derneği /Mülkiyeliler Birliği / ODTÜ Mezunları Derneği / Anıtpark Forum / Anti Kapitalist Müslümanlar /Demokrasi İçin Birlik / Doğu ve Güneydoğu Dernekleri Platformu /Hak ve Adalet Platformu / Seçim 2023 Yerel Medya Koordinasyonu / Sensiz Olmaz Hareketi /Yurttaş Girişimi / Yurttaşlık Derneği yayınladığı bildiriyle, "Dezenformasyon Yasa Tasarısı"nın rejimin "adil bir seçim"in önünü kesmek üzere yürütmekte olduğu üç dalgadan oluşan genel saldırının ikinci dalgası olduğunu açıkladı.

SGP açıklamasında, birinci dalganın seçim kanununda gerçekleşen değişikliklerle geçildiğini, seçimin ipinin Erdoğan'a verildiğini, "Dezenformasyon "Kanun Teklifi"yle ikinci dalganın başlatıldığını, üçüncü dalgada da "bilgi ve veri üreten ENAG gibi bağımsız kuruluşlar"ın hedef alınacağını duyuruyor. 

SGP: Muhalefet güçleri seçim kanunu geçerken rehavete kapıldı

SGP kamuoyuna 'Dezenformasyon Kanunu' ya da 'Sosyal Medya Düzenlemesi' olarak yansıyan "Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi"nin esasen bir seçim düzenlemesi olduğuna dikkat çekiyor. 

"Teklif, sosyal medyadan medyaya kadar pek çok konuyu düzenliyor ve 40 madde ile eşit propaganda hakkını yok ediyor. Seçim Kanunu ile seçim düzenlemesini tek elde toplarken, burada da basından sosyal medyaya kadar her türlü iletişim aracına müdahale ederek bir anlamda dezenformasyon ve sansürün artırılmasının önü açılıyor."

"Seçim kanunu TBMM'de görüşülürken muhalefet partileri yeterince ilgi göstermemiş, 14 Parti'nin sadece altısı komisyon toplantılarında yer almış, Genel Kurul görüşmelerine milletvekili katılımı ise sınırlı kalmıştı. İncelediğimiz tutanaklardan 'zaten gidecekler' diyen bir rehavetin hakim olduğu görülmüştü. Nitekim kanun teklifi elektronik oylama bile yapılmadan geçmişti."

"Dezenformasyon Kanunu": İkinci dalga seçim düzenlemesi

SGP "Dezenformasyon Kanun Teklifi"ni de seçim düzenlemeleri bağlamında ele alıyor: "Seçimlerin düzenlemesine dair yetkileri yasaksız bir şekilde Cumhurbaşkanı'na veren ve önceki seçimlerde yapılan eşitsizlikleri yasal hale getiren bu kanunun devamında basına ve sosyal medyaya müdahale yetkisi verilerek daha adaletsiz bir seçim için bir adım daha atılıyor."

Ancak SGP TBMM'de muhalefetin henüz sürece etkili bir biçimde müdahalede bulunmadığına dikkat çekiyor  

"Etkili çalışma görmedik"

"'Dezenformasyon Kanunu' teklifi tali komisyon olarak Dijital Mecralar Komisyonu'nda, 1 Haziran günü görüşüldü ama toplantının raporu henüz paylaşılmadı. Esas komisyon olan Adalet Komisyonu'nda 9, 14 ve 15 Haziran'da 22 saat 59 dakika süren 3 toplantı ile görüşüldü. Komisyon raporu 21 Haziran'da TBMM sayfasında paylaşıldı.

"TBMM komisyonlarında 37 saat 5 dakika görüşülen teklifle ilgili partilerin şerhlerine dair birkaç haber basında yer aldı. Ancak, seçim sürecini ve özgürlüğü bu denli etkileyecek olan teklife karşı parti teşkilatlarını ve seçmeni bilgilendiren etkili bir çalışma görmedik"

AKP ve MHP'de iç çelişkiler

Teklifin bu hafta Meclis'te görüşülmesi beklenirken CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç dün görüşmelerin ertelendiğini duyurdu. Sosyal medya hesabından açıklama yapan Özkoç, "Basın Kanunu ile bazı kanunlarda değişiklik öngören kanun teklifinin TBMM Genel Kurul görüşmeleri, girişimlerimiz sonucu üzerinde parti gruplarının daha fazla müzakere edebilmesi için bu hafta ertelenmiştir" ifadesini kullandı.

Söz konusu teklifin özellikle "halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" eylemine 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası öngören 29'uncu maddesi büyük tepkilere neden oluyor. DW Türkçe'nin sorusunu yanıtlayan AKP'li bir yetkili, "bazı maddeler üzerine itirazların bulunduğunu belirterek bunların teknik konular olduğunu ve yeniden inceleneceğini" aktardı.

AKP'li yetkili, "Muhalefetle görüştüklerini ve muhalefetle büyük ölçede uzlaşma sağlananı askerlik gibi kanunlara öncelik vereceklerini kaydetti ve "Bu yasaları tamamladıktan sonra, dezenformasyon yasasını gündemimize alacağız" dedi.

Üçüncü dalga seçim düzenlemesi de var

SGP açıklamasında "Dezenformasyon Kanun Teklifi"nin geleceğinin "çok önceden belli" olduğunu hatırlattıktan sonra bu teklifin yasalaşmasını "iki önemli adım"ın izleyeceği konusunda uyarıyor: "Üçüncü dalga düzenlemesi bağımsız bilgi üreten kurumlara yönelik olacak", örneğin TÜİK'e alternatif bağımsız ENAG gibi yapılara izin verilmeyecek." 

2018'den daha adaletsiz bir seçime gidiliyor?

SGP gidişat sonunda "2018 seçimlerinden daha adaletsiz bir seçim ile karşı karşıya kalacağımız açıktır" diyerek muhalefet partilerine sesleniyor:

"Partilerin, milletvekillerimizin bu kanun teklifini önlemek için Genel Kurul oturumlarına tam kadro katılmalarını talep ediyoruz, bekliyoruz. Seçim Güvenliği Platformu olarak dezenformasyonun önünü açacak, seçimde halkın bilgilendirilmesine sınır getirecek bu düzenlemeye dair basın örgütleri ve medya emekçileri ile aynı yerde durduğumuzu belirmek istiyoruz.

Bizler sessiz bir seçim istemiyoruz, adil bir seçim, adil bir propaganda ve bilgilenme hakkının da olduğu demokratik bir seçim istiyoruz."

(AEK)